When, while, as soon as, after, before, until

advertisement
When
while
as soon as
after
before
until
Time CONJUNCTIONS
“Zaman bağlaçları” “Bunlar fiilin ne zaman yapıldığını gösterir.”
When
: zaman
while
: -ken
as soon as : yapar yapmaz
after
: sonra
before
: önce
until
: kadar
• Revise (v)
: gözden geçirmek, tekrar etmek
• Our lesson notes : ders notlarımız
• We revise our lesson notes.
“Ders notlarımızı gözden geçiririz.”
• WHEN we revise our lesson notes,
“Ders notlarımızı gözden geçirdiğimiz zaman,”
“Ders notlarımızı gözden geçirdiğimizde,”
• We will learn better.
“Daha iyi öğreneceğiz.” “Daha iyi öğreniriz.”
WHEN we revise our lesson notes, we will learn better.
“Ders notlarımızı gözden geçirdiğimizde, daha iyi öğreniriz.”
• We read books.
“Kitap(lar) okuruz.”
• WHEN we read books,
“Kitap okuduğumuz zaman,” “Kitap okuduğumuzda,”
• We will learn new things.
“Yeni şeyler öğreneceğiz.” “Yeni şeyler öğreniriz.”
• WHEN we read books, we will learn new things.
“Kitap okuduğumuzda, yeni şeyler öğreniriz.”
• shop (v): alışveriş yapmak
• He is shopping.
“Alışveriş yapıyor.”
• WHILE he is shopping,
“Alışveriş yaparken,”
• He spends a lot of money.
“Çok para harcar.”
• WHILE he is shopping, he spends a lot of
money.
“Alışveriş yaparken, çok para harcar.”
• I am listening to my teacher. “
Öğretmenimi dinliyorum.”
• WHILE I am listening to my teacher,
“Öğretmenimi dinlerken,”
• I will underline the important sentences.
“Önemli cümlelerin altını çizeceğim.” “Önemli cümlelerin altını çizerim.”
• WHILE I am listening to my teacher, I will
underline the important sentences.
• My friends come.
“Arkadaşlarım gelir.”
• BEFORE my friends come,
• I will finish my project.
“Arkadaşlarım gelmeden önce,”
“Projemi bitireceğim.”
• Before my friends come, I will finish my project.
“Arkadaşlarım gelmeden önce, projemi bitireceğim.”
• We start a new unit.
“Yeni bir üniteye başlarız.”
• BEFORE we start a new unit,
• We will have a test.
“Yeni bir üniteye başlamadan önce,”
“Test olacağız.”
• Before we start a new unit, we will have a test.
“Yeni bir üniteye başlamadan önce, test olacağız.”
• My mother comes home.
“Annem eve gelir.”
• AS SOON AS my mother comes home,
“Annem eve gelir gelmez,”
• I will kiss her.
“Onu öpeceğim.” “Onu öperim.”
• As soon as my mother comes home, I will kiss her.
“Annem eve gelir gelmez, onu öpeceğim.”
• The rain stops.
“Yağmur durur.”
• AS SOON AS the rain stops,
• We will go out.
“Yağmur durur durmaz,”
“Dışarıya çıkacağız.” “Dışarı çıkarız.”
• As soon as the rain stops, we will go out.
“Yağmur durur durmaz, dışarıya çıkacağız.”
• She comes here.
“O buraya gelir.”
• UNTIL she comes,
“O buraya gelinceye kadar,”
• I will not go anywhere.
“Hiçbir yere gitmeyeceğim.” Hiçbir yere gitmem.”
• Until she comes, I will not go anywhere.
“O buraya gelinceye kadar, hiçbir yere gitmeyeceğim.”
• You learn this.
“Bunu öğrenirsin.”
• UNTIL you learn this,
“Bunu öğreninceye kadar,”
• They will pass Üsküdar.
“Onlar Üsküdar’ı geçecekler.” “Onlar Üsküdar’ı geçerler.”
• Until you learn this, they will pass Üsküdar.
“Sen bunu öğreninceye kadar, onlar Üsküdar’ı geçer.”
• Get married (v): evlenmek
• They get married.
“Onlar evlenirler.”
• AFTER they get married,
“Onlar evlendikten sonra,”
• They will fly to the USA.
• After they get married, they will fly to the USA.
“Amerika’ya uçacaklar.”
“Onlar evlendikten sonra Amerika’ya uçacaklar.”
• I have breakfast.
“Kahvaltı yaparım.”
• AFTER I have breakfast,
• I will go out.
“Kahvaltı yaptıktan sonra,”
“Dışarı çıkacağım.” “Dışarı çıkarım.”
• After I have breakfast, I will go out.
“Kahvaltı yaptıktan sonra, dışarı çıkacağım.”
Download