HEMŞİRELİK ÖĞRENCİLERİNİN DİJİTAL BAĞIMLILIK DÜZEYLERİNİN AKADEMİK BAŞARI DÜZEYLERİNE ETKİSİ Bircan ÖZKAN Hemşirelik Programı YÜKSEK LİSANS TEZİ İSTANBUL-2023 HEMŞİRELİK ÖĞRENCİLERİNİN DİJİTAL BAĞIMLILIK DÜZEYLERİNİN AKADEMİK BAŞARI DÜZEYLERİNE ETKİSİ Bircan ÖZKAN Hemşirelik Programı YÜKSEK LİSANS TEZİ TEZ DANIŞMANI Dr. Öğr. Üyesi Tuba ŞENGÜL İSTANBUL-2023 TEZ ONAYI Bircan ÖZKAN tarafından yapılmış olan bu çalışma, aşağıda yer alan jüri üyelerimiz tarafından Koç Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Hemşirelik Programı’nda Yüksek Lisans tezi olarak kabul edilmiştir. İmza Jüri Üyeleri Unvan / Ad-Soyad Başkan Doç. Dr. Şebnem Bilgiç _____________________ Üye (Danışman) Dr. Öğr. Üyesi Tuba ŞENGÜL _____________________ Üye Dr. Öğr. Üyesi Remziye Semerci _____________________ Tarih: 15.12.2023 ONAY Bu tez çalışması, 15.12.2023 tarihinde Enstitü Yönetim Kurulu tarafından belirlenen ve yukarıda imzaları bulunan jüri üyeleri tarafından kabul edilmiştir. Prof. Dr Yasemin Gürsoy SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MÜDÜRÜ iv BEYAN Bu tez çalışmasının kendi çalışmam olduğunu, tezin planlanmasından yazımına kadar bütün safhalarda etik dışı davranışımın olmadığını, bu tezdeki bütün bilgileri akademik ve etik kurallar içinde elde ettiğimi, bu tez çalışmayla elde edilmeyen bütün bilgi ve yorumlara kaynak gösterdiğimi ve bu kaynakları da kaynaklar listesine aldığımı, yine bu tezin çalışılması ve yazımı sırasında patent ve telif haklarını ihlal edici bir davranışımın olmadığı beyan ederim. İmza Bircan ÖZKAN v TEŞEKKÜR SAYFASI Tez çalışmam boyunca bilgi ve deneyimleri ile her daim yanımda olan, yardımlarını ve desteğini benden esirgemeyen, değerli katkıları ile bana rehberlik eden danışman hocam Sayın Dr. Öğretim Üyesi Tuba Şengül’e, Araştırmamın her aşamasında bana yardımcı olan desteklerini esirgemeyen İstanbul Aydın Üniversitesinde araştırma görevlisi Tuğba Şahin arkadaşıma, Çalışmama gönüllü olarak katılarak araştırmamı gerçekleştirme fırsatı veren değerli üniversite öğrencilerine, Şu an burada olmama sebep olan, en zor zamanlarımda dahil bana duygusal desteğini esirgemeyen ve motive olmamı sağlayan, her zaman sabır, emek ve fedakarlıkla yanımda olan hayattaki en değerli varlığım aileme en içten duygularımla teşekkür ederim. Bircan ÖZKAN vi İÇİNDEKİLER TEZ ONAYI ............................................................................................................... iv BEYAN ........................................................................................................................v TEŞEKKÜR SAYFASI ............................................................................................... vi İÇİNDEKİLER .......................................................................................................... vii TABLO LİSTESİ ..........................................................................................................x KISALTMALAR ........................................................................................................ xi ÖZET ......................................................................................................................... xii ABSTRACT .............................................................................................................. xiii 1. GİRİŞ .....................................................................................................................1 1.1. Problemin Tanımı ve Önemi ..........................................................................1 1.2. Araştırmanın Amacı ......................................................................................2 1.3. Araştırma Soruları .........................................................................................2 2. GENEL BİLGİLER ................................................................................................3 2.1. Dijital Bağımlılık...........................................................................................3 2.1.1. Dijital Bağımlılık Nedenleri ...........................................................4 2.1.2. Dijital Bağımlılık Türleri................................................................6 2.1.2.1. Akıllı Telefon Bağımlılığı .......................................................6 2.1.2.2. Dijital Oyun Bağımlılığı ..........................................................8 2.1.2.3. Sosyal Medya Bağımlılığı .......................................................9 2.1.2.4. İnternet Bağımlılığı ............................................................... 10 2.1.2.5. Televizyon Bağımlılığı .......................................................... 11 2.1.3. Dijital Bağımlılık Sonucu Ortaya Çıkan Sonuçlar......................... 12 2.1.3.1. Dijital Bağımlılığın Psikolojik Etkileri .................................. 12 2.1.3.2. Dijital Bağımlılığın Sosyal Etkileri ........................................ 14 2.1.3.3. Dijital Bağımlılığın Fiziksel Etkileri ......................................15 2.1.3.4. Dijital Bağımlılığın Etik Sonuçları...........................................16 2.1.4. Dijital Bağımlılıkla Mücadele Etme Yöntemleri ........................... 16 2.2. Akademik Başarı ......................................................................................... 19 2.2.1. Başarı Kavramının Tanımı ........................................................... 19 2.2.2. Akademik Başarı Kavramının Tanımı ..........................................20 2.2.3. Akademik Başarıyı Etkileyen Faktörler ........................................ 21 vii 2.2.3.1. Akademik Başarıya Etki Eden Dış Faktörler .......................... 22 2.2.3.2. Akademik Başarıya Etki Eden İç Faktörler ............................ 23 2.3. Literatür İncelemesi ..................................................................................... 25 3. GEREÇ VE YÖNTEM ......................................................................................... 30 3.1. Araştırmanın Tipi ........................................................................................ 30 3.2. Araştırmanın Yeri ve Zamanı ......................................................................30 3.3. Araştırmanın Evreni ve Örneklemi .............................................................. 30 3.4. Araştırmanın Değişkenleri ...........................................................................30 3.5. Veri Toplama Araçları ................................................................................. 31 3.5.1. Demografik Bilgi Formu .............................................................. 31 3.5.2. Dijital Bağımlılık Ölçeği………………………………………….31 3.5.3. Üniversite Öğrencileri İçin Akademik Başarı Envanteri ............... 31 3.6. Araştırma Planı............................................................................................ 32 3.7. Verilerin Değerlendirilmesi ......................................................................... 32 3.8. Araştırmanın Sınırlılıkları ............................................................................ 33 3.9. Etik Kurul Onayı ......................................................................................... 33 4. BULGULAR ........................................................................................................ 34 4.1. Öğrencilerin Tanıtıcı Özellikleri .................................................................. 34 4.1.1. Öğrencilerin Demografik Özellikleri…………………………………….34 4.1.2. Öğrencilerin Dijital Araç Kullanımına Yönelik Bilgiler - a ……….…....35 4.1.3. Öğrencilerin Dijital Araç Kullanımına Yönelik Bilgiler - b…………......36 4.1.4. Dijital Teknolojilerin Kullanım Sıklığına Göre Dağılımı………………..37 4.2. Ölçüm Ortalamaları ve Güvenilirlik Analizi ................................................ 38 4.2.1. Öğrencilerin Tanımlayıcı Bulgularının Ortalamaları ve Standart Sapmaları……………………………………………………………………………….38 4.2.2. Dijital Bağımlılık Ölçeği ve Alt Boyutları……………………………….38 4.2.3. Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanteri ve Alt Boyutları.39 4.2.4. Dijital Bağımlılık Ölçeğinin İç Tutarlılığı………………………………..40 4.2.5. Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanterinin İç Tutarlılığı.40 4.3. Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamalarının Öğrencilerin Tanımlayıcı Özelliklerine Göre Karşılaştırılması……………………………………………………40 4.3.1. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - a……………………..………………..40 viii 4.3.2. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - b………………….…………………..42 4.3.3. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - c..………………………………………..45 4.4. Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamalarının Öğrencilerin Tanımlayıcı Özelliklerine Göre Karşılaştırılması………….……………..47 4.4.1. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - a………………………………………47 4.4.2. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - b..…………………………………….49 4.4.3. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - c..………………………………….…53 4.4.4. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - d.……….…………………………….58 4.5. Dijital Bağımlılık ve Akademik Başarı Arasındaki İlişkinin İncelenmesi ....... 60 4.6. Korelasyon Analizi……………………………………………………………61 5. TARTIŞMA ......................................................................................................... 68 6. SONUÇ ve ÖNERİLER ....................................................................................... 73 6.1. Sonuçlar ......................................................................................................73 6.2. Öneriler ....................................................................................................... 74 KAYNAKLAR ...........................................................................................................75 EKLER ....................................................................................................................... 86 EK-1. Anket Formu .............................................................................................. 86 EK-2. Ölçek Kullanım İzinleri .............................................................................. 94 EK-3. Etik Kurul Kararı……………………………………………………………96 EK-4. Kurum İzin Yazıları…………………………………………………………97 EK-5. Özgeçmiş……………………………………………………………………99 ix TABLO LİSTESİ Tablo 4.1.1. Öğrencileri Demografik Özellikleri…………………………………...…..34 Tablo 4.1.2. Öğrencilerin Dijital Araç Kullanımına Yönelik Bilgiler - a..……………...35 Tablo 4.1.3. Öğrencilerin Dijital Araç Kullanımına Yönelik Bilgiler - b..……………...36 Tablo 4.1.4. Dijital Teknolojilerin Kullanım Sıklığına Göre Dağılımı………………....37 Tablo 4.2.1. Öğrencilerin Tanımlayıcı Bulgularının Ortalamaları ve Standart Sapmaları38 Tablo 4.2.2. Dijital Bağımlılık Ölçeği ve Alt Boyutları………………………………..38 Tablo 4.2.3. Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanteri ve Alt Boyutları..39 Tablo 4.2.4. Dijital Bağımlılık Ölçeğinin İç Tutarlılığı…………………………………40 Tablo 4.2.5. Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanterinin İç Tutarlılığı...40 Tablo 4.3.1. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - a………………………………………….40 Tablo 4.3.2. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - b………………………………………….42 Tablo 4.3.3. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamaları Karşılaştırılması – c……………………………………..…..45 Tablo 4.4.1. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - a…………………………………..….47 Tablo 4.4.2. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - b………………………………..…….49 Tablo 4.4.3. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - c………………………………….…..53 Tablo 4.4.4. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamaları Karşılaştırılması - d………………………………..…….58 Tablo 4.6. Korelasyon Analizi………………..…………………………...……………61 x KISALTMALAR ABD Amerika Birleşik Devletleri Max. Maksimum Min. Minimum n Frekans Ort. Ortalama RTÜK Radyo ve Televizyon Üst Kurulu ss Standart Sapma TÜİK Türkiye İstatistik Kurumu TV Televizyon NCSS Number Cruncher Statistical System xi ÖZET Hemşirelik Öğrencilerinin Dijital Bağımlılık Düzeylerinin Akademik Başarı Düzeylerine Etkisi Dijital bağımlılık, hemşirelik öğrencileri arasında yaygınlaşan bir sorun haline gelmiştir. Bu bağımlılık, öğrencilerin ders çalışma sürelerini kısaltabilir ve akademik başarılarını etkileyebilir. Bu çalışmada, hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyleri ile akademik başarı düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu çalışma araştırma tasarımı açısından tanımlayıcı bir çalışmadır. Araştırmanın örneklemini bir vakıf üniversitesinin ve bir özel üniversitenin hemşirelik fakültelerinde öğrenim gören öğrenciler arasından araştırmaya katılmaya gönüllü olan toplam 260 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmada Katılımcı Tanıtım Formu, Dijital Bağımlılık Ölçeği ve Üniversite Öğrencileri İçin Akademik Başarı Envanterini içeren anket formları kullanılarak veriler toplanmıştır. İstatistiksel analizler için NCSS 2007 programı kullanılmıştır. Çalışma verileri değerlendirilirken tanımlayıcı istatistiksel metotların yanı sıra Shapiro-Wilk, Kruskall-Wallis, Mann-Whitney U ve Spearman’s Korelasyon Analizi kullanılmıştır. Dijital Bağımlılık Ölçeği toplam puanının ortalaması 2.93 ± 0.8 olarak yüksek bir düzeyde bulunurken, Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanteri toplam puan ortalaması 3.02 ± 1.12 olarak düşük bir düzeyde tespit edilmiştir. Hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyleri, cinsiyet, günlük akıllı telefon kullanım süresi, akıllı telefon kullanım sıklığı, günlük oyun oynama süresi, dijital araçlara bağımlılık durumu ve akademik başarı durumuna göre anlamlı farklılıklar göstermektedir (p<0.05). Öğrencilerin akademik başarı düzeyleri ise yaşanılan yer, internet kullanım süresi, günlük akıllı telefon kullanım süresi, akıllı telefon kullanım sıklığı ve akademik başarı durumuna göre anlamlı farklılıklar göstermektedir (p<0.05). Dijital bağımlılık ile akademik başarı arasında negatif ve istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Eğitim kurumlarında, öğrencilere dijital bağımlılığı kontrol etme, etkili zaman yönetimi ve dikkat odaklanmasını geliştirme becerilerini kazandırmayı amaçlayan eğitim programlarının planlanması ve çeşitli motivasyonel müdahalelerin geliştirilmesi önerilmektedir. Anahtar Kelimeler: Hemşirelik Öğrencileri, Dijital Bağımlılık, Akademik Başarı xii ABSTRACT The Impact of Digital Addiction Levels on Academic Success in Nursing Students Digital addiction has become a widespread issue among nursing students, potentially reducing their study time and affecting their academic performance. This study examines the relationship between digital addiction levels and academic success in nursing students. This research employs a descriptive study design. The study sample consists of 260 students voluntarily participating from the nursing faculties of a foundation university and a private university. Data was collected using survey forms that included a Participant Information Form, Digital Addiction Scale, and the Academic Success Inventory for University Students, and used the Shapiro-Wilk, Kruskall-Wallis, MannWhitney U, and Spearman's Correlation Analysis were utilized for data analysis. The mean total score of the Digital Addiction Scale was 2.93±0.8, indicating a high level of digital addiction, while the mean total score of the Academic Success Inventory for University Students was 3.02±1.12, suggesting a low level of academic success. The digital addiction levels of nursing students show significant differences based on gender, daily smartphone usage time, smartphone usage frequency, daily gaming time, digital device dependency, and academic success status (p<0.05). Students' academic success levels also exhibit significant variations based on their place of residence, internet usage time, daily smartphone usage time, smartphone usage frequency, and academic success status (p<0.05). A negative and statistically significant relationship was observed between digital addiction and academic success. It is recommended that educational institutions plan programs to teach students how to control digital addiction, improve time management, and enhance focus, as well as develop various motivational interventions. Keywords: Nursing Students, Digital Addiction, Academic Success xiii 1. GİRİŞ 1.1. Problemin Tanımı ve Önemi Teknolojinin hızlı gelişimi ile birlikte, dijital bağımlılık giderek daha fazla önem kazanan bir konu haline gelmiştir. Dijital bağımlılık, bireylerin dijital teknolojilere aşırı bir şekilde bağımlı hale gelmesi ve bu bağımlılığın olumsuz sonuçlar doğurması durumunu ifade etmektedir (Yalçın, 2021). Dijital bağımlılık farklı türlerde görülebilmektedir, bu türler arasında sosyal medya bağımlılığı, oyun bağımlılığı, akıllı telefon bağımlılığı ve televizyon bağımlılığı gibi çeşitler bulunmaktadır (Çelik, 2022). Dijital araçların aşırı ve kontrolsüz kullanımı, kişiyi günlük görevlerinden sapmaya, birçok şeyi ihmal etmeye, çevresinden ve ailesinden uzaklaşmaya zorlamaktadır. Bireylerin hayatlarını olumsuz yönde etkileyebilen bu durumlar, dijital bağımlılığın ciddi bir problem olduğunu vurgulamaktadır (Çelik, 2022; Durmuş, 2007). Bu olumsuz sonuçların yaşanması, dijital bağımlılığın önemli ve acil bir sorun olarak değerlendirilmesine yol açmıştır (Arslan ve ark., 2015). Hemşirelik öğrencileri, dijital araçları yoğun ve etkin bir şekilde kullanmaktadır (Kaplan ve Özdemir, 2023). Bu bağlamda, hemşirelik öğrencileri, dijital bağımlılık riski altında bulunmakta ve bu durum akademik başarılarına yansımaktadır (Rabeaa ve ark., 2023). Akademik başarı, bir okul içinde, yükseköğretim kurumu sınavlarında, bir dersin yazılı veya sözlü sınavlarında öğretmenler veya ilgili kişiler tarafından notlandırılmasını ifade etmektedir (Ateş, 2020). Başka bir tanıma göre, akademik başarı; öğrenen kişinin, herhangi bir alandaki öğrenimden ne kadar faydalandığını gösteren bir ölçüttür (Lawrence ve Deepa, 2013). Dijital bağımlılığın, hemşirelik öğrencilerinin fiziksel, ruhsal ve sosyal yaşamları yanı sıra akademik başarıları üzerinde de olumsuz etkiler yaratabileceği belirtilmektedir (Rabeaa ve ark., 2023). Hemşirelik öğrencileri, yoğun ve stresli eğitim programlarına katıldıkları için dijital teknolojilere daha fazla başvurabilirler. Bu teknolojiler, eğitim materyallerine erişim sağlama, iletişim kurma ve bilgi paylaşımını kolaylaştırma gibi avantajlar sunabilir. Ancak, aşırı dijital cihaz kullanımının öğrencilerin akademik performansını olumsuz etkileyebileceği görülmektedir (Kaplan ve Özdemir, 2023). Hemşirelik öğrencilerinin dijital araçları yoğun bir şekilde kullanmaları, bu açıdan risk altında olmalarına rağmen, 1 dijital bağımlılık ile akademik performans arasındaki ilişkiye dair ülkemizde sınırlı sayıda çalışmanın olduğu gözlemlenmektedir (Küçükkaya ve ark., 2022; Yaman Aktaş, 2022). 1.2. Araştırmanın Amacı Bu araştırmada, hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyleri ile akademik başarı düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. 1.3. Araştırma Soruları Hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyleri nedir? Hemşirelik öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri nedir? Hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyleri ile akademik başarı düzeyleri arasında nasıl bir ilişki bulunmaktadır? 2 2. GENEL BİLGİLER 2.1. Dijital Bağımlılık Dijital veya teknolojik bağımlılık, internetin yaygın bir ağ olarak kullanılmasının ardından ortaya çıkan bir bağımlılık türüdür. Bu bağımlılık türü, literatürde farklı terimlerle ifade edilir, bunlar arasında "aşırı internet kullanımı, internet bağımlılığı, yüksek internet bağımlılığı, kompulsif internet kullanımı, patolojik internet kullanımı ve problemli internet kullanımı" gibi terimler bulunmaktadır (Widyanto ve Griffiths, 2006). Başlangıçta bu tür bağımlılık, televizyon bağımlılığı olarak adlandırılıyordu, ancak hızla gelişen teknoloji ve artan elektronik cihaz kullanımı ile birlikte bu kavram, genel bir terim olarak dijital veya teknolojik bağımlılığı ifade etmek için kullanılmaya başlanmıştır (Mohammed El-Kord, 2016). Dijital bağımlılık, dijital araçların kullanımı ve uygulamaların satın alınması yoluyla gelişen bir durumu ifade eder. Bu bağımlılık türü, günlük bir rutini sürdürmek için teknolojik araçlara ve yöntemlere aşırı bağımlılığı içerir ve bu bağımlılık olumsuz etkiler yaratabilir (Yengin, 2019). Hergün yeni dijital araçların üretilmesi ve bu araçlarla oluşturulan uygulamaların çeşitlenmesi, dijital bağımlılığın erişim ve etki açısından büyümesine neden olmaktadır. Bu tür olumsuz sonuçların yaşanması, dijital bağımlılığın önemli ve acil bir sorun olduğunu vurgulamıştır (Arslan ve ark., 2015). Dünya nüfusunun büyük bir kısmı, yoğun bir şekilde interneti kullanmaktadır. Mobil internet uygulamalarının hızlı yayılması, dijital iletişimi hızla büyütmektedir. Dijital iletişim sayesinde insanlar, sosyal medya uygulamalarını kullanarak birbirleriyle iletişim kurmakta, günlük alışverişlerini internet üzerinden yapmakta ve hatta yemek siparişi vermek gibi etkinlikleri online platformlar üzerinden gerçekleştirmektedirler. Ayrıca, fotoğraf paylaşma, satın aldıkları ürünleri değerlendirme, forumlarda tartışma başlatma, belirli bir konu hakkında fikirlerini paylaşma gibi birçok aktivite, dijital iletişim araçlarıyla kolayca gerçekleştirilebilmektedir. Ancak, teknolojinin hayatımıza girmesi, dijital bağımlılığı da beraberinde getirmiştir. Her yeni dijital gelişme, kullanıcıların bağımlılığını daha da artırma potansiyeli taşır (Işık, 2007). İnternetin ve bilgisayarın aşırı ve kontrolsüz kullanımı, kişileri günlük görevlerinden sapmaya, birçok önemli şeyi ihmal etmeye, çevrelerinden ve ailelerinden 3 uzaklaşmaya itebilmektedir (Durmuş, 2007). Dijital bağımlılık, oldukça geniş bir bağımlılık türüdür ve dijital medya araçlarının çeşitliliği ile uygulama ve içerik zenginliğinin artmasıyla daha da yaygınlaşmaktadır. Bu nedenle dijital bağımlılık olgusunun incelenirken, olumsuz sonuçları en aza indirmek için çok yönlü bir yaklaşım benimsenmesi önerilebilir. Çünkü dijital bağımlılık, nedenleri ve sonuçları açısından birçok farklı disiplinde değerlendirilmesi gereken karmaşık bir bağımlılık türüdür (Kestane, 2019). 2.1.1. Dijital Bağımlılık Nedenleri İnsanlar teknolojik araçlara bağlandıklarında, kendilerini farklı bir dünyada gibi hissedebilirler. Örneğin, televizyon izlerken bir kişi, izlediği programın karakterlerinden birinin yerine geçtiğini hayal edebilir veya programın atmosferini gerçekmiş gibi hissedebilir. Bilgisayar başında sosyal medya veya iletişim uygulamaları kullanırken, kişi iletişim kurduğu kişinin duygusal durumunu anlayabilir ve kendini bu iletişimin içinde bulabilir. Genel olarak, düzenli bir işi olmayan veya mutsuz olan kişilerin, dijital araçlara daha fazla bağımlı oldukları ve bu araçlar önünde daha fazla zaman geçirdikleri belirtilmektedir (Koç ve Yıldız, 2021). Bu tür bağımlılık, kişinin gerçek dünyadaki sorunlarından veya duygusal sıkıntılarından kaçmak için dijital dünyaya sığınma eğiliminde olduğunu gösterebilir. Bu nedenle, teknoloji kullanımının dengeli ve sağlıklı bir şekilde yönetilmesi önemlidir. İnsanlar, bir dizi farklı nedenle dijital araçlara bağımlılık geliştirebilirler. Dilci (2015), dijital bağımlılığın temel nedenlerini şu şekilde sıralamıştır: Kaygı bozukluğu: İnsanlar stres, kaygı ve endişe ile başa çıkmak için dijital araçlara yönelebilirler (Dilci, 2015). Depresyon: Dijital araçlar, depresyonla mücadelede bir kaçış veya rahatlama kaynağı olarak kullanılabilir (Dilci, 2015). Yalıtılmışlık ve yalnızlık: Dijital platformlar, insanlar için sosyal bağlar kurma veya iletişim kurma fırsatları sunabilir ve bu da yalnızlık hissini hafifletebilir (Dilci, 2015). 4 Mutlu olamama: Kişiler, dijital dünyada buldukları eğlence veya tatmin duygusu nedeniyle dijital bağımlılık geliştirebilirler (Dilci, 2015). İnsanlarla iyi iletişim kuramama: Dijital iletişim araçları, kişilerin insanlarla yüz yüze iletişim kurma becerilerini zayıflatabilir ve dijital iletişimi tercih etmelerine neden olabilir (Dilci, 2015). Eksik hissetme: Dijital dünyadaki başarılar veya takipçi sayıları gibi ölçütler, kişilerin kendilerini daha değerli hissetmelerine yol açabilir (Dilci, 2015). Stresli olma: Teknoloji, kişilere stresli bir dünyadan kaçma ve rahatlama fırsatı sunabilir (Dilci, 2015). Hayattaki olumsuz durumlardan kaçma: Dijital dünya, kişilerin gerçek hayattaki sorunlardan ve olumsuzluklardan kaçmalarına olanak tanır (Dilci, 2015). Ruhsal incinmeler: Dijital dünya, kişilerin ruhsal olarak incindiği durumlarda bir tür kaçış veya avuntu kaynağı olabilir (Dilci, 2015). Fiziksel rahatsızlıklar ve fiziki koşullar: Dijital araçlar, fiziksel rahatsızlıklar veya kısıtlamalar nedeniyle dışarıda aktif olamayan kişiler için bir iletişim ve eğlence kaynağı haline gelebilir (Dilci, 2015). Bu nedenler, dijital bağımlılığı anlamamıza yardımcı olan faktörlerdir. Dijital bağımlılıkla mücadelede, bu temel nedenleri anlayarak ve kişiselleştirilmiş çözümler geliştirerek daha etkili destek sağlanabilir (Dilci, 2015). Dijital araçlara yönelmek, bazı olumsuz durumlardan kaçınmak veya bu sorunları unutmak amacıyla gerçekleşebilir. Aile içi şiddet ve çatışmalardan kaçınma, arkadaş grubunun etkisine karşı koyamama, sıkıcı rutinlerden kaçış, özgürlük hissi, ahlaki çöküntü, toplumsal özenti ve cazip reklamlar gibi etkenler, bireyleri dijital araçlara yönlendirebilir (Çelik, 2022). Dijital araçları kullanırken kontrol mekanizmalarının eksikliği, kişilerin kimliklerini gizleme veya farklı bir kimlik benimseme yeteneği, bireylerin kendilerini rahat hissetmelerini ve istedikleri gibi davranmalarını sağlayabilir. Ancak bu tür davranışların sonucunda olumsuz sonuçlar da ortaya çıkabilir (Çolak, 2016). 5 Dijital araçlar, hem fiziksel hem de psikolojik bağımlılığa neden olabilen önemli etkenlerdir. Birçok insan, sanal ortamda arkadaşlık kurma, yalnızlık hissini giderme, oyun oynarken yaşadığı keyif ve mutluluk, hatta aile içinde bulamadığı ilgi ve ilgilenmeyi sanal ortamlarda bulma gibi nedenlerle psikolojik bağımlılığa yönelebilir. Ayrıca, bu araçlardan yoksun kaldıklarında sinirlenme veya farklı tepkiler gösterme gibi fiziksel bağımlılık belirtileri de gelişebilir (Çelik, 2022). Sanal bağımlılığın nedenlerine baktığımızda, birbirine yakın nedenlerin olduğunu görüyoruz. Bunlar arasında arkadaş arayışı, online kumar oynama, sanal cinsellikle ilgilenme, aşırı bilgiye duyulan bağımlılık ve bilgisayar kullanımına olan düşkünlük gibi faktörler yer almaktadır (Çolak, 2016). Ertemel ve Aydın (2018) ise dijital bağımlılığın nedenlerini durma işareti eksikliği, gelişmeleri kaçırma korkusu, değişken ödüller ve alışkanlık döngüsü gibi 4 temel faktörle açıklamaktadır. Bu faktörler, kişilerin dijital araçlara bağımlılıklarını sürdürmelerine katkıda bulunabilir ve bu bağımlılığın etkilerini artırabilir. Bu nedenle, dijital bağımlılığın önlenmesi ve tedavi edilmesi için bu faktörlerin dikkate alınması önemlidir (Ertemel ve Aydın, 2018). 2.1.2. Dijital Bağımlılık Türleri Teknolojinin hızlı gelişimiyle birlikte, dijital bağımlılık giderek daha fazla önem kazanan bir konu haline gelmiştir. Dijital bağımlılık, bireylerin dijital teknolojilere aşırı bir şekilde bağımlı hale gelmesi ve bu bağımlılığın olumsuz sonuçlar doğurması durumunu ifade etmektedir (Yalçın, 2021). Dijital bağımlılığın çeşitli türleri bulunmaktadır ve her biri farklı etkileri beraberinde getirmektedir. İnternet bağımlılığı, sosyal medya bağımlılığı, oyun bağımlılığı, akıllı telefon bağımlılığı ve tv bağımlılığı yaygın olarak görülen türlerdir ve bireylerin hayatlarını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Teknolojik gelişmelere paralel olarak ortaya çıkan dijital bağımlılık türleri; internet bağımlılığı, bilgisayar oyun bağımlılığı, telefon bağımlılığı, sosyal medya bağımlılığı ve televizyon bağımlılığı olarak sıralanmaktadır (Çelik, 2022). 2.1.2.1. Akıllı Telefon Bağımlılığı Sağlıktan spora, eğitimden siyasete, günlük işlere kadar hayatın neredeyse her alanında var olan akıllı telefonlar, insanların yaşamlarının vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Davranışsal bağımlılık türlerinden birisi olan akıllı telefon bağımlılığı, 6 bireylerin akıllı telefonu aşırı kullanımından dolayı kontrolünü kaybetmesi ve bu yüzden fiziksel, sosyal ve psikolojik sorunların meydana gelmesi olarak tanımlanmaktadır (Meral, 2017). Akıllı telefonlar, internet erişim fonksiyonuna sahip oldukları için bireyler üzerinde karşı konulmaz bir bağımlılık duygusu oluşturmaktadır (Duman, 2019). Akıllı telefonun devamlı kullanılması bireylerde sosyal, psikolojik ve fizyolojik olarak negatif sonuçların yaşanmasına neden olabilmektedir. Telefonlar günümüzde iş, sosyalleşmek ve diğer kişilerle iletişim kurmak için kullanılabilmektedir. Bireyler, telefonlarını her zaman yanlarında ve açık bir şekilde tutmaya özen gösterirler. Bu cihazlar, iletişim, bilgi erişimi, eğlence ve sosyal medya gibi çeşitli işlevleri yerine getirmek için kullanılmaktadır. Ancak bu sürekli bağlantı ihtiyacı, zamanla alışkanlığa ve daha da ileri bir aşamada ise bağımlılığa dönüşebilir (Süler, 2016). Akıllı telefon bağımlılığı, bireylerin telefonlarını sürekli kontrol etme, sürekli mesajlaşma ve sosyal medyayı kontrol etme gibi davranışlara olan aşırı bağımlılığı olarak ifade edilir. Bu bağımlılık, bireylerin telefonlarını gözden kaçırma korkusuyla sürekli olarak elde tutmalarına ve hatta uyandıkları anda ilk iş olarak telefonlarını kontrol etmelerine neden olabilir. Sürekli uyarılar, bildirimler ve çevrimiçi etkinliklerin takibi, bireyleri sürekli olarak telefonlarıyla etkileşim halinde olmaya yönlendirir (Wood ve Neal, 2007). Akıllı telefonlar günümüzde iş hayatının ve gündelik yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline geldiğinden, bağımlılık hususunda belli kriterlerin karşılanması gerektiği düşünülmektedir. Bu nedenden ötürü teknolojik bir aletle geçirilen sürenin detaylı bir şekilde incelenmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Griffiths’e (2005) göre akıllı telefon bağımlılığı kavramında en önemli etmen, bağımlılık yapan maddenin ya da materyalin zamanla bireyin en önemli faaliyeti haline gelmesidir. Burada bağımlı olunan şeyin bireyin düşüncelerini önemli derecede etkilemesi, bağımlılığın kriterlerinden biri olarak kabul edilir. Akıllı telefondan uzun bir süre uzak kalmak, birçok birey için günlük yaşamlarında önemli bir sorun haline gelebilir ve bu durum akıllı telefon bağımlılığına yol açabilir. Bu bağımlılık, stres gibi olumsuz duygusal tepkilere neden olabilir (Park ve Park, 2014). 7 Dijital Oyun Bağımlılığı 2.1.2.2. İnternet bağımlılığı kavramını ilk kez Goldberg (1995) madde bağımlılığı modeline benzer şekilde açıklayarak dile getirmiş ve Goldberg’den sonra Young (1996) ve Griffiths (1996) internet bağımlılığı ile ilgili öncül çalışmalar yapmışlardır. İnternet bağımlılığı terimi çevrimiçi alışveriş, kumar ve oyun ile sosyal medya kullanımında problemli çevrimiçi faaliyetleri kapsamaktadır. Video oyunu oynama noktasında inatçı ve uygunsuz bir davranış olarak tanımlanan dijital oyun bağımlılığı, teknoloji bağımlılığı türü olarak kabul edilerek internet bağımlılığının alt kategorisi olarak nitelendirilmektedir (Hazar, 2016). Griffiths (1995), aşırı ve sürekli dijital oyun oynamanın bağımlılığa yol açabileceğini belirtmiş ve dijital oyun bağımlılığını kişide duygusal ya da sosyal sıkıntılara ve problemlere sebep olan video veya bilgisayar oyunlarının bilinçsiz kullanımı olarak tanımlamıştır (Turan, 2022). Lemmens, Valkenburg ve Peter (2009) ise dijital oyun bağımlılığını kişinin duygusal ve/veya sosyal sıkıntılar yaşamasına rağmen; dijital oyunları (bilgisayar, video oyunları gibi) kompulsif ve ciddi seviyede kullanması ve bu durum üstünde kontrolü sağlayamaması olarak tanımlamıştır (Lemmens, Valkenburg ve Peter, 2009). Dijital oyun bağımlılığı, kişinin oyunlar sebebi ile yaşadığı sosyal ve duygusal sorunların farkında olmasına rağmen bunu denetim altına alamayıp takıntılı bir biçimde oynamaya devam etmesi durumudur (Lemmens ve ark., 2009). Mayıs 2013 tarihinde de Amerikan Psikiyatri Birliği (2014) tarafından yayımlanan “Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı 5”in üçüncü ekinde internette oyun oynama bozuklukları arasında dijital oyun bağımlılığına yer verilmiştir. Dijital oyun bağımlılığı açısından ülkemizde TBM (Türkiye Bağımlılık Mücadele) işbirliğiyle çalışmalar yürüten Yeşilay, bu bağımlılık türünü aşağıdaki tanılarla ifade etmiştir (Doğruluk, 2017); Bu tür bağımlılığa sahip kişiler sosyal ilişkilerinde çeşitli problemler yaşamaya başlar (Doğruluk, 2017). Uykusuz kalma, odaklanamama gibi birtakım fiziksel sorunlar yaşarlar (Doğruluk, 2017). 8 Etrafında sosyal ilişkiler kurmak yerine oyun oynamayı tercih ederler (Doğruluk, 2017). Dijital oyundan aldıkları başarıyı gerçek hayat başarılarıyla karşılaştırırlar (Doğruluk, 2017). Aile ilişkileri içinde sorunlar görülürken, sosyal yalnızlaşma da yaşayabilirler (Doğruluk, 2017). Dijital oyun oynamaktan uzaklaştıkça rahatsızlık duymaya başlarlar (Doğruluk, 2017). Dijital oyun bağımlılığı tanıları değerlendirildiğinde bu bağımlılıktan dolayı bireyin hayatının olumsuz bir şekilde etkilendiği anlaşılmaktadır. Sosyal bir varlık olmaktan uzaklaşarak bireysel bir yaşantı kurmaya yönelme eğilimi dikkat çekmektedir (Savcı ve Aysan, 2017). 2.1.2.3. Sosyal Medya Bağımlılığı Sosyal ağ siteleri, kullanıcıların kendi kişisel hesaplarını kurabildiği, arkadaşları ile sohbet edebildiği, oyun oynayabildiği, video izleyip, müzik dinleyebildiği diğer kullanıcılar ile topluluk oluşturabildiği dijital alanlardır. Sosyal medyanın temel taşlarından biridir. Daha çok genç yaştaki bireylerin kullanıcı olarak fazla olduğu bu sosyal ağ sitelerinde insanlar, arkadaşları ile eğlenmekte ve zaman geçirmektedir. Bu kullanım boyutunun normal seviyenin üstüne çıkması ile de sosyal medya bağımlılığı denilen kavram ortaya çıkmaktadır (Aktan, 2018). Sosyal medya bağımlılığı, aşırı kullanım sonrası bu kullanma isteğiyle yetinmeme, çok kullanım sonrasında bazı etkinliklerden yoksun kalma, çok kullanım sonrası sosyal ilişkilerin zedelenmesi, olumsuz duyguların ve hayatın stresinden kurtulma, kullanım düzeyine göre aynı oranda sinirli bir hal içinde olma ve yalan söyleme davranışlarının gözlemlendiği bir kavram olarak açıklanmaktadır (Savcı ve Aysan, 2017). Sosyal medya bağımlılığı yaşayan kişiler sosyal medya kullanımını hayatta yaşadığı sıkıntıları, duygularını, streslerini bastırmak için kullanırlar. Bu kullanımı yoğun olarak gerçekleştirir ve kendilerini engelleyemezler. Bireyler, kendilerine ayırabilecekleri zamanı sosyal medya kullanımı sebebiyle değerlendiremez hale gelebilirler. Sosyal 9 medya platformlarının çok kullanışlı platformlar olması bireyin sosyal medya bağımlılığı geliştirmesini sağlayabilir (Balcı ve Baloğlu, 2018). 2.1.2.4. İnternet Bağımlılığı 1996 yılında Ivan Goldberg tarafından, bireylerin internet kullanımının artmasıyla birlikte ortaya çıkan olumsuz etkileri açıklamak amacıyla "internet bağımlılığı" terimi kullanılmıştır. İnternet bağımlılığı, kişilerin günlük yaşamlarında internete olan aşırı bağımlılığı ve bu bağımlılığın olumsuz sonuçlarını ifade etmektedir (Ögel, 2014). İnternet günümüzde yaygın olarak kullanılmakta ve birden fazla kaynak olarak bireylerin hayatında yer edinmektedir. İnternetin bilgi kaynağı, eğlence kaynağı ve iletişim aracı olarak bireylerin hayatının önemli bir parçası haline gelmesi, özellikle genç nesil üzerinde olumlu ve olumsuz birçok etkiyi beraberinde getirmektedir (Akdağ ve ark., 2014). Bireylerin üzerinde birden fazla olumsuz etkisi olmasına rağmen, aşırı kullanımını engelleyememe durumu internet bağımlılığı olarak tanımlanmıştır (Lengel ve ark., 2004). İnternet bağımlılığı olan bireyler, internete erişimden yoksun kaldıklarında aşırı sinirlilik, saldırganlık gibi tepkiler gösterebilir ve günlük işlevlerini yerine getirmede zorluk yaşayabilir. Arısoy (2009) tarafından yapılan bir çalışmada, internet bağımlılığı şu şekilde tanımlanmaktadır: İnternetin aşırı kullanımı, kullanıma engel olunamaması, internete erişimden yoksun kalındığında aşırı sinirlilik ve saldırganlık gösterme, kişinin işlevselliğinin bozulması gibi belirtilerle kendini gösteren bir bağımlılık durumu olarak ifade edilir. Tarhan (2011) ise internet/bilgisayar bağımlılığını, bilgisayar ve bilgisayardaki görüntüye aşırı şekilde meşgul olma durumu olarak tanımlar. İnternet bağımlılığı, bireyin zamanının büyük bir kısmını internette geçirmesi, sosyal etkileşimlerini azaltması, gerçek dünya ile bağlantısını zayıflatması ve fiziksel sağlık sorunlarına yol açabilmesi gibi sonuçlara neden olabilir. Bu bağımlılık, özellikle genç nesiller arasında yaygın bir sorun haline gelmiştir ve bireylerin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir (Griffiths, 2005). İnternet bağımlılığı sosyal ilişkileri etkilemekte, insanları yalnızlaştırmakta, depresyon, endişe ve kişilerarası ilişkileri olumsuz etkilemektedir (Yen ve ark., 2008). Seifi ve ark (2014) internet bağımlılığına stres ve endişenin neden olduğunu belirtmişlerdir. 10 Bazı bireyler, stresli ve endişeli anlarda interneti bir tür kaçış noktası olarak kullanabilirler. İnternet, bilgiye ulaşma, oyun oynama, sosyal medyada gezinme gibi aktiviteler aracılığıyla rahatlama ve dikkatlerini dağıtma imkanı sunar. Bu nedenle, stres ve endişe anlarında interneti bir tür mola veya rahatlama kaynağı olarak gören kişiler vardır. Ancak, bu durum aynı zamanda bir bağımlılık riski taşır. Çünkü kişiler internete aşırı bağımlı hale gelebilirler ve bu bağımlılık, internet erişimi sağlanamadığında aşırı endişe ve stresle sonuçlanabilir (Savcı ve Aysan, 2017). 2.1.2.5. Televizyon Bağımlılığı Televizyon, icadından bugüne kadar insanın hayatının her alanında önemli bir kitle iletişim aracı olarak kullanılmış ve hala da önemini koruyan bir konumda var olmaya devam etmektedir. Televizyon, küçük çocuklar da dahil olmak üzere geniş bir izleyici kitlesini cezbetmektedir. Yoksulluk gibi durumlarda dahi televizyon, vazgeçilmeyen bir araç olarak insan hayatında yer edinmiştir. Öyle ki televizyon, eğitimden siyasete, spora, eğlenceye, sinemaya, haberlere kadar her alanla ilgili gelişmeleri aktardığı için insanlar tarafından önemli bir kitle aracı olarak görülmektedir (Büyükbaykal, 2012). Belirli bir televizyon içeriğini düzenli olarak izlemek bir televizyon bağımlılığı değildir. İçeriğine odaklanmadan televizyona sadece bir araç olarak bağlanma durumuna televizyon bağımlılığı denilmektedir. Televizyon bağımlılığının yaygın olarak çocuklarda görüldüğü araştırma sonuçlarında belirtilmektedir. Çocuklarda yaygın olarak televizyon bağımlılığı görülmesinin nedenleri ise; ebeveynlerin veya bakıcıların kendilerinin televizyon bağımlısı olması, ebeveynler arasındaki çatışmaları önlemek için uzun saatler televizyon izlemesi, çocukların oynayacak akranlarını bulamamaları ve çocukların ek bir yardıma ihtiyaç duymadan televizyon tarafından oyalanmaları gösterilmektedir (Balantekin, 2009). Araştırma bulguları arasında, televizyona uzun süre olumsuz maruz kalanların bazı fiziksel (görme bozukluğu, kas ve kemik yapısının yetersiz gelişimi) ve psikososyal (iletişim becerilerinde güçlük) sorunlar yaşadıkları da belirtilmektedir (Dicle, 2019). TÜİK tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre ailelerin %94'ünün günlük sosyal aktivite olarak televizyon izlediği ve günlük ortalama televizyon izleme süresinin 4,5 saat olduğu tespit edilmiştir. Bu sonuçlara göre Türkiye ABD'den sonra en çok TV 11 izleyen ikinci ülke konumundadır (Yeşilay, 2017). RTÜK (2018), TV izleme eğilimleri araştırmasında katılımcıların TV izleme durumunu incelemiş ve katılımcıların %86.7'sinin TV izlediği ve yalnızca %13.3'ünün izlemediğini belirlemiştir. 2.1.3. Dijital Bağımlılık Sonucu Ortaya Çıkan Sonuçlar Günümüzde dijital teknolojilerin hızla gelişmesiyle birlikte, insanların dijital platformlara olan bağımlılığı da artmaktadır. Dijital cihazlar, sosyal medya, oyunlar ve diğer çevrimiçi aktiviteler, insanların günlük yaşamlarının ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Ancak bu yoğun dijital kullanımın bazı olumsuz sonuçları da beraberinde getirdiği görülmektedir ( Savcı ve Aysan, 2017). Dijital bağımlılığın etkileri, bireylerin fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal sağlıklarını etkileyebilmekte ve genel yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu bağlamda, dijital bağımlılığın sonuçları ve bu sonuçların bireyler, ilişkiler ve toplum üzerindeki etkileri büyük bir önem taşımaktadır. Dijital bağımlılık sonucu ortaya çıkan sonuçlar psikolojik, sosyal, fiziksel ve etik sonuçlar olarak sınıflandırılmaktadır (Yengin, 2019). 2.1.3.1. Dijital Bağımlılığın Psikolojik Etkileri Dijital bağımlılığın psikolojik sonuçları ve nedenleri, bu tür bağımlılığın daha iyi anlaşılabilmesi ve mücadele edilebilmesi açısından büyük önem taşır. Dijital bağımlılığı olan bireyler, diğer bağımlılık türlerinde olduğu gibi dijital cihazlarına başvurarak ruh hali değişikliklerini dengelemeye, stresi azaltmaya veya can sıkıntısını gidermeye çalışabilirler (Cham ve ark., 2019). Dijital bağımlılık, insanlarda çeşitli psikolojik sorunlara neden olabilir. Bu sorunlar arasında yalnızlık, kaygı, duygudurum bozuklukları, depresyon, karamsarlık ve gerçek hayattan soyutlanma hissi gibi durumlar yer almaktadır. Araştırmalar, dijital bağımlılığa yatkın olan ve dijital medya kullanımında sorun yaşayan bireylerin alt yapısında bazı psikolojik sorunların var olabileceğini göstermektedir (Köroğlu ve ark., 2006). Dijital bağımlılığın neden olduğu psikolojik problemler şunlardır (Tsai ve ark., 2001; Jans ve ark., 2008; Lam ve ark., 2009; Ögel, 2012; Dinç, 2015): 12 Sosyal ağlarda uzun süre vakit geçiren kişiler; izlenmek ve/veya izlenmek gibi değerlere çok fazla önem vererek, kendilerini ancak başkalarına sempati derecesine göre yargılayabilmektedirler. Sosyal medya hesaplarına her türlü dijital medya üzerinden ulaşıldığı için insanlar kendilerinin ve başkalarının hesaplarını kontrol eden davranışlar sergileyebilmektedir. Dijital bağımlılık, narsist eğilimleri olan ve kendini beğenmiş kişiler için birçok olumsuz sorun yaratabilmektedir. Dijital bağımlılık, kişilerin sanal ortamda istenilen bir nesneye hızlı erişimi de kişilerin beklenti ve sabır özelliklerini kaybetmelerine yol açabilmektedir. İnsanların tüm bilgilere dijital medya aracılığıyla kolayca ulaşabilecekleri algısı, çalışmaları gereken konuları hala internette bulabilecekleri anlayışıyla çalışamamalarına neden olabilmektedir. Sınırsız ve özgür sanal ortamın gerçek hayatla sürekli olarak kıyaslanması sonucunda dijital bağımlılığın ileri düzeylerinde intihar girişimleri görülebilmektedir. Sadece gerçek hayatı desteklemek için kullanılması gereken dijital medya araçlarının aşırı kullanımı ile dijital bağımlılık, insanları sanal gerçeklikte kaybolmaya ve gerçeklikten uzaklaşmaya yönlendirmektedir. Dijital dünyanın sınırsız olması, insanların istedikleri bilgiye kolayca ulaşabilmelerini sağlamakta ve kişilerin sosyal medya hesaplarındaki gizli bilgilere her gün kolayca ulaşabilmesi, kişilerin mahremiyet duygusunu azaltmakta ve mahremiyet ihlaline katkıda bulunmaktadır. Mahremiyeti bozulan kişiler bunalmış hissedebilmektedir. Saldırgan ve sinirli davranış, şiddet eğilimi, yalnızlık, vicdan ve duygu eksikliği, yaratıcı düşünce eksikliği, direnç, yorgunluk ve gerçeklikten uzak durma isteği, hayal ile gerçeğin karıştırılması vb. davranışlar kişide olumsuz duygulara neden olabilmektedir. Dijital medya araçlarının sayısının artmasıyla birlikte insanlar sanal dünyada başarılı ve tatmin olduklarında dijital dünyanın dışındaki faaliyetlere karşı bir direnç ve tepki durumu ortaya çıkabilmektedir. 13 Dijital bağımlılık, kişinin belirli bir süre sonra toplumdan soyutlanması, çevre ile ilişkisinin zayıflaması ve sosyal aktivitelere katılmayı reddetmesi sonucunda yalnızlık ve depresyon yaratabilmektedir. Dijital Bağımlılığın Sosyal Etkileri 2.1.3.2. Dijital bağımlılık, özellikle internet bağımlılığı, insanların kontrol edemediği durumlarda sosyal hayatlarını olumsuz etkileyebilir. Her bireyin, iş ve kişiliklerine uygun şekilde oluşturduğu, içinde yaşadığı ve iletişim kurduğu bir sosyal çevresi bulunmaktadır. Sağlıklı iletişim için ise aktif bir zihniyet ve sosyal beceriler önemlidir. Ancak, teknolojinin yanlış kullanımı sonucunda insanlar dijital araçlara bağımlı hale gelirler ve iletişim ihtiyacını karşılamak yerine dijital dünyada vakit geçirmeye başlarlar. Bu durum, sosyal medya ve sanal iletişim tercih ederek yüz yüze iletişimi ikinci plana atan bir eğilimi göstermektedir (Yengin, 2009). Sanal dünyada insanlar, kıtalararası seyahat eder gibi hissedebilir veya dünyanın herhangi bir yerindeki biriyle konuşabilirken, komşularını tanımadan geçebilirler. Dijital dünyanın iletişim için önemli bir alternatif haline gelmesi, insanların gerçek hayatta arkadaşlarla buluşup sohbet etmek yerine oyun oynamayı veya yabancılarla konuşmayı tercih etmelerine yol açmıştır. Bu durum, insanları gerçek hayattan uzaklaştırabilir (Makas, 2008). Dijital bağımlılığın neden olduğu sosyal etkiler şunlardır (Ögel, 2012): Dijital medya araçları aracılığıyla kolaylıkla ve risksiz bir şekilde yabancı kişilerle ilişki kurabilme, bireyin kendi sosyal çevresi ve aile hayatında sorunlara neden olabilir (Ögel, 2012). Bireyler, kendi davranış kalıplarını değil, sanal dünyadaki davranış kalıplarını öğrenip kullanma eğilimindedir (Ögel, 2012). Dijital dünyanın normatif beklentilerine göre hareket etme eğilimi, bireyin toplumun örf, adet ve geleneklerine uygun davranış sergileme konusunda zorluklar yaşamasına yol açabilir. Bu durum, toplum tarafından dışlanma sorununa neden olabilir (Ögel, 2012). Sahte kimlikler oluşturarak kendilerini abartılı bir şekilde gösterme imkanı, karşıdaki bireyin güvenini zedeleyebilir ve diğer insanlara olan güveni azaltabilir (Ögel, 2012). 14 Sosyal medya hesapları üzerinden paylaşılan bilgilerin başkaları tarafından görülebilme durumu, kişilerin mahremiyet algısında değişikliklere neden olabilir (Ögel, 2012). Televizyon bağımlılığı gibi dijital bağımlılık türleri, bireyleri pasifleştirebilir, sosyal zekayı azaltabilir ve kişiler arası sorunlara yol açabilir (Ögel, 2012). Dijital ortamdan ayrılamama durumu, bireylerin farklı ortamlar oluşturma ve sosyalleşme eğilimini azaltabilir (Ögel, 2012). Teknoloji dünyasında toplumun getirdiği denetimin azalması, bireyleri kendi düşüncelerini ve duygularını özgürce ifade etmeye itebilir. Bu durum, bilişim suçlarına eğilim artışına neden olabilir (Ögel, 2012). Dijital Bağımlılığın Fiziksel Etkileri 2.1.3.3. Bilim ve teknolojinin hızla hayatımıza girmesi ve sürekli olarak meydana gelen yeni gelişmeler, dijital dünyayı çekici kılmış ve kullanıcı sayısını artırmıştır. Ancak dijital medya araçlarının kullanımı, ciddi zararları da beraberinde getirebilir. Dijital medya araçlarını uzun süre kullanan bireyler, çeşitli fiziksel zorluklarla karşılaşabilir. Bu problemler şunlar olabilir (Soule ve ark., 2003; Işık, 2007; Balta ve Horzum, 2008; Park ve ark., 2008; Tamer ve Koç, 2010; Tekayak ve Akpınar, 2017): Teknoloji bağımlısı bireyler, dijital ortamlarda ortalama 40 saatten daha uzun süre geçirdikleri için kas, eklem ve sinir sistemlerinde uzun süre aynı vücut pozisyonunda oturmanın yol açtığı rahatsızlıklarla karşılaşabilirler. Dijital bağımlılık, uzun süreli dijital medya kullanımı nedeniyle epileptik nöbet riskini artırabilir. Uyku düzeni, uzun süren dijital medya seanslarıyla kesintiye uğrayan bireylerde çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu sorunlar, uyarıcıların kullanımı ve uyanık kalmak için kafein veya şekerli gıdalara yönelme gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Dijital medya kullanımının yoğunluğu, göz hastalıklarını tetikleyebilir veya mevcut göz rahatsızlıklarını şiddetlendirebilir. Dijital bağımlılık, sıklıkla uykusuzluk, uyuşukluk, bilek ağrısı ve gözlerde sulanma gibi sorunlara neden olabilir. 15 Uzun süre ekrana bakmanın göz yorgunluğuna ve yanma hissine yol açabileceği bilinmektedir. Dijital bağımlılık, fiziksel aktivitenin azalması nedeniyle obezite riskini artırabilir. Dijital bağımlılık, karpal tünel sendromu olarak adlandırılan bir sinir sıkışması riskini artırabilir. Dijital bağımlılık, kişilerin öz bakım düzeyinin düşmesine, kişisel hijyen ihlallerine ve buna bağlı olarak hastalık riskinin artmasına neden olabilir. Dijital ortamda yapılan mesajlaşma gibi rutin hareketler sonucunda, kol ve el kasları, tendonları ve sinirleri zamanla zarar görebilir. Dijital Bağımlılığın Etik Sonuçları 2.1.3.4. Etik kavramı, insanların bir arada yaşamını düzenleyen alışkanlık ve erdemleri ifade eder. Bu, karşılıklı güven ortamının oluşturulmasına ve sürdürülmesine katkıda bulunur (Yedig ve Akman, 2002). Ancak teknolojinin ilerlemesiyle birlikte, birçok insan sosyal medya gibi platformlarda farklı kimlikler ve özelliklerle kendini ifade etme fırsatı bulmuştur. Kendi oluşturdukları kimliklerle istedikleri gibi görünebilirler. Bu durum zamanla etik sorunlar ortaya çıkarabilmektedir (Yengin, 2019). İnternet etiği konusunda ortaya çıkan sorunlar genel anlamda şunlardır (Karaca, 2007): Karşıdaki kişinin özel yaşamına müdahale etmek ve diğer bireylere saygılı olmamak (Karaca, 2007). Sohbet sırasında ırk, din, dil, cinsiyet, siyaset gibi konularda rahatsızlık verici ifadeler kullanmak ve insanları rencide etmek (Karaca, 2007). Kanunlara, ahlaka ve kamu düzenine uygun olmayan mesajlar göndermek. Yanıltıcı, yalan veya iftira içeren mesaj ve bilgiler yayınlamak (Karaca, 2007). Tehdit etmek, küfretmek gibi davranışlarda bulunmak (Karaca, 2007). Başkalarının gizli bilgilerini izinsiz olarak ele geçirmek ve yaymak (Karaca, 2007). 16 İzinsiz reklamlar veya internet sitesi tanıtımları yaparak insanları rahatsız etmek (Karaca, 2007). 2.1.4. Dijital Bağımlılıkla Mücadele Etme Yöntemleri Dijital bağımlılığı olan bireyler genellikle sürekli olarak istedikleri şeyle meşgul olurlar. Bu kişilerin takıntılı davranışları ve duygusal yoğunlaşmaları genellikle belirli bir olay veya durum üzerinde yoğunlaşır. Davranışsal bağımlılıkların tedavisi, bireyin bu durumu kabul etmesi halinde, kimyasal madde bağımlılıklarına kıyasla daha yüksek bir başarı oranına sahiptir (Arısoy, 2009). Dijital platformlar, oyunlar, mobil uygulamalar, sosyal medya vb. teknolojik ürünlerin tüketimini artırmak için "kanca modeli" olarak adlandırılan stratejiler kullanmaktadır. Dijital kısır döngüden çıkabilmek için, bu kanca modelinin öngördüğü prensiplerin tam tersi şekilde hareket etmek gerekmektedir. İlk adım, akıllı telefonlardaki tüm mobil bildirimleri tamamen kapatmaktır. Bu basit strateji, çoğu zaman göz ardı edilen ancak etkili bir işlemdir, çünkü tüketicilerin sadece %18'i mobil bildirim ayarlarını değiştirmektedir. Bildirimlerin alınmaması, bir şeyleri kaçırma veya zamanında yanıt verememe endişesi oluşturmayacaktır. İkinci adım, zaman öldürücü sosyal medya, WhatsApp gibi uygulamaları telefonun ana ekranından kaldırarak hemen ulaşılamayacak klasörlere taşımaktır. Uygulamaya erişim süresi uzadıkça, aktif bilinç devreye girecektir. Uygulamalara internet tarayıcısı üzerinden erişmek ve kullanımdan sonra oturumu kapatmak da denenebilecek yöntemler arasındadır. Ödül adımında ise kanca modelinden kurtulmak için ödülü erteleme stratejisi kullanılabilir. Döngüyü kırmak için başka bir öneri ise anında yanıt verildiğinde aynı şekilde karşılık alındığından mesajlaşma veya konuşma formatına girerek süreklilik sağlamaktır. WhatsApp veya e-posta mesajlarını sessize almak ve acil olmadıkça hemen yanıt vermemek de önemli bir stratejidir (Ertemel ve Aydın, 2018). Çocuklar ve gençler, ebeveynleri ve diğer yakınlarının kontrolsüz bir şekilde ekran başında vakit geçirmesini gördüklerinde, dijital bağımlılığa daha yatkın hale gelebilirler. Bu döngüyü engellemek için, ortak yemek saatleri belirlemek, ailece ortak etkinlikler planlamak, arkadaş toplantılarını yüz yüze gerçekleştirmek ve bu tür aktivitelerin düzenli olarak gerçekleştirilmesi gibi önlemler almak önemlidir. Bu şekilde, 17 bilinçsizce tetiklenen dijital alışkanlıkların belirli sürelerle de olsa kırılması sağlanabilir (Ertemel ve Aydın, 2018). Dijital bağımlılığın tedavisi için öncelikli hedef, eğer varsa altta yatan psikiyatrik rahatsızlığın tedavisidir. Dijital bağımlılık, birçok psikiyatrik bozuklukla birlikte seyredebildiği için tedavi edilerek patolojik kullanım azaltılabilir. Eğer patolojik internet kullanımı başka bir psikiyatrik bozukluğun belirtisi değilse, dürtü kontrol bozukluğu ve bipolar duygudurum bozukluğu gibi durumlarla ilişkilendirildiğinden, farmakoterapi (ilaç tedavisi) duygudurum dengeleyicileri olarak kullanılabilir. Antidepresan tedavisi, özellikle sanal seks bağımlılığı gibi durumlarda, farmakoterapi yöntemi olarak kullanıldığı bilinmektedir (Arısoy, 2009). Psikoterapi yöntemleri, internet bağımlılığının kesin bir tedavisi olmasa da, bazı öneri ve çalışmalarla desteklenmektedir. Bu çalışmalar, diğer dijital bağımlılık türleri olan sosyal medya bağımlılığı, dijital oyun bağımlılığı ve akıllı telefon bağımlılığı için de uygulanabilir. Bilişsel-davranışçı ekole uygun olarak 11 haftalık bir plan önerisi bulunmaktadır (Arısoy, 2009). Bu plan önerisi çerçevesinde yapılabilecek bazı adımlar şunlardır: Kişinin internetten uzak kalma becerisinin değerlendirilmesi (Arısoy, 2009). Bilgisayarın konumunun değiştirilmesi ve diğer insanların bulunduğu bir yere taşınması (Arısoy, 2009). Diğer insanlarla birlikte internete bağlanma (Arısoy, 2009). İnternet kullanma zamanının değiştirilmesi (Arısoy, 2009). Bir internet günlüğü oluşturma (Arısoy, 2009). Kişisel kullanıcı hesaplarının kullanımına son verme (Arısoy, 2009). Arkadaş ve yakınlarıyla internetle ilgili sorunlarını paylaşma (Arısoy, 2009). Spor aktivitelerine katılma (Arısoy, 2009). Düzenli olarak internet tatilleri yapma (Arısoy, 2009). Otomatik düşüncelerin ele alınması (Arısoy, 2009). Gevşeme egzersizleri yapma (Arısoy, 2009). İnternete bağlanırken hissedilen duyguların not alınması (Arısoy, 2009). Yeni sosyal becerilerin kazandırılması (Arısoy, 2009). 18 Bu adımlar, internet bağımlılığıyla başa çıkmak ve sağlıklı dijital alışkanlıklar geliştirmek için yardımcı olabilir. Ancak her bireyin durumu farklı olduğundan, bireyselleştirilmiş bir tedavi yaklaşımı ve uzman desteği önemlidir. Tedavinin amacı, internet kullanımını kontrol altına almak ve etkili baş etme stratejileri geliştirerek bireyin güçlenmesini sağlamaktır (Topal, 2023). Tedavinin hedefi, kişinin uygun destek sistemlerini kullanarak etkili baş etme yöntemlerini öğrenmesini ve internete olan ihtiyacını azaltmasını sağlamaktır. Birey uygun baş etme yöntemlerini bulduğunda, internete olan bağımlılığı da azalacaktır. Ancak tedavinin başlangıcında, bireyin kayıp duygusuyla daha fazla internete yönelmesi normaldir ve beklenmelidir. Internet bağımlısı olan kişiler, uzun süre internete bağlı kalmaktan büyük bir zevk alır ve interneti yaşamlarının merkezine yerleştirirler. Bu nedenle, aniden internet olmadan yaşamaya alışmaları beklenemez. Tedavi sürecinde, bireyin adım adım internet kullanımını azaltması ve alternatif aktivitelere yönelmesi teşvik edilmelidir. Yeni hobiler edinme, sosyal etkileşimlerde bulunma, fiziksel aktivitelere katılma gibi alternatifler, internet bağımlılığını azaltmada yardımcı olabilir (Arısoy, 2009). 2.2. Akademik Başarı 2.2.1. Başarı Kavramının Tanımı Başarı kavramı, öğrenciler için genellikle iyi bir akademik performansla ilişkilendirilse de, bireylerin zihinsel, duygusal ve fiziksel potansiyellerini sadece notlarla değerlendirmek doğru bir yaklaşım değildir. Başarı tanımı, kültüre, topluma ve kişilere göre değişebilir (Köse, Binay ve Karakurt 2023). TDK'ya (2023) göre başarı, bir işi başarma, muvaffakiyet olarak tanımlanır. Başarı aynı zamanda belirli bir eylemin belirlenen süre içinde gerçekleştirilmesi veya bir hedefe ulaşabilme olarak da anlaşılabilir. (Dam, 2008). Bazı tanımlara göre bireyin günlük hedeflerini ve amaçlarını aşamalarla gerçekleştirebilmesi başarı olarak kabul edilir. Başarı, insanın kendisiyle uyumlu bir şekilde belirlediği hedeflere ulaşabilmesi olarak da ifade edilebilir (Kurtuldu, 2010). 19 Başarı, istenilen bir sonuca ilerleme sağlama anlamında da kullanılabilir. Yani başarı, bir hedefe doğru ilerleme kaydetme sürecidir. Ayrıca başarı, "yapamam" düşüncesini "yapabilirim ve yaptım" düşüncesine dönüştürmek olarak da tanımlanabilir. Bireylerin hayatları boyunca karşılaştıkları durumlarla ilgili olarak başarıyı yorumlamak önemlidir (Yıldız, 2016). 2.2.2. Akademik Başarı Kavramının Tanımı Akademik başarı, bir okul içerisinde, yükseköğretim kurum sınavlarında, bir dersin yazılı ya da sözlü sınavlarında öğretmenler ya da ilgili kişiler tarafından notlandırılmasıdır (Ateş, 2020). Akademik başarının fonksiyonel tanımında, akademik başarı testlerindeki başarıya yer verilmektedir. Akademik başarı, okulların ilk hedefi olarak görülmekte ve okul başarısına dair performans akademik başarı ile denk tutulmaktadır (Keçeli-Kaysılı, 2008). Crow ve Crow’ın (1965) tanımında akademik başarı; öğrenen konumunda olan kişinin, herhangi bir alanda almış olduğu öğretimden hangi düzeyde faydalandığıdır. Başarı, öğrenene kazandırılan maharet veya bilginin ne düzeyde iletildiğidir (Akt. Lawrence ve Deepa, 2013). Akademik başarı genel olarak, belirli bir akademik çalışmadan kazanılan başarı veya uzmanlığın düzeyi veya aşamasını ifade eder. Akademik başarı öğrenenleri daha fazla emek harcamaya ve daha fazla öğrenmeye yönlendirir. Akademik başarı, öğrencilerin bilgi biriktirme halidir ve eğitimcilerce hazırlanmış veya standart hale getirilmiş sınavlar vasıtasıyla ölçülen akademik çalışmalar aracılığıyla kazanılan bilgi, malumat ve geliştirilen becerileri ifade eden bir kavramdır (Erdoğul, 2016). Öğrencinin almış olduğu bilgiler doğrultusunda başarılı veya başarısız oluşu akademik başarıyla ölçülür. Akademik başarı, daha kapsamlı bir kavram olan eğitsel gelişimin bir parçasıdır. Öğrencilerin akademik yıl boyunca farklı alan ve derslerdeki yapmış oldukları çalışmalarında neleri başardıklarının bir ifadesidir (Arora, 2016). Akademik başarı, kişilerin hayatının farklı alanlarında öne çıkabilme, mertebe atlama veya kendini tanınır hale getirmek adına kriter niteliğindedir. Okul sadece öğretimin planlandığı ve gerçekleştiği yer değildir fakat akademik başarı okul başarısına eş olarak görülür ve akademik başarısı yüksek öğrenciler okul hayatında da başarılı sayılmaktadır. Özetle akademik başarı öğrencilerin okul derslerinde ya da girmiş 20 oldukları sınavlarda ne düzeyde başarılı olduklarının, kazandırılmayı hedeflenen bilgilere ve becerilere ne düzeyde sahip olduklarının göstergesi olup okul başarısının bir ölçütüdür ve öğrenciler için önemli bir başarı kriteridir (Olcay ve Döş, 2009). Akademik performans, bir iş veya görevden elde edilen tatmin düzeyi olarak tanımlanmaktadır. Yüksek potansiyele sahip bir öğrenci, bazı durumlarda potansiyeli daha düşük olan bir öğrenciden daha düşük bir akademik performans gösterebilir ve daha düşük bir not alabilir. Bu durumda, potansiyel yeteneklerinin akademik başarı olarak değerlendirilmediği anlamına gelir (Güler ve Emeç 2006). Bir başka kaynakta ise akademik başarı, bilgi ve becerilerin kazanılması ve çeşitli sertifika ve belgelerle bir üst düzeye geçiş olarak tanımlanmaktadır (Keçeli, 2008). 2.2.3. Akademik Başarıyı Etkileyen Faktörler Eğitim öğretim sürecinde sergilenen emek ve çabaların tamamı akademik başarıyı sağlamak içindir. Akademik başarı eğitimcilerin her zaman en önemli hedefleri arasında yer almakta bu sebeple de akademik başarıyı etkileyen faktörler pek çok araştırmanın konusu haline gelmektedir. Eğitimciler bu faktörlere dair pek çok sınıflama yapsa da genel olarak akademik başarıyı etkileyen etmenler okul dışı ve okul içi faktörler olarak sınıflandırılabilmektedir (Farooq ve ark., 2011). Öğrencilerin akademik başarılarını etkileyen birçok faktörün olduğu bilinmektedir. Akademik başarı, ülkenin ekonomik veya sosyal gelişimi ile yakından ilişkili olup, gelecekte ülkenin lider ve en nitelikli personeli olarak kabul edilen mezunların eğitiminde de önemli rol oynamaktadır (Erdoğul, 2016). Bunlar, örneğin öğrencinin fiziksel durumu, arkadaş grubu, ailesi, çevresi, inançları, duygusal özellikleri, zihinsel yeteneği, sosyoekonomik durumu, öğretmenlik ve öğretmenlik nitelikleri, üniversiteye giriş fırsatları, çevre ve kişisel motivasyonu, kariyer seçimini içerir (Memduhoğlu ve Tanhan, 2013). Akademik başarıda anne-babanın eğitimi, eğitimin kalitesi, bireyin yaşı, cinsiyeti, barınma sorunu ve ruhsal hastalığı, sınavlar ya da özgüven gibi faktörlerin etkilendiği iddia edilmektedir. Bunun yanı sıra beslenme, bilişsel sağlık, egzersiz, uyku, stres veya zaman yönetimi gibi sağlıkla ilgili değişkenler not ortalamasını en çok etkileyen faktörlerdir (Güler ve Emeç, 2006). 21 Üniversite öğrencilerinin yaşadığı depresyonun da akademik performansı düşürdüğü ve uyku kalitesini bozduğu görülmüştür. Ancak uykusuzluk ile depresyon arasında nedensel bir ilişki olduğu kabul edilirse hangi kavramın ağır bastığını tahmin etmek imkansızdır (Özcan, 2019). Akademik performansın birden fazla faktörle doğrudan ve dolaylı olarak ilişkili olduğu tespit edilmiştir. Bu faktörler, öğrenenin bilişsel ve duyuşsal özelliklerinin toplamıdır (Höçük ve Kutlu, 2011). Akademik performansı artıran önemli faktörlerden biri iyi uyku kalitesidir. Uyku, hafıza fonksiyonlarını ve öğrenme yeteneklerini kolaylaştıran bir faktördür. Kötü uyku kalitesi, bilişsel işlevlerde bozulmaya neden olur ve akademik performansı olumsuz etkiler. Uykusuzluk üzerine yapılan insan deneyleri, düşük uyku kalitesi, dikkat, konsantrasyon, performans, hafıza bozukluğu ve sınıfta konsantre olma güçlüğüne neden olur. Sağlıklı yaşam tarzı ve öğrencilerin uykusu gibi birçok faktörün akademik başarıyı etkileyebileceği söylenebilir (Özcan, 2019). 2.2.3.1. Akademik Başarıya Etki Eden Dış Faktörler Kişisel Faktörler: Yaş, cinsiyet, coğrafi köken, etnik köken, sosyo-ekonomik durum, dil, gelir ve din ile ilişkili demografik unsurların yanı sıra; öğrencinin zekâsı, kişiliği, kendilerine olan güvenleri, çevresi ve çevreyi kabul ediş biçimleri akademik başarıyı belirli düzeyde etkilemektedir (Huang, 2008). Öğrencinin; ilgi, inanç, eğilim, motivasyon, öz-yeterlik, merak, heyecan, istek, kaygı, beklenti, akademik benlik, tutum ve heyecan gibi başlıkları içerisinde bulunduran duyuşsal durumu akademik başarısı üzerinde oldukça önemlidir. Duygular ve öğrenme arasında oldukça güçlü bir ilişkinin var olduğu bilinmektedir; tesirli ve daimî bir öğrenme gerçekleştirebilmek için öğrenilen herhangi bir konu ile öğrenci arasında duygusal bir bağ yani ilişki kurulmasına önem verilmelidir (Etlioğlu ve Tekin, 2020). Öğrencilerin duygu durumlarının ve kişisel özelliklerinin göz önünde bulundurulduğu, bireysel farklılıklara önem verildiği öğrenme ortamları onların duyuşsal ihtiyaçlarını karşılayarak öğrenmeye olan motivasyonlarını artıracak ve bunun sonucunda da akademik başarı beraberinde gelişecektir. (Gökler ve Taştan, 2018). Aile ve Çevre: Ailenin, öğrencilerin öğrenmesinde, akademik başarı sağlamasında sosyal durumlarında, duygusal ve psikolojik durumlarında etkileri çok fazladır. Bu etkinin fazla olmasının sebebi; aile bağlamının herhangi bir öğrencinin hayati durumlarda vermiş olduğu reaksiyonları ve başarı düzeyleri üzerinde etkili olmasıdır. 22 Okul, okulda eğitim gören öğrencilerin akademik hayatını oluşturan tecrübelerden mesul kabul edilse de aileler ve evde yaşamış olduğu tecrübeler bireyin kişiliğini oluşturmakta etkin bir göreve sahiptir (Dev, 2016). Ebeveynlerin çocukları üzerinde gösterdikleri çaba, onların gelişimi için harcanan zaman çocuğun akademik başarısı üzerinde oldukça etkilidir. Ebeveynlerin çocuğun gelişimini desteklemesi, gerekli konularda çocuklarına yardımda bulunması, aile içi iletişimin sağlıklı ve güçlü olması çocuğun okul hayatına ve akademik başarısına pozitif anlamda katkı sağlayacaktır (Çelenk, 2003). Ebeveynler çocuklarının akademik başarısına ilişkin beklenti içerisine girdiklerinde onlara destek sunarken bir yandan da baskı hissettirebilirler (Ataş, 2020). Ebeveynlerin çocuklarının akademik başarılarına ilişkin yapmış oldukları baskı ve zorlamalar sonucu başarının sağlanacağını düşünmeleri oldukça yanlıştır. Eğer ebeveynler çocuğa ders çalışmasına ilişkin baskı yaparsa çocuk göstermelik olarak çalışır fakat verim sağlayamaz ve ilişki bu şekilde devam ederse de bir süre sonra bu çalışma tarzı alışkanlığa dönüşür ve verimli bir çalışma elde edilemez (Cüceloğlu, 2011). 2.2.3.2. Akademik Başarıya Etki Eden İç Faktörler Eğitim Ortamı Faktörü: Ailede öğrenilen eğitimden sonra eğitim kurumlarında öğrenilen eğitim gelir. Akademik başarıyı sağlayan eğitim ortamı faktörü içerisinde eğitim kurumu, eğitmen, öğrenci toplulukları, arkadaş çevresi bulunmaktadır. Öğrencilerin akademik başarısı üzerinde eğitmenin etkisi oldukça yüksektir. Eğitmen, veli ve öğrencinin iş birliği içerisinde olduğu eğitim faaliyetlerinde öğrencilerin akademik başarısının yüksek olması beklenen bir durumdur (Ataş, 2020). Ayrıca yapılan araştırmalar göstermiştir ki öğrencilerin eğitimcilerden algıladıkları destek, öğrencilerin akademik başarılarını anlamlı oranda etkilemektedir. Bu sonuca istinaden öğrencilerin eğitimciden aldıkları destek ve sevgi ile öğrencilerin derslere ilgisinin ve beraberinde akademik başarısının arttığı söylenebilmektedir (Yıldırım, 2001). Olumlu eğitim ortamının akademik anlamda pek çok yararı olduğu gibi yaşanılan bazı güçlükler de akademik anlamda zorluklar yaşanmasına sebep olabilir. Akran zorbalığı, taciz, arkadaş grubuna dahil olamama, okula uyum sorunu gibi zorluklar 23 yaşayan öğrenciler eğitim ortamında kendilerini güvende hissetmedikleri için akademik başarıları olumsuz yönde etkilenecektir (Preble ve Gordon, 2011). Bu sebeplerle olumlu eğitim iklimi, eğitim ortamının bileşenlerinin olumlu ilişkisi bireylerin eğitim kurumu içerisindeki mutluluk düzeyini ve akademik başarısını olumlu yönde etkilerken; olumsuz eğitim ortamı koşulları ve özellikle akran ilişkilerinin zorlayıcı ve olumsuz yanları ya da bu ortamda yaşanabilecek olası travmatik durumlar akademik başarısını olumsuz yönde etkilemektedir (Kaya, 2020). Öğrencilerin Derse Yönelik Tutumu: Öğrencilerin öğrenmeye ve derse yönelik tutumlarının olumlu olması, akademik başarıyı artırmaktadır (Yenilmez ve Özabacı, 2003). Öğrencilerin genel olarak derse yönelik ilgisi, mesleki ve eğitsel başarıyı derinden etkileyen bir faktördür. Öğrencinin eğitim açısından başarılı olma hedefi olduğunda, bu başarma ilgisinin değerlendirilmesi oldukça önem taşımaktadır (Dev, 2016). Öğrencinin derse yönelik olumlu tutumu derse dair ilgiyi, dikkati, motivasyonu artıracak olup ardından bu olumlu tutum derse çalışma arzusunu beraberinde getirecek ve sonucunda öğrencinin akademik başarısında artış kaçınılmaz olacaktır. Akademik başarı ile ilgili çalışmalarda üst bilişsel yeteneklerden de söz etmek gerektiğini savunan Bozan (2008), bu yeteneklerin planlama, strateji belirleme, denetleme, gözlemleme, test etme ve değerlendirme aşamaları olduğunu savunmaktadır. "Var olan bilgi üzerine düşünme" ya da “düşünceler üzerine düşünme” olarak tanımlanan üstbilişsel yetenekler, aslında kısmen problem çözme ve eleştirel düşünme gibi düşünme becerilerini içerir (Yenilmez ve Özabacı, 2003). Bağçeci ve ark (2011), öğrencilerin üstbilişsel farkındalıkları ile okul başarıları arasındaki ilişkiyi inceledikleri çalışmalarında (Kaya, 2020) öğrencilerin üstbilişsel düşünme beceri düzeyleri ile akademik performansları arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki bulmuşlardır (Kaya, 2020). Özetle ifade edildiğinde akademik başarıyı etkileyen aile, çevre, okul, öğretmen, gibi pek çok unsurun yanı sıra çocukların kişilik özellikleri, kazanmış oldukları beceriler, çeşitli üstbilişsel beceriler de başarı üzerinde pozitif yönde etkiye sahiptir (Kaya, 2020; Bağçeci ve ark., 2011; Yenilmez ve Özabacı, 2003). 24 2.3. Literatür İncelemesi Üniversite öğrencileri, özellikle hemşirelik öğrencileri üzerine yapılan akademik çalışmaların incelenmesi sonucunda, dijital bağımlılık ve akademik başarı kavramlarının birlikte ele alındığı araştırmalara sınırlı bir şekilde rastlanmıştır. Genellikle bu iki konu ayrı ayrı ele alınmış veya farklı değişkenlerle ilişkilendirilmiştir. Özellikle dijital oyun bağımlılığı gibi farklı değişkenler, akademik başarı ile ilişkilendirilmiştir. Bu nedenle, üniversite öğrencileri, özellikle de hemşirelik öğrencileri üzerinde yapılan dijital bağımlılık düzeylerinin akademik başarılarına olan etkisini inceleyen çalışmaların sınırlı olduğu belirlenmiştir. Uluslararası literatür taraması sırasında, akademik performans ile dijital bağımlılık türlerinin ayrı ayrı ele alındığı çalışmaların yaygın olduğu görülmüştür. Bu çalışmalar, dijital bağımlılığın farklı yönlerini ve türlerini analiz etmeye odaklanmıştır. Araştırma içgörüsü sağlamak amacıyla uluslararası literatürdeki bu tür çalışmalara da yer verilmiştir. Bu bağlamda, üniversite öğrencileri ve özellikle hemşirelik öğrencileri arasındaki dijital bağımlılık ile akademik başarı ilişkisini daha derinlemesine inceleyen akademik çalışmalara olan ihtiyaç vurgulanmıştır. Bu tür araştırmalar, bu öğrenci grupları için önemli bir konuyu daha detaylı bir şekilde analiz etmeye ve bu alandaki bilgiyi artırmaya yardımcı olabilir. Erdoğrul (2016) hemşirelik öğrencilerinin akademik başarılarını ve genel özyeterliliklerini incelemiş, 414 hemşirelik öğrencisi üzerinde yapılan bir araştırmayı sunmuştur. Araştırma, öz-yeterlilik ölçeği puanları ile akademik başarı arasındaki ilişkilere odaklanmıştır. Sonuçlar, "Başlama" ve "Yılmama" alt boyutları arasında ortalama bir ilişki olduğunu, "Sürdürme Çabası - Israr" alt boyutu ile ise daha zayıf bir ilişki olduğunu göstermektedir. Ayrıca, "Ölçek Toplam Puanı" ile akademik başarı arasında çok yüksek derecede bir ilişki bulunmaktadır Samaha ve Hawi (2016) tarafından yürütülen çalışma, akıllı telefon bağımlılığı, stres, akademik performans ve yaşam memnuniyeti arasındaki ilişkileri incelemiştir. Araştırmacılar, akıllı telefon bağımlılığının stresi artırarak yaşam memnuniyetini azalttığını ve akademik performansı olumsuz etkilediğini bulmuşlardır. Çalışma, üniversite öğrencileri üzerinde yapılmış ve 300 katılımcıdan veri toplanmıştır. Sonuçlar, akıllı telefon bağımlılığı riski ile algılanan stres arasında pozitif bir ilişki olduğunu, stresin yaşam memnuniyeti ile negatif bir ilişkili olduğunu ve akademik performans ile 25 akıllı telefon bağımlılığı riski arasında negatif bir ilişki bulunduğunu göstermektedir. Bu çalışma, akıllı telefon bağımlılığı, stres, akademik performans ve yaşam memnuniyeti arasındaki ilişkilere ışık tutan önemli bir katkı sunmaktadır. Mishra, Draus, Goreva ve Caputo (2017) çalışması, önceki araştırmaları temel alarak bir araştırma modeli geliştirmeyi ve kendini kontrol etme, internet kullanım süresi ve ilişki doyumunun internet bağımlılığı üzerindeki etkisini incelemeyi amaçlamıştır. Model, kendini kontrol etmenin, internet kullanım süresinin ve ilişki doyumunun internet bağımlılığı üzerindeki etkilerini içermektedir. Ayrıca, internet bağımlılığının akademik başarıyı nasıl etkileyebileceği de değerlendirilmiştir. Araştırma, anket verileri kullanılarak test edilmiş ve sonuçlar, kendini kontrol etme ile internet kullanım süresi arasında pozitif bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bununla birlikte, ilişki doyumu ile internet bağımlılığı ve internet bağımlılığı ile akademik başarı arasında anlamlı bir ilişki bulunmadığı belirtilmiştir. Bülbül, Tunç ve Aydil (2018) tarafından gerçekleştirilen bir araştırmada, dijital oyun oynama davranış modelleri belirlemek ve bu modellerin kişisel özelliklerle ve akademik performansla ilişkisini incelemek amaçlanmıştır. Araştırma 446 üniversite öğrencisiyle yürütülmüş ve toplanan veriler kümeleme analizi kullanılarak incelenmiştir. Analiz sonucunda üç farklı grup belirlenmiştir: "oyun bağımlıları" (bağımlılar), "yüksek bağımlılık eğilimine sahip olanlar" (adaylar) ve "bilinçli oyuncular" (bilinçliler). Araştırmada, katılımcıların gelir, yaş ve kilo problemi gibi kişisel özelliklerine göre bağımlılık düzeylerinde anlamlı bir farklılık bulunmadığı ancak cinsiyet bazında farklılaşmanın olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, gruplar arasında oyunla tanışma yaşı, ilk telefona sahip olma yaşı ve haftalık gerçekleştirilen etkinlik sayısı gibi faktörlerde farklılık görülmüştür. Akademik performansla ilgili olarak ise bağımlılık düzeyinin artmasıyla ders çalışma sürelerinin ve genel akademik ortalamaların azaldığı sonucuna ulaşılmıştır. Özellikle bağımlı gruptaki katılımcıların kendilerini başarısız olarak görmedikleri ve daha düşük ders çalışma süreleriyle daha düşük akademik başarılara sahip oldukları belirtilmiştir. Mohamed ve Karim (2019) tarafından yürütülen çalışmada, hemşirelik fakültesi öğrencilerinin selfie (özçekim) bağımlılığının benlik saygısı, beden imajı ve akademik 26 başarıları üzerindeki etkileri incelenmiştir. Araştırma, betimleyici bir ilişkisel deseni kullanmıştır ve Zagazig Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi'nde 137 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Çalışmada kullanılan ölçüm araçları arasında özçekim davranış ölçeği, benlik saygısı ölçeği, beden imajı ölçeği ve akademik başarı ölçeği bulunmaktadır. Araştırmanın sonuçlarına göre, katılımcıların yaklaşık olarak dörtte üçünün özçekim davranışının akut düzeyde olduğu ve özçekim davranışı ile yapılan özçekimlerin nedenleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunduğu tespit edilmiştir. Öte yandan, araştırmada çalışılan grubun özçekim davranış düzeyleri ile beden imajı, akademik başarı ve benlik saygısı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadığı belirtilmiştir. Yani, özçekim davranışı düzeyinin bu faktörler üzerinde doğrudan bir etkisinin olmadığı sonucuna varılmıştır. Ertural (2020) tarafından yürütülen akademik bir araştırmada, hemşirelik ve ebelik öğrencilerinin dijital bağımlılık ve akademik öz yeterlik düzeyleri incelenmiştir. Bu çalışma, 526 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiş ve sonuçları çeşitli önemli bulgular ortaya koymuştur. Araştırma sonuçlarına göre, cinsiyet değişkeni akademik öz yeterlik algıları üzerinde belirgin bir etkiye sahiptir, çünkü erkek öğrencilerin akademik öz yeterlik algıları diğer cinsiyetlerden öğrencilere göre daha yüksektir. Ayrıca, ebelik öğrencilerinin hemşirelik öğrencilerine göre daha yüksek akademik öz yeterliğe sahip olduğu tespit edilmiştir. Dijital bağımlılık düzeyi ile kişisel değişkenler arasında da ilişkiler saptanmıştır, örneğin, bilgisayara sahip olan, yüksek gelire sahip olan, cep telefonu ve bilgisayar oyunları oynayan, sosyal hayatta daha fazla arkadaşa sahip olan öğrencilerin dijital bağımlılık düzeylerinin yüksek olduğu belirlenmiştir. Baciu (2020) tarafından yapılan çalışmada, dijital bağımlılığın yaş veya cinsiyet sınırlaması olmadığı, özellikle ergenleri etkilediği ve acil ve uzun vadeli olumsuz duygusal ve fiziksel sonuçlara yol açabileceği vurgulanmıştır. Çalışmada, Bükreş'ten 459 öğrencinin katılımıyla yürütülen bir kesitsel çalışmanın sonuçları sunulmuştur. Araştırma, katılımcıların %48,5'inin dijital teknolojinin sağlıkları üzerinde olumsuz etkilere sahip olduğunu göstermiştir. Çoğu katılımcı, cep telefonlarını sıkça kullanmış ve ilk cihazlarını genellikle 11-14 yaşları arasında almıştır. Ayrıca, katılımcıların büyük bir kısmı dijital cihazları günlük olarak birkaç saat boyunca kullanmıştır. Çalışmanın sonuçları, kontrolsüz dijital teknoloji erişiminin beyin gelişimi üzerinde olumsuz etkilere sahip olabileceğini ve dijital bağımlılığın ciddi psikososyal ve tıbbi sonuçlara neden 27 olabileceğini öne sürmektedir. Bu çalışma, dijital bağımlılığın önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulamaktadır. Rathakrishnan ve diğerleri (2021) tarafından gerçekleştirilen çalışma, akıllı telefon bağımlılığı, uyku kalitesi ve akademik performans arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Araştırma, bir devlet üniversitesindeki 323 öğrenci üzerinde yapılmış ve basit rastgele örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Çalışmada Akıllı Telefon Bağımlılığı Ölçeği Kısa Versiyonu (SAS-SV) ve Pittsburgh Uyku Kalitesi İndeksi (PSQI) kullanılmıştır. Araştırmanın sonuçları, akıllı telefon bağımlılığının artmasıyla birlikte üniversite öğrencilerinin akademik performansının düştüğünü göstermiştir. Ayrıca, düşük uyku kalitesine sahip öğrencilerin düşük akademik performans gösterme eğiliminde olduğu belirlenmiştir. Akıllı telefon bağımlılığının uyku kalitesi ile ilişkilendirildiği ve aşırı akıllı telefon kullanımının üniversite öğrencilerinde düşük uyku kalitesi ile ilişkili olduğu sonucuna varılmıştır. Bu çalışma, akıllı telefon bağımlılığı, uyku kalitesi ve akademik performans arasındaki önemli ilişkilere dikkat çekmektedir. Koç (2021) çalışmasında öğretmen adaylarının dijital araçlara bağımlılığının akademik başarıya etkisi araştırılmıştır. 216 öğretmen adayı ile gerçekleştirilen çalışmada yapısal eşitlik modeli kullanılmıştır. Dijital bağımlılık ölçeğinin alt faktörlerine ek olarak not ortalaması faktörü de eklenmiştir. Verilerin analizinde AMOS programı kullanılmış ve yapılan analiz sonrasında not ortalaması faktörü dışındaki diğer faktörlerle (düşük performans, düşük benlik algısı, yoksunluk, dürtüsellik, sosyal izolasyon) dijital bağımlılık arasında pozitif ilişkiye rastlandığı bildirilmiştir. Not ortalamasıyla dijital bağımlılık arasında negatif yönlü ilişkiye dair kanıt sunulmuştur. Sağlam (2022) tarafından yürütülen çalışma, hemşirelik öğrencilerinin dijital oyun oynama bağımlılığı ve ilişkili değişkenleri incelemeyi amaçlamıştır. Bu araştırma, 774 hemşirelik öğrencisi üzerinde tanımlayıcı, ilişki arayıcı ve kesitsel bir yöntemle gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın sonuçlarına göre, Dijital Oyun Bağımlılığı Ölçeği ile Dijital Oyun Oynama Motivasyonu Ölçeği'nde yer alan Başarı ve Canlanma, Merak ve Sosyal Kabul, ve Oyun İsteğinde Belirsizlik alt boyut puan ortalamaları ile dijital oyun oynama bağımlılığı arasında pozitif yönde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Bu sonuçlar, hemşirelik öğrencileri arasında dijital oyun bağımlılığı ve oyun oynama motivasyonu arasındaki ilişkiyi vurgulamaktadır. 28 Polat ve Topal (2022) tarafından yürütülen bir çalışmada, dijital oyun bağımlılığının Dünya Sağlık Örgütü tarafından bir hastalık olarak sınıflandırıldığı vurgulanmıştır. Araştırmacılar, özellikle okul çağındaki çocuklar için tedavisi zor olan bir sağlık sorunu ve gelecekteki kariyerlerine olumsuz etkileri olabileceği konusundaki endişeleri dile getirmişlerdir. Bu çalışmada, ortaokul öğrencilerinin akademik başarıları, vücut kitle indeksi, oyuncu türleri ve bilgisayar oyunu bağımlılığı arasındaki ilişki incelenmiştir. Araştırmanın katılımcıları, Türkiye'de 2018-2019 eğitim-öğretim yılında Sivas ilinde bir devlet okulunda beşinci ve altıncı sınıfa devam eden 289 öğrenciden oluşmaktadır. Veriler, hiyerarşik regresyon analizi kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonuçları, dijital oyun bağımlılığının cinsiyet, akademik başarı puanı, bilgisayar ve akıllı telefon oynama ile anlamlı bir şekilde ilişkilendirildiğini ancak vücut kitle indeksi ve oyuncu tipi değişkenlerinin dijital oyun bağımlılığını anlamlı bir şekilde etkilemediğini göstermektedir. Bu sonuçlar, özellikle bilgisayar ve akıllı telefon başında haftalık oyun oynama oranı yüksek olan erkek öğrencilerin dijital oyun bağımlılığı riskine maruz kaldığını ve bu bağımlılığın öğrencilerin akademik başarılarını olumsuz yönde etkilediğini göstermektedir. 29 3. GEREÇ VE YÖNTEM 3.1. Araştırmanın Tipi Bu araştırma, hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyleri ve akademik başarı düzeylerini demografik özelliklerine göre incelemek ve dijital bağımlılık ile akademik başarı arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla tanımlayıcı ve ilişki arayıcı tipte yürütülmüştür. 3.2. Araştırmanın Yeri ve Zamanı Bu araştırma, 01 Nisan – 06 Temmuz 2023 tarihleri arasında, bir vakıf üniversitesinin ve özel bir üniversitenin hemşirelik fakültesinde öğrenim gören lisans öğrencileri ile yürütülmüştür. 3.3. Araştırmanın Evreni ve Örneklemi Araştırmanın evreni, İstanbul'da bulunan bir vakıf üniversitesinin ve bir özel üniversitenin hemşirelik fakültesinde öğrenim gören 1., 2., 3. ve 4. sınıf toplam 470 öğrenciyi içermektedir. Örneklem büyüklüğü, G-power programı kullanılarak hesaplanmış ve literatürdeki etki büyüklüğü, güç düzeyi ve hata payı ölçütleri göz önüne alınarak 0,3 (Cohen) etki büyüklüğü, %95 güç ve 0,05 hata payı ile n=138 olarak belirlenmiştir. Araştırmaya toplam 470 öğrenciden 260 gönüllü öğrenci katılmıştır. Katılımcıların çalışmaya dahil edilme veya edilmeme kriterleri bulunmamaktadır. Katılımcılar, gönüllülük esasına göre anketi cevaplamış ve araştırmaya katılmıştır. 3.4. Araştırmanın Değişkenleri Araştırmanın bağımsız değişkenleri, hemşirelik öğrencilerinin yaşları, cinsiyetleri, eğitim dönemleri, internet kullanım alışkanlıkları, akıllı telefon kullanma alışkanlıkları, dijital oyun oynama alışkanlıkları, sosyal medya kullanım alışkanlıkları ve dijital araçları kullanma amaçları gibi demografik özellikleri içermektedir. Araştırmanın bağımlı değişkenleri ise Dijital Bağımlılık Ölçeği ile Üniversite Öğrencileri İçin Akademik Başarı Envanteri puan ortalamalarını içermektedir. Bu değişkenler, 30 araştırmanın ana odak noktalarını temsil etmektedir ve incelenen ilişkileri anlamak için kullanılmaktadır. 3.5. Veri Toplama Araçları Araştırmada, veri toplama süreci için Qualtrics üzerinden oluşturulan online anket tekniği kullanılmıştır ve anket toplamda 83 soruyu içermektedir. Bu sorular arasında, 18 soruluk Katılımcı Bilgi Formu, 19 soruluk Dijital Bağımlılık Ölçeği ve 46 soruluk Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanteri bulunmaktadır. 3.5.1. Katılımcı Bilgi Formu Katılımcı bilgi formu, katılımcıların yaş, cinsiyet gibi sosyodemografik özelliklerinin yanı sıra dijital teknoloji kullanımı ve akademik başarılarına yönelik olmak üzere toplam 18 soruyu içermektedir. Bu sorular araştırmacı tarafından hazırlanmıştır. 3.5.2. Dijital Bağımlılık Ölçeği Dijital Bağımlılık Ölçeği, ilk kez Kesici ve Tunç (2018) tarafından geliştirilmiştir ve toplamda 19 madde içermektedir. Bu ölçek, beş farklı boyutta toplanan maddeleri içermektedir: aşırı kullanım (5 madde), nüksetme (3 madde), hayatın akışını engelleme (4 madde), duygu durumu (4 madde) ve bırakamama (3 madde). Katılımcılar, bu ölçeği yanıtlarken beşli Likert tipindeki ölçekte yer alan seçenekleri kullanmışlardır (1=Tamamen Katılıyorum; 5=Kesinlikle Katılmıyorum). Ölçekten alınan ortalama puanın düşük olması, bireyin bağımlılık seviyesinin düşük olduğu anlamına gelirken, yüksek puanlar ise yüksek bağımlılığı yansıtmaktadır. Kesici ve Tunç (2018) tarafından yapılan çalışmada, ölçeğin Cronbach Alpha güvenilirlik katsayısı 0,87 olarak belirtilmiştir. Bu çalışmada ise ölçeğin Cronbach Alpha güvenilirlik katsayısı 0,94 olarak bulunmuştur, bu da ölçeğin güvenilirliğinin yüksek olduğunu göstermektedir. 3.5.3. Üniversite Öğrencileri İçin Akademik Başarı Envanteri Üniversite Öğrencileri İçin Akademik Başarı Envanteri, Orçanlı vd. (2021) tarafından geliştirilmiştir. Ölçekte; genel akademik başarı (17 madde), algılanan öğretmen etkinliği (5 madde), içsel motivasyon (5 madde), kişisel düzenleme (3 madde), dış motivasyon (4 madde), sosyalleşme (3 madde), kariyer kararlılığı (3 madde), 31 kaygısızlık (3 madde), odaklanma (3 madde) olmak üzere dokuz boyut bulunmaktadır. Ölçek toplam 46 madde içermektedir. Ölçekte yer alan maddeler yedili Likert tipinde (1=Kesinlikle Katılmıyorum; 7=Kesinlikle Katılıyorum) şeklinde yanıtlanmaktadır. Ölçekten alınan ortalama puan bireyin akademik başarı seviyesini yansıtmaktadır. Ölçeğin Cronbach Alpha güvenilirlik katsayısının 0,937 olarak tespit edildiği bildirilmiştir (Orçanlı vd., 2021). Bu çalışmada ise ölçeğin Cronbach Alpha güvenilirlik katsayısı 0,89 olarak bulunmuştur. 3.6. Araştırma Planı Araştırma verilerinin toplanma aşaması, etik kurallara uygun bir biçimde gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda, Koç Üniversitesi Sosyal Bilimler Araştırmaları Etik Kurulu tarafından önceden onay alınmıştır. Ayrıca, veri toplama sürecinde kullanılacak ölçekler için ilgili araştırmacılardan e-posta yoluyla kullanım izni talep edilmiştir. Anket formu elektronik ortamda hazırlanmış ve katılımcılara online olarak sunulmuştur. Katılımcılara anket uygulaması öncesinde, araştırmanın amacı hakkında detaylı bilgi sunulmuş ve katılımın tamamen gönüllülük esasına dayandığı vurgulanmıştır. Aynı zamanda, katılımcılardan kimlik bilgilerini paylaşmamaları konusunda güvence verilmiş, elde edilen verilerin gizliliği korunacağı, üçüncü taraflarla kesinlikle paylaşılmayacağı ve yalnızca bilimsel amaçlar için toplu olarak kullanılacağı açıklanmıştır. Bu bilgilendirme sonrasında katılımcılar, gönüllü katılım onayı vererek anket uygulamasına katılmışlardır. Bu önlemler, etik kurallara uygun veri toplama sürecinin sağlanmasına katkı sağlamıştır. 3.7. Verilerin Değerlendirilmesi İstatistiksel analizler için NCSS (Number Cruncher Statistical System) 2007 (Kaysville, Utah, USA) programı kullanılmıştır. Çalışma verileri değerlendirilirken tanımlayıcı istatistiksel metotların (Ortalama, Standart Sapma, Medyan, Frekans, Oran, Minimum, Maksimum) yanı sıra verilerin dağılımı Shapiro-Wilk Testi ile değerlendirilmiştir. Niceliksel verilerin üç ve üzeri grubun karşılaştırmasında KruskallWallis testi; iki grup karşılaştırmasında Mann-Whitney U Testi kullanılmıştır. Nicel veriler arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla Spearman’s korelasyon analizi kullanılmıştır. Anlamlılık p<0.01 ve p<0.05 düzeylerinde değerlendirilmiştir. 32 3.8. Araştırmanın Sınırlılıkları Araştırmacıların araştırmaya online olarak katılmaları ve verilerin yüz yüze toplanamaması araştırmanın sınırlılığını oluşturmaktadır. 3.9. Etik Kurul Onayı Araştırmada veri toplama öncesinde Koç Üniversitesi Sosyal Bilimler Araştırmaları Etik Kurulu’ndan 19548373-605.01-31 sayılı onam alınmıştır (Ek 2). 33 4. BULGULAR 4.1. Öğrencilerin Tanıtıcı Özellikleri Bu bölümde araştırma sonucunda elde edilen verilen sunulacaktır (n=260). 4.1.1. Öğrencilerin Demografik Özellikleri Özellikler n % Kadın 204 78.5 Erkek 56 21.5 1.Sınıf 64 24.6 2.Sınıf 66 25.4 3.Sınıf 67 25.8 4.Sınıf 63 24.2 Özel Vakıf Üniversitesi 85 32.7 Özel Üniversite 175 67.3 Aile Ortamında 48 18.5 Yurtta 180 69.2 Arkadaşlarımla 32 12.3 Çok iyi 42 16.2 İyi 123 47.3 Orta 84 32.3 Kötü 11 4.2 Cinsiyet Eğitim Dönemi Öğrenim Görülen Üniversite Yaşanılan Yer Akademik Başarı Durumu Öğrencilerin tanıtıcı özellikleri incelendiğinde, %78.5’i kadın iken, %21.5’i erkektir. 1.sınıf öğrencisi %24.6 iken, %25.4’ü 2.sınıf, %25.8’i 3.sınıf ve %24.2’si 4.sınıf öğrencisidir. Özel vakıf üniversitesinde öğrenim gören katılımcı yüzdesi %32.7 iken, katılımcıların %67,3’ü özel üniversitede öğrenim görmektedir. Öğrencilerin %18.5’i eğitim döneminde aile ortamında yaşıyorken, %69.2’si yurtta ve %12.3’ü arkadaşları ile 34 yaşıyordur. Öğrencilerin %16.2'sinin çok iyi, %47.3'ünün iyi, %32.3'ünün orta ve %4.2'sinin kötü akademik başarıya sahip olduğu görülmüştür. 4.1.2. Öğrencilerin Dijital Araç Kullanımına Yönelik Bilgiler - a Özellikler N % 3-4 Yıl 11 4.2 5-6 Yıl 37 14.2 7-8 Yıl 77 29.6 9 Yıl veya Daha Fazla 135 51.9 1 Saatten az 2 0.8 1-2 Saat 20 7.7 3-4 Saat 63 24.2 5-6 Saat 82 31.5 7-8 Saat 66 25.4 9 Saat veya Daha Fazla 27 10.4 1-2 Yıl 3 1.2 3-4 Yıl 12 4.6 5-6 Yıl 72 27.7 7-8 Yıl 96 36.9 9 Yıl veya Daha Fazla 77 29.6 Hiç 135 51.9 1-3 112 43.1 4 ve Daha Fazla 13 5.0 Oyun oynamıyorum 153 58.8 1-3 Saat 96 36.9 4 Saat veya Daha Fazla 11 4.2 İnternet Kullanımı Günlük Akıllı Telefon Kullanım Süresi Akıllı Telefon Kullanımı Cep Telefonunuzdaki Oyun Sayısı Günlük Oyun Oynama Süresi Öğrencilerin dijital araçlarla ilgili özellikleri incelendiğinde; %4.2’si 3-4 yıldır internet kullanıyor iken, %14.2’si 5-6 yıl, %29.6’sı 7-8 yıl ve %51.9’u ise 9 yıl veya daha fazla süredir internet kullandığı bulgusu saptanmıştır. Öğrencilerin %0.8'i günde 1 saatten 35 az, %7.7'si 1-2 saat, %24.2'si 3-4 saat, %31.5'i 5-6 saat, %25.4'ü 7-8 saat ve %10.4'ü 9 saat veya daha fazla sürede telefon kullanmaktadır. Öğrencilerin %1.2'si 1-2 yıl, %4.6'sı 3-4 yıl, %27.7'si 5-6 yıl, %36.9'u 7-8 yıl ve %29.6'sı 9 yıl veya daha fazla süredir telefon kullanmaktadır. Öğrencilerin akıllı telefonlarındaki oyun sayısı %51.9'unun hiç, %43.1'inin 1-3 oyun ve %5'inin 4 ve daha fazladır. Öğrencilerin %58.8'i oyun oynamazken, %36.9'u 1-3 saat ve %4.2'si 4 veya daha fazla saat oyun oynamaktadır. 4.1.3. Öğrencilerin Dijital Araç Kullanımına Yönelik Bilgiler - b Dijital Araçlara Bağımlılık n % Evet 176 67.7 Hayır 84 32.3 Evet 233 89.6 Hayır 27 10.4 Televizyon 73 30.4 Bilgisayar 150 62.5 Akıllı Telefon 177 73.8 Teknolojik Aletlerin Tümü 140 58.3 Diğer 4 1.7 Evde/Yurtta 250 97.3 Okulda 203 79.0 Dışarda 210 81.7 Twitter 101 41.6 İnstagram 187 77.0 Facebook 4 1.6 Linkedin 6 2.5 Youtube 144 59.3 Oyunlar 25 10.3 Diğer 26 10.7 Dijital Araçlara Bağımlılığın Akademik Başarıyı Etkileme Durumu Dijital Araç Denildiğinde Akla Gelenler İnternet Kullanım Yeri Dijital Araçlarla Kullanılan Platformlara 36 Öğrencilerin %67.7’si kendini dijital araçlara bağımlı olarak tanımlıyorken, %32.3’ü bağımlı olarak tanımlamamıştır. Öğrencilerin %89.6’sı dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkilediğini düşünüyor iken, %10.4’ü düşünmüyordur. Öğrencilerin dijital araç denildiğinde %30.4'ünün aklına televizyon geliyorken, %62.5'inin aklına bilgisayar, %73.8'inin akıllı telefon, %58.3'ünün teknolojik aletlerin tümü ve %1.7'sinin diğer aletler gelmektedir. Öğrencilerin %97.3'ü interneti evde/yurtta kullanıyor iken, %79'u okulda ve %81.7'si dışarda kullanıyordur. Öğrencilerin %41.6'sı dijital araçlarla twitter, %77'si instagram, %1.6'sı facebook, %2.5'i linkedin, %59.3'ü youtube, %10.3'ü oyun ve %10.7'si diğer platformları kullanmaktadır. Tablo 4.1.4. Dijital Teknolojilerin Kullanım Sıklığına Göre Dağılımı Dijital Teknolojilerin Her Çok Hiçbir Seyrek Zaman n (%) n (%) n (%) 115 (%44.2) 40 (%15.4) 6 (%2.3) 2 (%0.8) 50 (%20.6) 120 (%46.2) 56 (%21.5) 15 (%6.2) 2 (%0.8) Oyun Oynama 11 (%4.5) 19 (%7.3) 53 (%20.4) 77 (%31.8) 82 (%33.9) Araştırma Yapma 57 (%23.5) 94 (%38.7) 74 (%30.5) 16 (%6.6) 2 (%0.8) Film İzleme 39 (%16) 95 (%39.1) 86 (%35.4) 19 (%7.8) 4 (%1.6) 103 (%42.4) 25 (%10.3) 3 (%1.2) 1 (%0.4) 98 (%40.3) 24 (%9.9) 11 (%4.5) 4 (%1.6) Çoğunlukla Ara Sıra n (%) n (%) Müzik Dinleme 97 (%37.3) Ödev Yapma Kullanım Sıklığı İletişim Kurma Zaman 111 (%45.7) Sosyal Medya 106 (%43.6) Youtube Kullanımı 53 (%21.9) 103 (%42.6) 68 (%28.1) 14 (%5.8) 4 (%1.7) Diğer 27 (%13.8) 47 (%24.1) 46 (%23.6) 17 (%8.7) 58 (29.7) Öğrencilerin dijital teknolojiyi ne amaçla ne sıklıkla kullandıkları incelendiğinde; %37.3'ü her zaman müzik dinliyor iken, %44.2'si çoğunlukla, %1.4'ü ara sıra, %2.3'ü çok seyrek ve %0.8'i hiçbir zaman dinlemiyor olarak görülmüştür. Öğrencilerin %20.6'sı her zaman ödev yapıyor iken, %49.4'ü çoğunlukla, %23'ü ara sıra, %6.2'si çok seyrek ve %0.8'i hiçbir zaman ödev yapmıyor olarak görülmüştür. Öğrencilerin, %4.5'i her zaman oyun oynuyor iken, %7.9'u çoğunlukla, %21.9'u ara sıra, %31.8'i çok seyrek ve %33.9'u hiçbir zaman oynamıyor olarak görülmüştür. Öğrencilerin %23.5'i her zaman araştırma yapıyor iken, %38.7'sinin çoğunlukla, %30.5'inin ara sıra, %6.6'sının çok seyrek ve 37 %0.8'inin hiçbir zaman araştırma yapmadığı görülmüştür. Öğrencilerin %16'sı her zaman film izliyor iken, %39.1'i çoğunlukla, %35.4'ü ara sıra, %7.8'i çok seyrek ve %1.6'sı hiçbir zaman film izlemiyor olarak görülmüştür. Öğrencilerin 45.7'si dijital araçları iletişim kurmak için her zaman kullanıyor iken, %42.4'ü çoğunlukla, %10.3'ü ara sıra, %1.2'si çok seyrek ve %0.4'ünün ise hiçbir zaman iletişim kurmak için kullanmadığı görülmüştür. Öğrencilerin %43.6'sı her zaman sosyal medya kullanıyor iken, %40.3'ü çoğunlukla, %9.9'u ara sıra, %4.5'i çok seyrek ve %1.6'sı hiçbir zaman sosyal medya kullanmıyor olarak görülmüştür. Öğrencilerin %21.9'u youtube uygulamasını her zaman kullanıyor iken, %42.6'sının çoğunlukla, %28.1'inin ara sıra, %5.8'inin çok seyrek ve %1.7'sinin hiçbir zaman kullanmadığı görülmüştür. Öğrencilerin %13.8'i diğer platformları her zaman kullanıyor iken, %24.1'i çoğunlukla, %23.6'sı ara sıra, %8.7'si çok seyrek ve %29.7'si hiçbir zaman kullanmıyor olduğu görülmüştür. 4.2. Ölçüm Ortalamaları ve Güvenilirlik Analizi Tablo 4.2.1. Öğrencilerin Tanımlayıcı Bulgularının Ortalamaları ve Standart Sapmaları (n=260) Yaş Günlük İnternet Kullanım Sıklığı Sosyal Medyada Vakit Geçirme Süresi Ort±Ss 21.62±1.8 7.36±3.72 4.25±2.36 Min-Max (Median) 18-35 (22) 1-24 (7) 1-16 (4) Yaş değeri 18 ile 35 arasında değişmekte olup ortalama 21.62±1.8 bulunmuştur. Günlük internet kullanım sıklığı değeri 1 ile 24 arasında değişmekte olup ortalama 7.36±3.72 bulunmuştur. Sosyal medyada vakit geçirme süresi değeri 1 ile 16 arasında değişmekte olup ortalama 4.25±2.36 bulunmuştur. Tablo 4.2.2. Dijital Bağımlılık Ölçeği ve Alt Boyutları Ölçekler ve alt boyutları Ort±Ss Min-Max (Median) Dijital Bağımlılık Ölçeği Aşırı Kullanım Nüksetme Hayatın Akışını Engelleme Duygu Durumu Bırakamama 2.93±0.8 2.92±0.87 3.03±1.07 3.24±1.01 3.22±0.96 2.08±0.88 1.05-4.63 (3.05) 1-4.8 (3) 1-5 (3) 1-5 (3.5) 1-5 (3.5) 1-5 (2) 38 Dijital bağımlılık ölçeği değeri 1.05 ile 4.63 arasında değişmekte olup ortalama 2.93±0.8 bulunmuştur. Aşırı kullanım değeri 1 ile 4.8 arasında değişmekte olup ortalama 2.92±0.87 bulunmuştur. Nüksetme değeri 1 ile 5 arasında değişmekte olup ortalama 3.03±1.07 bulunmuştur. Hayatın akışını engelleme değeri 1 ile 5 arasında değişmekte olup ortalama 3.24±1.01 bulunmuştur. Duygu durumu değeri 1 ile 5 arasında değişmekte olup ortalama 3.22±0.96 bulunmuştur. Bırakamama değeri 1 ile 5 arasında değişmekte olup ortalama 2.08±0.88 bulunmuştur. Tablo 4.2.3. Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanteri ve Alt Boyutları Ölçekler ve alt boyutları Genel Akademik Başarı Algılanan Öğretmen Etkinliği İçsel Motivasyon Kişisel Düzenleme Dış Motivasyon Sosyalleşme Kariyer Kararlılığı Kaygısızlık Odaklanma Akademik Başarı Envanteri Ort±Ss 3.02±1.12 4.42±1.27 3.05±0.91 3.92±0.77 2.18±1.06 5.86±1.41 2.81±1.45 2.25±1.22 3.65±1.06 3.32±0.66 Min-Max (Median) 1-6.71 (2.76) 1-7 (4.6) 1-5.8 (3) 2.33-6.33 (4) 1-7 (2) 1-7 (6.33) 1-7 (6.33) 1-7 (2.67) 1-7 (2) 1-7 (3.67) Genel akademik başarı değeri 1 ile 6.71 arasında değişmekte olup ortalama 3.02±1.12 bulunmuştur. Algılanan öğretmen etkinliği değeri 1 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama 4.42±1.27 bulunmuştur. İçsel motivasyon değeri 1 ile 5.8 arasında değişmekte olup ortalama 3.05±0.91 bulunmuştur. Kişisel düzenleme değeri 2.33 ile 6.33 arasında değişmekte olup ortalama 3.92±0.77 bulunmuştur. Dış motivasyon değeri 1 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama 2.18±1.06 bulunmuştur. Sosyalleşme değeri 1 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama 5.86±1.41 bulunmuştur. Kariyer kararlılığı değeri 1 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama 2.81±1.45 bulunmuştur. Kaygısızlık değeri 1 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama 2.25±1.22 bulunmuştur. Odaklanma değeri 1 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama 3.65±1.06 bulunmuştur. Akademik başarı envanteri değeri 1.13 ile 6.07 arasında değişmekte olup ortalama 3.32±0.66 bulunmuştur. 39 Tablo 4.2.4. Dijital Bağımlılık Ölçeğinin İç Tutarlılığı Madde Sayısı 19 2.93±0.8 Ortalama ve Standart Sapma Cronbach Alfa Değeri 0.94 Dijital bağımlılık ölçeğinin iç tutarlılığına ilişkin ölçeğin ortalamasının 2.93 ± 0.8; iç tutarlılık katsayısının ise 0.94 olduğu saptanmıştır. Tablo 4.2.5. Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanterinin İç Tutarlılığı Madde Sayısı 46 3.32±0.66 Ortalama ve Standart Sapma Cronbach Alfa Değeri 0.89 Üniversite öğrencileri için akademik başarı envanterinin iç tutarlılığına ilişkin ölçeğin ortalamasının 3.32 ± 0.66; iç tutarlılık katsayısının ise 0.89 olduğu saptanmıştır. 4.3. Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamalarının Öğrencilerin Tanımlayıcı Özelliklerine Göre Karşılaştırılması 4.3.1. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - a Aşırı Kullanım Nüksetme Hayatın Akışını Engelleme Duygu Durumu Bırakama ma Dijital Bağımlılık Ölçeği Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Cinsiyet Kadın 3±0.8 3.17±0.94 3.41±0.84 3.39±0.75 2.16±0.86 3.06±0.66 Erkek 2.59±1.03 2.52±1.32 2.64±1.33 2.59±1.34 1.8±0.9 2.47±1.05 0.02* 0.001** 0.001** 0.001** 0.001** 0.001** Eğitim Dönemi 1. Sınıf 2. Sınıf 2.82±0,89 2.93±1.11 3.11±1.13 2.98±1.07 1.94±0.86 2.79±0.88 3.06±0.93 3.13±1.15 3.27±1.17 3.33±1.05 2.23±1.1 3.04±0.88 3. Sınıf 4. Sınıf 2.97±0.93 3.06±1.15 3.32±0.96 3.34±0.89 2.14±0.87 3±0.8 2.81±0.68 2.99±0.84 3.27±0.75 3.22±0.78 2.01±0.61 2.89±0.57 0.173 0.670 0.789 0.139 0.587 0.281 Yaşanılan Yer Aile Ortamında 3.12±0.92 3.26±0.99 3.35±0.89 3.41±0.76 2.19±0.61 3.11±0.74 Yurtta 2.86±0.88 2.98±1.11 3.22±1.08 3.17±1.03 2.1±0.97 2.9±0.84 Arkadaşlarımla 2.91±0.71 2.96±0.88 3.21±0.79 3.24±0.8 1.78±0.59 2.87±0.57 0.446 0.038** 0.249 Tanımlayıcı özellikler P P P 0.181 0.349 0.608 Mann Whitney U Testi *p<0.05 **p<0.001 40 Hemşirelik öğrencilerinin cinsiyet özelliği, dijital bağımlılık ölçeğinin; aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme, duygu durumu ve bırakamama alt boyutlarına göre incelendiğinde; kadınların dijital bağımlılık puan değerinin, erkek öğrencilere göre düşük olması tüm alt boyutlar için istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Cinsiyete göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre öğrencilerin dijital bağımlılık ölçeğinin; aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme, duygu durumu ve bırakamama alt boyutlarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermediği saptanmıştır (p>0.05). Eğitim dönemine göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim döneminde yaşanılan yere göre dijital bağımlılık ölçeği alt boyutları incelendiğinde bırakamama alt boyutu için istatistiksel bir anlamlı farklılık bulunurken (p=0.038; p<0.05); aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme ve duygu durumu alt boyutlarında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmamıştır (p>0.05). Aile ortamında yaşayan grubunun bırakamama değerinin, arkadaşlarıyla yaşayanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Eğitim döneminde yaşam yerine göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). 41 Tablo 4.3.2. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - b Duygu Durumu Bırakama ma Ort±Ss Hayatın Akışını Engelleme Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Dijital Bağımlılık Ölçeği Ort±Ss 3.02±0.61 3.19±0.71 2.94±0.85 2.82±0.92 0.231 3.03±0.8 3.31±0.88 2.83±1.02 3.07±1.15 0.227 3.27±0.45 3.51±0.71 3.09±1.08 3.25±1.06 0.217 3.64±0.32 3.51±0.61 3.01±0.98 3.23±1.04 0.062 2.61±0.84 2.31±0.67 1.83±0.6 2.12±1.03 0.001** 3.14±0.41 3.2±0.56 2.79±0.75 2.93±0.88 0.183 3±0.85 2.81±1.02 3.25±0,63 3.13±0.76 2.49±0.98 2.6±0.79 0.001** 3±0.47 3.28±1.01 3.32±0.77 3.27±0.97 2.63±1.21 2.4±1.17 0.001** 2.63±0.88 3.35±0.86 3.48±0.77 3.49±0.75 2.81±1.18 2.95±1.45 0.001** 4.13±1.24 3.48±0.88 3.46±0.67 3.47±0.64 2.85±1.18 2.56±1.2 0.001** 2.83±1.65 2.23±0.63 2.25±0.86 2.15±0.87 1.94±1.02 1.65±0.5 0.001** 3.13±1 3.05±0.79 3.2±0.5 3.14±0.6 2.57±1.01 2.48±0.83 0.014** 4.4±0 3.53±0.51 2.94±0.78 2.94±0.84 2.72±0.94 0.001** 5±0 3.64±0.36 3.11±0.77 3.07±1.01 2.74±1.32 0.001** 4.5±0 4±0.21 3.31±0.75 3.38±0.97 2.83±1.19 0.001** 3.75±0 3.71±0.49 3.42±0.63 3.29±0.9 2.85±1.23 0.001** 5±0 2.53±0.64 2.27±0.6 1.94±0.81 1.9±0.99 0.001** 4.47±0 3.53±0.26 3.04±0.54 2.97±0.73 2.64±0.98 0.001** 2.95±0.95 2.9±0.76 2.75±0.91 0.683 3.05±1.19 3±0.91 3.05±1.04 0.628 3.13±1.17 3.39±0.8 3.08±0.84 0.225 3.24±1.14 3.23±0.7 2.98±0.98 0.193 2.16±0.95 2±0.83 1.95±0.57 0.385 2.94±0.93 2.95±0.62 2.79±0.73 0.503 3.12±0.77 3.39±0.86 2.74±0.86 2.62±1.08 1.62±0.77 1.64±1.21 0.001** 0.001** Kruskall Wallis Testi *p<0.05 **p<0.01 3.54±0.77 2.96±1.09 1.57±1.01 0.001** 3.56±0.69 2.85±1.03 1.75±1.11 0.001** 2.26±0.92 1.9±0.75 1.21±0.48 0.001** 3.21±0.59 2.66±0.82 1.57±0.88 0.001** Tanımlayıcı özellikler İnternet Kullanım Süresi 3-4 Yıl 5-6 Yıl 7-8 Yıl 9 Yıl veya daha fazla P Günlük Akıllı Telefon Kullanım Süresi 1 Saatten az 1-2 Saat 3-4 Saat 5-6 Saat 7-8 Saat 9 Saat veya daha fazla P Akıllı Telefon Kullanım Süresi 1-2 Yıl 3-4 Yıl 5-6 Yıl 7-8 Yıl 9 Yıl veya daha fazla P Cep Telefonundaki Oyun Sayısı Hiç 1-3 4 veya daha fazla P Günlük Oyun Oynama Süresi Oynamıyorum 1-3 Saat 4 Saat ve daha fazla P Aşırı Kullanım Nüksetme Ort±Ss Hemşirelik öğrencilerinin internet kullanım süreleri incelendiğinde; 5-6 yıl internet kullanan grubun dijital araçlara bağımlılık puanı değerinin, 9 yıl veya daha fazla kullananlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 7-8 yıl internet kullanan grubun dijital araçlara bağımlılık puanı değerinin, 9 yıl 42 veya daha fazla kullananlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). İnternet kullanım süresine göre dijital bağımlılık ölçeği; aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme ve duygu durumu alt boyutlarının değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). İnternet kullanım süresine göre bırakamama değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun bırakamama değerinin, 7-8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun bırakamama değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 yıl grubunun bırakamama değerinin, 7-8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 yıl grubunun bırakamama değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). İnternet kullanım süresine göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre aşırı kullanım değeri, nüksetme değeri, hayatın akışını engelleme değeri, duygu durumu değeri ve bırakamama değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım saatinin artması ile; aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme, duygu durumu ve bırakamama alt boyutu değerlerinin azalması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresi arttıkça, dijital bağımlılık ölçeği değerinin azalması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım süresine göre aşırı kullanım değeri, nüksetme değeri, hayatın akışını engelleme değeri, duygu durumu değeri ve bırakamama değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım yılının artması ile; aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme, duygu durumu ve bırakamama alt boyutu değerlerinin azalması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım süresine göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım yılının artması ile, dijital bağımlılık ölçeği değerinin azalması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 43 Cep telefonundaki oyun sayısına göre dijital bağımlılık ölçeği alt boyutları incelendiğinde; aşırı kullanım değeri, nüksetme değeri, hayatın akışını engelleme değeri, duygu durumu değeri ve bırakamama değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Cep telefonundaki oyun sayısına göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Günlük oyun oynama süresine göre dijital bağımlılık ölçeği alt boyutları incelendiğinde; aşırı kullanım değeri, nüksetme değeri, hayatın akışını engelleme değeri, duygu durumu değeri ve bırakamama değeri istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Günlük oyun oynama süresinin artması ile dijital bağımlılık ölçeğinin alt boyutları; aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme, duygu durumu ve bırakamama değerlerinin azalması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. (p=0.001; p<0.05). 44 Tablo 4.3.3 Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Dijital Bağımlılık Ölçeği Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - c Aşırı Kullanım Nüksetme Duygu Durumu Bıraka mama Ort±Ss Hayatın Akışını Engelleme Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Dijital Bağımlılık Ölçeği Ort±Ss Ort±Ss 2.6±0.79 3.59±0.59 0.001** 2.67±1.01 3.79±0.73 0.001** 2.99±1.05 3.76±0.68 0.001** 3±1.03 3.69±0.56 0.001** 1.89±0.77 2.47±0.98 0.001** 2.66±0.78 3.5±0.48 0.001** 3.18±0.62 3.01±0.81 2.66±0.98 2.87±1.04 0.022* 3.3±0.87 3.11±0.95 2.89±1.14 2.18±1.82 3.58±0.89 3.43±0.74 2.94±1.12 2.18±1.82 3.63±0.8 3.37±0.66 2.95±1.07 2.09±1.87 2.4±0.91 2.11±0.88 1.85±0.63 2.27±1.79 3.25±0.53 3.05±0.64 2.69±0.9 2.36±1.47 0.042* 0.001** 0.001** 0.001** 0.014** 2.9±0.9 2.98±1.07 3.09±0.56 3.47±0.93 0.334 0.048** Kruskall Wallis Testi *p<0.05 **p<0.01 3.17±1.01 3.9±0.72 0.001** 3.17±0.96 3.63±0.85 0.052 2.06±0.84 2.25±1.22 0.762 2.89±0.8 3.3±0.65 0.027* Tanımlayıcı Özellikler Dijital Araçlara Bağımlılık Evet Hayır P Akademik Başarı Durumu Çok İyi İyi Orta Kötü P D.A.B.A.B.E.D Evet Hayır P *D.A.B.A.B.E.D. Dijital Araçlara Bağımlılığın Akademik Başarıyı Etkileme Durumu Hemşirelik öğrencilerinin kendilerini dijital araçlara bağımlı olarak tanımladığı grubunun dijital araçlara bağımlılık puanı değerinin, kendini dijital araçlara bağımlı olarak tanımlamayanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Kendilerini dijital araçlara bağımlı olarak tanımlayan grubun dijital bağımlılık ölçeği alt boyutları; aşırı kullanım değerinin, nüksetme değerinin, hayatın akışını engelleme değerinin, duygu durumu değerinin, bırakamama değerinin, kendini dijital araçlara bağımlı olarak tanımlamayanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Kendilerini dijital araçlara bağımlı olarak tanımlayan grubunun dijital bağımlılık ölçeği değerinin, kendilerini dijital araçlara bağımlı olarak tanımlamayanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumuna göre aşırı kullanım değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.022; p<0.05). Çok iyi grubunun aşırı kullanım değerinin, orta olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). İyi grubunun aşırı kullanım değerinin, orta olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumuna 45 göre nüksetme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.042; p<0.05). Çok iyi grubunun nüksetme değerinin, kötü olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0,05). İyi grubunun nüksetme değerinin, kötü olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumuna göre hayatın akışını engelleme değeri ve duygu durumu değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumunun çok iyiden kötüye giderken hayatın akışını engelleme değeri ve duygu durumu değerinin azalması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumuna göre bırakamama değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.019; p<0.05). Çok iyi grubunun bırakamama değerinin, orta olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumuna göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumunun çok iyiden kötüye giderken dijital bağımlılık ölçeği değerinin azalması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkileme durumuna göre aşırı kullanım değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkilediğini düşünen grubunun nüksetme değerinin, etkilemediğini düşünen gruba göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkilediğini düşünen grubunun hayatın akışını engelleme değerinin, etkilemediğini düşünenlere göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkileme durumuna göre duygu durumu değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkileme durumuna göre bırakamama değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkilediğini düşünen grubunun dijital bağımlılık ölçeği değerinin, etkilemeyenlere göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 46 4.4. Üniversite Öğrencileri için Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamalarının Öğrencilerin Tanımlayıcı Özelliklerine Göre Karşılaştırılması 4.4.1. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - a Algıla nan Öğret men Etkin liği Ort±Ss İçsel Moti vasyon Kişisel Düzenle me Dış Motiva syon Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss 2.92±1 .06 3.39±1 .26 0.006* * 4.52±1. 21 4.06±1. 41 3.08±0. 9 2.95±0. 94 3.96±0. 78 3.77±0. 73 0.038* 0.245 2.82±0 .89 3.06±0 .93 2.97±0 .93 2.81±0 .68 0.003* * 4.53±1.3 7 4.32±1.1 7 4.44±1.2 3 4.37±1.3 1 2.78±0 .96 3.03±1 .13 3.3±1. 23 Sosyal leşme Kari yer Karar lılığı Kaygı sızlık Odak lanma Akade mik Başarı Envan teri Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss 2.29±1. 26 5.95±1 .37 5.49±1 .51 2.81±1 .43 2.84±1 .53 2.22±1 .17 2.36±1 .4 3.73±1. 03 3.34±1. 12 3.31±0.6 4 3.37±0.7 1 0.093 0.757 0.043* 0.996 0.655 0.022** 0.494 3.22±0 .87 2.94±0 .86 2.96±0 .98 3.1±0. 92 3.95±0. 73 3.97±0. 81 3.93±0. 83 3.83±0. 71 2.28±0. 88 2.23±1. 06 2.14±1. 2 2.08±1. 09 5.99±1 .28 5.73±1 .62 5.92±1 .31 5.77±1 .41 2.82±1 .41 2.84±1 .31 2.9±1. 66 2.69±1 .41 2.04±1 .12 2.42±1 .26 2.24±1 .35 2.3±1. 12 3.63±1. 01 3.73±1. 16 3.71±1. 07 3.5±0.9 9 3.48±0.6 2 3.17±0.7 1 3.35±0.6 7 3.29±0.5 8 0.716 0.308 0.788 0.291 0.606 0.834 0.269 0.452 0.085 4.28±1.5 5 4.39±1.1 8 4.81±1.2 3 2.98±0 .8 3.05±0 .93 3.2±0. 97 3.88±0. 76 3.96±0. 8 3.75±0. 6 2.06±1. 07 2.23±1. 04 2.1±1.1 8 5.81±1 .66 5.88±1 .35 5.77±1 .37 2.77±1 .31 2.87±1 .49 2.55±1 .45 2.39±1 .39 2.23±1 .2 2.15±1 .05 3.51±1. 1 3.73±1. 06 3.38±0. 95 3.2±0.72 0.160 0.142 0.527 0.386 Kruskall Wallis Testi *p<0.05 **p<0.01 0.375 0.792 0.444 0.809 0.066 0.303 Tanımlayıcı özellikler Genel Akade mik Başarı Ort±Ss Cinsiyet Kadın Erkek P 2.15±1 Eğitim Dönemi 1. Sınıf 2. Sınıf 3. Sınıf 4. Sınıf P Yaşanılan Yer Aile Ortamında Yurtta Arkadaşları mla P 3.34±0.6 3 3.42±0.6 6 Hemşirelik öğrencilerinin cinsiyet özelliği, akademik başarı envanterinin; genel akademik başarı, algılanan öğretmen etkinliği, içsel motivasyon, kişisel düzenleme, dış motivasyon, sosyalleşme, kariyer kararlılığı, kaygısızlık ve odaklanma alt boyutlarına göre incelendiğinde; içsel motivasyon değeri, kişisel düzenleme değeri, dış motivasyon değeri, sosyalleşme değerinin, kariyer kararlılığı değeri, kaygısızlık değeri istatistiksel 47 olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). p<0.05). Kadın grubunun genel akademik başarı değerinin, erkek olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Kadın grubunun algılanan öğretmen etkinliği değerinin ve odaklanma değerinin erkek olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Cinsiyete göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre genel akademik başarı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.003; p<0.05). 1.sınıf grubunun genel akademik başarı değerinin, 2.sınıf olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 2.sınıf grubunun genel akademik başarı değerinin, 3.sınıf olanlara göre düşük istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 2.sınıf grubunun genel akademik başarı değerinin, 4.sınıf olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Eğitim dönemine göre algılanan öğretmen etkinliği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre içsel motivasyon değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre kişisel düzenleme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre dış motivasyon değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre sosyalleşme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre kariyer kararlılığı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre kaygısızlık değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim dönemine göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Eğitim döneminde yaşanılan yere göre akademik başarı envanteri alt boyutları; genel akademik başarı değeri, algılanan öğretmen etkinliği değeri, içsel motivasyon değeri, kişisel düzenleme değeri, dış motivasyon değeri, sosyalleşme değeri, kariyer kararlılığı değeri, kaygısızlık değeri ve odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir Eğitim döneminde yaşanılan yere göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). 48 4.4.2. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - b Tanımlayıcı özellikler Genel Akade mik Başarı Ort±Ss İnternet Kullanım Süresi 3-4 Yıl Algıla nan Öğret men Etkinliği Ort±Ss Akade mik Başarı Envant eri Ort±Ss Sosyal leşme Kari yer Karar lılığı Kaygı sızlık Odak lanma Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss 2.18±0 .98 2.26±1 .13 2.26±1 .22 2.25±1 .27 3.18±0. 83 3.61±0. 65 3.51±1. 07 3.77±1. 15 3.18±0. 49 3.27±0. 49 3.42±0. 77 0.978 0.065 0.018* İçsel Moti Vasyon Kişisel Düzen leme Dış Moti vasyon Ort±Ss Ort±Ss 9 Yıl veya daha fazla 2.58±0 .66 2.73±0 .88 2.89±0 .85 3.2±0. 3 3.85±1.3 9 4.58±1.2 5 4.63±1.1 2 4.3±1.33 3.36±0 .84 3.17±0 .77 2.81±0 .72 3.14±1 .02 3.7±0. 71 3.95±0 .78 3.99±0 .62 3.89±0 .85 2.16±1 .31 1.86±0 .74 2.27±0 .93 2.22±1 .17 5.61±1 .43 5.72±1 .21 5.83±1 .59 5.93±1 .36 P 0.088 0.149 0.016* 0.357 0.251 0.333 1.79±1 .28 2.34±1 .05 2.67±1 .22 3.11±1 .59 0.002* * 3.94±0 .92 3.8±0.57 2.6±1. 98 3.5±0. 71 2.75±1 .41 4.5±0. 24 4.17±4 .01 2.17±0 .71 2.5±2.1 2 3.49±0. 11 3.11±1 3.72±1.4 3.29±1 3.73±0 .33 1 .18 .63 2.81±0 4.22±1.3 2.99±0 3.96±0 3-4 Saat .97 2 .81 .76 3.09±1 4.64±0.9 3.21±0 4.11±0 5-6 Saat .15 4 .9 .88 3.33±1 4.58±1.4 2.94±0 3.8±0. 7-8 Saat .08 5 .86 7 9 Saat veya 2.38±1 4.37±1.2 2.87±0 3.69±0 daha fazla .03 9 .95 .58 0.001* P 0.374 0.074 * 0.037* Kruskall Wallis Testi *p<0.05 **p<0.01 1.91±0 .74 2.23±1 .12 2.1±1. 11 2.31±0 .98 2.18±1 .19 5.1±1. 63 5.95±1 .14 6.05±1 .39 5.87±1 .37 5.67±1 .79 2.27±0 .95 2.77±1 .42 2.89±1 .33 3.18±1 .6 2.12±1 .28 3.32±1. 26 3.77±0. 84 3.93±1 2.84±1. 21 3.16±0. 75 3.24±0. 59 3.45±0. 64 3.47±0. 59 2.9±0.7 6 0.534 0.044* 0.014* 2.15±1 .15 2.32±1 .22 2.46±1 .27 2.2±1. 19 1.69±1 .14 0.027* * 0.001** 0.001** 5-6 Yıl 7-8 Yıl 3±0.42 G.A.T.K.S 1Saatten az 1-2 Saat 3.65±1 * G.A.T.K.S. Günlük Akıllı Telefon Kullanım Süresi İnternet kullanım süresine göre genel akademik başarı değeri, algılanan öğretmen etkinliği değeri, kişisel düzenleme değeri, dış motivasyon değeri, sosyalleşme değeri, kaygısızlık değeri ve odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). İnternet kullanım süresine göre içsel motivasyon değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.016; p<0.05). 3-4 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 7-8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 749 8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 7-8 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 9 yıl ve daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). İnternet kullanım süresine göre kariyer kararlılığı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.002; p<0.05). 3-4 yıl grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 7-8 yıl olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 56 yıl grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). İnternet kullanım süresine göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.018; p<0.05). 3-4 yıl grubunun akademik başarı envanteri değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 yıl grubunun akademik başarı envanteri değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre genel akademik başarı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). 1 saatten az grubunun genel akademik başarı değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 saat grubunun genel akademik başarı değerinin, 7-8 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 saat grubunun genel akademik başarı değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 saat grubunun genel akademik başarı değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 7-8 saat grubunun genel akademik başarı değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre algılanan öğretmen etkinliği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.037; p<0.05). 1-2 saat grubunun algılanan öğretmen etkinliği değerinin, 5-6 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 saat grubunun algılanan öğretmen 50 etkinliği değerinin, 7-8 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 saat grubunun algılanan öğretmen etkinliği değerinin, 5-6 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre içsel motivasyon değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre kişisel düzenleme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre dış motivasyon değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre sosyalleşme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.044; p<0.05). 1-2 saat grubunun sosyalleşme değerinin, 3-4 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 saat grubunun sosyalleşme değerinin, 5-6 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 saat grubunun sosyalleşme değerinin, 7-8 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre kariyer kararlılığı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.014; p<0.05). 1-2 saat grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 7-8 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 saat grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 saat grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 7-8 saat grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre kaygısızlık değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.027; p<0.05). 3-4 saat grubunun kaygısızlık değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 saat grubunun kaygısızlık değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 51 7-8 saat grubunun kaygısızlık değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). 1-2 saat grubunun odaklanma değerinin, 3-4 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 saat grubunun odaklanma değerinin, 5-6 saat olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 saat grubunun odaklanma değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 saat grubunun odaklanma değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 7-8 saat grubunun odaklanma değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük akıllı telefon kullanım süresine göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). 3-4 saat grubunun akademik başarı envanteri değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 saat grubunun akademik başarı envanteri değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 7-8 saat grubunun akademik başarı envanteri değerinin, 9 saatten fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 52 4.4.3. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - c Tanımlayıcı özellikler Akıllı Telefon Kullanım Süresi 1-2 Yıl 3-4 Yıl 5-6 Yıl 7-8 Yıl 9 Yıl veya daha fazla P Cep Telefonundaki Oyun Sayısı Hiç 1-3 4 veya daha fazla P Günlük Oyun Oynama Süresi Oynamıyorum 1-3 Saat 4 Saat veya daha fazla P Ort±Ss Algıla nan Öğret men Etkinliği Ort±Ss 2±0 4±0 1.8±0 6±0 1.25±0 7±0 4.67±0 1.67±0 6±0 3.13±0 3.11±0. 75 2.89±0. 99 2.9±1.0 3 3.31±1. 34 0.031* 5.37±0.7 8 4.42±1.2 7 4.44±1.2 2 4.26±1.3 7 0.092 3.67±0. 56 3.02±0. 85 3.11±1. 02 0.009** 4.19±0. 64 4.05±0. 76 3.89±0. 7 3.71±0. 76 0.001** 2.75±0. 99 2.14±0. 85 2.1±1.0 3 2.27±1. 27 0.104 5.44±2. 24 5.82±1. 31 5.84±1. 4 5.93±1. 37 0.204 2.64±1. 27 2.47±1. 12 2.76±1. 41 3.16±1. 7 0.022* 3.19±1. 21 2.29±1. 11 2.13±1. 1 2.25±1. 42 0.036* 3.69±0. 59 3.67±0. 89 3.59±1. 1 3.6±1.1 4 0.064 3.62±0. 38 3.26±0. 62 3.25±0. 57 3.44±0. 8 0.03* 2.94±0. 99 3.1±1.2 4 3.07±1. 32 0.861 4.51±1.3 7 4.33±1.1 4 4.23±1.2 3 0.317 2.97±0. 9 3.18±0. 91 2.92±1. 02 0.321 3.82±0. 76 4.05±0. 8 3.79±0. 52 0.098 2.1±1.0 5 2.24±1. 06 2.5±1.1 3 0.171 5.83±1. 39 5.9±1.4 4 5.74±1. 42 0.802 2.72±1. 47 2.91±1. 41 2.92±1. 6 0.398 2.26±1. 25 2.2±1.1 6 2.59±1. 4 0.592 3.58±1. 04 3.72±1. 08 3.72±1. 15 0.896 3.34±0. 66 3.28±0. 67 3.4±0.4 2 0.834 2.98±1. 14 4.51±1.3 3.12±0.92 3.95±0.83 2.15±1.09 5.9±1.33 2.85±1.37 2.37±1. 3.74±1.04 25 3.01±1. 11 4.39±1.18 2.98±0.86 3.95±0.66 2.24±1.03 5.94±1.43 2.58±1.39 2.08±1. 3.45±1.07 2 3.66±0. 59 3.4±1.18 2.78±1.17 3.3±0.43 2.16±1.06 4.45±1.65 4.39±2.05 2.03±0. 4.03±1.15 69 Genel Akade mik Başarı Sosyal leşme Kari yer Karar lılığı Kaygı sızlık Odak lanma Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Akade mik Başarı Envante ri Ort±Ss İçsel Moti Vasyon Kişisel Düzen leme Dış Moti vasyon Ort±Ss Ort±Ss 3±0.86 0.273 0.023* 0.021* 0.015* Kruskall Wallis Testi *p<0.05 **p<0.01 0.496 0.011* 0.005** 0.112 0.012* Akıllı telefon kullanım süresine göre genel akademik başarı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.031; p<0.05). 1-2 yıl grubunun genel akademik başarı değerinin, 5-6 yıl olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun genel akademik başarı değerinin, 7-8 yıl olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun genel akademik başarı değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre 53 2.075.24 (3.33) 1.136.07 (3.17) 2.374.13 (3.41) 0.497 düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 yıl grubunun genel akademik başarı değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım süresine göre algılanan öğretmen etkinliği değeri, dış motivasyon değeri, sosyalleşme değeri ve odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Akıllı telefon kullanım süresine göre içsel motivasyon değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.009; p<0.05). 1-2 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 3-4 yıl olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 5-6 yıl olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 7-8 yıl olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 9 yıl ve daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 5-6 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 7-8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun içsel motivasyon değerinin, 9 yıl ve daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım süresine göre kişisel düzenleme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun kişisel düzenleme değerinin, 3-4 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun kişisel düzenleme değerinin, 5-6 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun kişisel düzenleme değerinin, 7-8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun kişisel düzenleme değerinin, 9 yıl ve daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun kişisel düzenleme değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; 54 p<0.05). 5-6 yıl grubunun kişisel düzenleme değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım süresine göre kariyer kararlılığı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.022; p<0.05). 1-2 yıl grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 3-4 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 5-6 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-2 yıl grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 7-8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 yıl grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım süresine göre kaygısızlık değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.036; p<0.05). 1-2 yıl grubunun kaygısızlık değerinin, 3-4 yıl olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun kaygısızlık değerinin, 5-6 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun kaygısızlık değerinin, 7-8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun kaygısızlık değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akıllı telefon kullanım süresine göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.03; p<0.05). 3-4 yıl grubunun akademik başarı envanteri değerinin, 5-6 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 3-4 yıl grubunun akademik başarı envanteri değerinin, 7-8 yıl olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 5-6 yıl grubunun akademik başarı envanteri değerinin, 9 yıl veya daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Cep telefonundaki oyun sayısına göre genel akademik başarı değeri, algılanan öğretmen etkinliği değeri, içsel motivasyon değeri, kişisel düzenleme değeri, dış motivasyon değeri, sosyalleşme değeri, kariyer kararlılığı değeri, kaygısızlık değeri, odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Cep 55 telefonundaki oyun sayısına göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Günlük oyun oynama süresine göre genel akademik başarı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.023; p<0.05). Oyun oynamıyorum grubunun genel akademik başarı değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-3 saat grubunun genel akademik başarı değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük oyun oynama süresine göre algılanan öğretmen etkinliği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.021; p<0.05). Oyun oynamıyorum grubunun algılanan öğretmen etkinliği değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-3 saat grubunun algılanan öğretmen etkinliği değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük oyun oynama süresine göre kişisel düzenleme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.015; p<0.05). Oyun oynamıyorum grubunun kişisel düzenleme değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-3 saat grubunun kişisel düzenleme değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük oyun oynama süresine göre sosyalleşme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.011; p<0.05). Oyun oynamıyorum grubunun sosyalleşme değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-3 saat grubunun sosyalleşme değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük oyun oynama süresine göre kariyer kararlılığı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.005; p<0.05). Oyun oynamıyorum grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel 56 olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-3 saat grubunun kariyer kararlılığı değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük oyun oynama süresine göre odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.012; p<0.05). Oyun oynamıyorum grubunun odaklanma değerinin, 1-3 saat olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). 1-3 saat grubunun odaklanma değerinin, 4 saat ve daha fazla olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Günlük oyun oynama süresine göre içsel motivasyon değeri, dış motivasyon değeri, kaygısızlık değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Günlük oyun oynama süresine göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). 57 4.4.4. Hemşirelik Öğrencilerinin Tanımlayıcı Özellikleri ile Akademik Başarı Envanteri Puan Ortalamalarının Karşılaştırılması - d Tanımlayıcı özellikler Genel Akade mik Başarı Ort±Ss Algıla nan Öğret men Etkinliği Ort±Ss Sosyal leşme Kari yer Karar lılığı Kaygı sızlık Odak lanma Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Ort±Ss Akade mik Başarı Envant eri Ort±Ss 3.89±0. 69 3.98±0. 91 2.24±1. 04 2.07±1. 12 5.84±1. 41 5.9±1.4 1 2.92±1. 52 2.59±1. 28 2.13±1. 14 2.5±1.3 4 3.61±1. 05 3.72±1. 09 3.34±0. 67 3.28±0. 63 0.037* 0.766 0.105 0.421 0.139 0.021* 0.821 0.420 2.77±0. 82 3.1±0.8 9 3.22±0. 94 2.42±0. 9 0.003* * 4.18±0. 77 3.98±0. 74 3.74±0. 78 3.61±0. 7 2.24±1. 12 5.92±1. 57 2.1±1 5.9±1.3 2.29±1. 17 2.02±0. 71 5.82±1. 4 5.33±2. 02 2.58±1. 51 2.95±1. 44 2.76±1. 44 2.58±1. 38 2.18±1. 27 2.18±1. 07 2.42±1. 35 2.03±1. 5 3.35±1. 09 3.77±0. 97 3.69±1. 13 3.09±1. 19 2.98±0. 54 3.37±0. 61 3.49±0. 68 2.88±0. 82 0.011* 0.740 0.657 0.346 0.342 0.125 0.001** 3.08±0. 9 2.87±0. 99 0.361 3.94±0. 77 3.78±0. 74 0.295 2.2±1.0 4 1.99±1. 23 0.125 5.88±1. 4 5.68±1. 46 0.364 2.77±1. 44 3.16±1. 49 0.165 2.25±1. 23 2.3±1.1 9 0.746 3.65±1. 06 3.58±1. 08 0.915 3.33±0. 64 3.24±0. 75 0.399 İçsel Moti Vasyon Kişisel Düzen leme Dış Moti vasyon Ort±Ss Ort±Ss 4.67±1.1 5 3.13±0. 89 2.9±0.9 4 0.047* D.A.B.O.D. 3.09±1. 14 2.86±1. 06 Evet Hayır P Akademik Başarı Durumu 0.111 4.3±1.3 İyi 2.31±0. 88 3.06±1. 11 Orta 3.4±1.1 4.4±1.34 2.33±0. 62 0.001* * 4.51±1.7 7 3.04±1. 1 2.79±1. 26 0.130 4.38±1.2 8 4.72±1.1 1 0.239 Çok İyi Kötü P Digital Bağımlılık Durumu Evet Hayır P 4.1±0.98 4.54±1.2 5 0.190 Mann Whitney U Testi *p<0.05 **p<0.01 * D. A. B. O. D. Dijital Araçlara Bağımlı Olma Durumu Dijital araçlara bağımlı olma durumuna göre genel akademik başarı değeri, kişisel düzenleme değeri, dış motivasyon değeri, sosyalleşme değeri, kariyer kararlılığı değeri ve odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Dijital araçlara bağlı olan grubunun algılanan öğretmen etkinliği değerinin, olmayanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Dijital araçlara bağlı olan grubunun içsel motivasyon değerinin, olmayanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Dijital araçlara bağlı olan grubunun kaygısızlık değerinin, olmayanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Dijital araçlara bağımlı olma durumuna göre 58 akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Akademik başarı durumuna göre genel akademik başarı değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Çok iyi grubunun genel akademik başarı değerinin, iyi olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Çok iyi grubunun genel akademik başarı değerinin, orta olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). İyi grubunun genel akademik başarı değerinin, orta olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Orta grubunun genel akademik başarı değerinin, kötü olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumuna göre içsel motivasyon değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.003; p<0.05). Çok iyi grubunun içsel motivasyon değerinin, iyi olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Çok iyi grubunun içsel motivasyon değerinin, orta olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). İyi grubunun içsel motivasyon değerinin, kötü olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Orta grubunun içsel motivasyon değerinin, kötü olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumuna göre kişisel düzenleme değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.011; p<0.05). Çok iyi grubunun kişisel düzenleme değerinin, orta olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Çok iyi grubunun kişisel düzenleme değerinin, kötü olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). İyi grubunun kişisel düzenleme değerinin, orta olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Akademik başarı durumuna göre algılanan öğretmen etkinliği değeri, dış motivasyon değeri, sosyalleşme değeri, kariyer kararlılığı değeri, kaygısızlık değeri, odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). 59 Akademik başarı durumuna göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0.001; p<0.05). Çok iyi grubunun akademik başarı envanteri değerinin, iyi olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Çok iyi grubunun akademik başarı envanteri değerinin, orta olanlara göre düşük olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Orta grubunun akademik başarı envanteri değerinin, kötü olanlara göre yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.001; p<0.05). Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkileme durumuna göre genel akademik başarı değeri, algılanan öğretmen etkinliği değeri, içsel motivasyon değeri, kişisel düzenleme değeri, dış motivasyon değeri, sosyalleşme değeri, kariyer kararlılığı değeri, kaygısızlık değeri ve odaklanma değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkileme durumuna göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05). 4.5. Dijital Bağımlılık ve Akademik Başarı Arasındaki İlişkinin İncelenmesi Yaş ile dijital araçlara bağımlılık puan arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=0.153, p<0.05). Yaş ile dış motivasyon arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-0.130, p<0.05). Yaş ile günlük internet kullanım sıklığı, sosyal medya kullanım süresi, aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme, duygu durumu, bırakamama, dijital bağımlılık ölçeği, genel akademik başarı, algılanan öğretmen etkinliği, İçsel motivasyon, kişisel düzenleme, sosyalleşme, kariyer kararlılığı, kaygısızlık, odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). 60 Tablo 4.6. Korelasyon Analizi 1. Yaş 2. Günlük İnternet Kullanma Sıklığı 3. Sosyal Medya Kullanım Süresi 4. Dijital Araçlara Bağımlılık Puanı 5. Aşırı Kullanım 6. Nüksetme 7. Hayatın Akışını Engelleme 8. Duygu Durumu 9. Bırakamama 10. Dijital Bağımlılık Ölçeği 11. Genel Akademik Başarı 12. Algılanan Öğretmen Etkinliği 13. İçsel Motivasyon 14. Kişisel Düzenleme 15. Dış Motivasyon 16. Sosyalleşme 17. Kariyer Kararlılığı 18. Kaygısızlık 19. Odaklanma 20. Akademik Başarı Envanteri r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p r p 1 1 . -0.092 .139 -0.043 .486 .153* .013 -0.099 .112 -0.102 .102 0 0.178 -.026 .674 -0.037 .552 -0.099 .112 .085 .170 -0.11 .076 0.068 .274 -.077 .217 -.130* .036 -0.054 0.388 0.011 .863 .083 .182 -0.022 .728 0.049 .436 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 1 . .431** .000 .164** .008 -0.097 .117 -0.097 .119 -.084 .179 -.134* 0.031 -.161** .010 -.123* .048 -0.045 .472 -0.014 .823 -.104 .093 -.142* .022 0.043 .494 0.065 0.296 0.004 .949 -.025 .694 -0.097 .117 -0.074 .237 1 . .262** .000 -.287** .000 -.252** .000 -.216** .000 -.211** .001 -.182** 0.003 -.274** .000 0.043 .494 0.036 .561 -0.093 .135 -0.107 .085 0.015 .814 0.025 0.687 -0.066 .289 -0.01 .869 -.087 .161 -.049 .431 1 . -.643** .000 -.624** .000 -.478** .000 -.439** .000 -.510** .000 -.677** 0 .178** .004 -.152* .015 0.08 .198 -0.076 .223 0.039 .534 -0.113 0.07 .104 .094 -.107 .085 -0.038 .547 .061 .328 1 . .659** .000 .547** .000 .525** .000 .411** .000 .822** .000 0 0.142 .218** .000 -0.002 .971 0.098 .115 -0.042 .503 .230** 0 -0.121 .051 0.09 .146 .100 .107 .031 .619 1 . .715** .000 .634** .000 .480** .000 .877** .000 -.143* .021 .227** 0 0.091 .145 .036 .561 -0.005 .934 .161** 0.009 -0.018 .767 .149* .016 .116 .062 .034 .581 1 . .556** .000 .285** .000 .774** .000 -0.082 .188 .276** .000 .154* 0.013 .072 .249 0.057 .361 .263** 0 -0.018 .774 .101 .104 .151* .015 0.112 .071 1 . .582** .000 .803** .000 -0.042 .505 .166** .007 .163** .008 0 0.205 0.066 .286 .197** 0.001 -0.008 .903 .151* .015 .139* .025 .132* .034 1 . .625** .000 -.201** .001 0.077 .214 0.057 .360 0.101 .104 0 0.096 0.083 0.185 -0.091 .142 .180** .004 -.005 .942 -0.046 .465 1 . -.129* .038 .220** .000 0.087 .160 0.081 .194 .023 .712 .234** 0 -0.076 .220 .171** .006 0.111 .075 0.055 .375 1 . .197** .001 .467** .000 0.052 .400 .276** .000 -0.106 .089 .297** 0 0.104 .093 .174** .005 .860** .000 1 . .219** .000 .226** .000 0.04 .523 .317** .000 -.126* .042 0 0.833 .222** .000 .446** .000 1 . 0.006 .923 .247** .000 -0.01 .871 .174** .005 .065 .299 .136* 0.028 .584** .000 1 . 0.099 .110 .227** .000 0.011 .860 .196** .002 .220** .000 .172** 0.005 1 . -.035 .571 .178** .004 .273** .000 0.053 .392 .389** .000 1 . -.149* .016 -.171** .006 0.112 .071 0.085 .172 1 . .215** .000 .247** .000 .384** .000 1 . .163** .008 .251** .000 1 . .406** .000 1 . Spearman’s. *p<0.05 **p<0.01 61 Günlük internet kullanım sıklığı ile sosyal medya kullanım süresi arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.431, p<0.01). Günlük internet kullanım sıklığı ile dijital araçlara bağımlılık puan arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.164, p<0.01). Günlük internet kullanım sıklığı ile duygu durumu arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.134, p<0.05). Günlük internet kullanım sıklığı ile bırakamama arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.161, p<0.05). Günlük internet kullanım sıklığı ile dijital bağımlılık ölçeği arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.123, p<0.05). Günlük internet kullanım sıklığı ile kişisel düzenleme arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.142, p<0.05). Günlük internet kullanım sıklığı ile aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme, genel akademik başarı, algılanan öğretmen etkinliği, İçsel motivasyon, dış motivasyon, sosyalleşme, kariyer kararlılığı, kaygısızlık, odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Sosyal medya kullanım süresi ile dijital araçlara bağımlılık puan arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.262, p<0.01). Sosyal medya kullanım süresi ile aşırı kullanım arasında negatif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.287, p<0.01). Sosyal medya kullanım süresi ile nüksetme arasında negatif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.252, p<0.01). Sosyal medya kullanım süresi ile hayatın akışını engelleme arasında negatif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.216, p<0.01). Sosyal medya kullanım süresi ile duygu durumu arasında negatif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.211, p<0.01). Sosyal medya kullanım süresi ile bırakamama arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.182, p<0.01). Sosyal medya kullanım süresi ile dijital bağımlılık ölçeği arasında negatif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.274, p<0.01). Sosyal medya kullanım süresi ile genel akademik başarı, algılanan öğretmen etkinliği, İçsel motivasyon, kişisel düzenleme, dış motivasyon, sosyalleşme, kariyer kararlılığı, kaygısızlık, odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). 62 Dijital araçlara bağımlılık puan ile aşırı kullanım arasında negatif yönde ve yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.643, p<0.01). Dijital araçlara bağımlılık puan ile nüksetme arasında negatif yönde ve yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.624, p<0.01). Dijital araçlara bağımlılık puan ile hayatın akışını engelleme arasında negatif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.478, p<0.01). Dijital araçlara bağımlılık puan ile duygu durumu arasında negatif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.439, p<0.01). Dijital araçlara bağımlılık puan ile bırakamama arasında negatif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.510, p<0.01). Dijital araçlara bağımlılık puan ile dijital bağımlılık ölçeği arasında negatif yönde ve yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.677, p<0.01). Dijital araçlara bağımlılık puan ile genel akademik başarı arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.178, p<0.01). Dijital araçlara bağımlılık puan ile algılanan öğretmen etkinliği arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.152, p<0.05). Dijital araçlara bağımlılık puan ile İçsel motivasyon, kişisel düzenleme, dış motivasyon, sosyalleşme, kariyer kararlılığı, kaygısızlık, odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Aşırı kullanım ile nüksetme arasında pozitif yönde ve yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.659, p<0.01). Aşırı kullanım ile hayatın akışını engelleme arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.547, p<0.01). Aşırı kullanım ile duygu durumu arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.525, p<0.01). Aşırı kullanım ile bırakamama arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.411, p<0.01). Aşırı kullanım ile dijital bağımlılık ölçeği arasında pozitif yönde ve çok yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.822, p<0.01). Aşırı kullanım ile algılanan öğretmen etkinliği arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.218, p<0.01). Aşırı kullanım ile sosyalleşme arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.230, p<0.01). Aşırı kullanım ile genel akademik başarı, İçsel motivasyon, kişisel düzenleme, dış motivasyon, kariyer kararlılığı, kaygısızlık, odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). 63 Nüksetme ile hayatın akışını engelleme arasında pozitif yönde ve yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.715, p<0.1). Nüksetme ile duygu durumu arasında pozitif yönde ve yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.634, p<0.01). Nüksetme ile bırakamama arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.480, p<0.01). Nüksetme ile dijital bağımlılık ölçeği arasında pozitif yönde ve çok yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.877, p<0.01). Nüksetme ile genel akademik başarı arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.143, p<0.05). Nüksetme ile algılanan öğretmen etkinliği arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.227, p<0.01). Nüksetme ile sosyalleşme arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.161, p<0.01). Nüksetme ile kaygısızlık arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.149, p<0.05). Nüksetme ile içsel motivasyon, kişisel düzenleme, dış motivasyon, kariyer kararlılığı, odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Hayatın akışını engelleme ile duygu durumu arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.556, p<0.01). Hayatın akışını engelleme ile bırakamama arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.285, p<0.01). Hayatın akışını engelleme ile dijital bağımlılık ölçeği arasında pozitif yönde ve yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.774, p<0.01). Hayatın akışını engelleme ile algılanan öğretmen etkinliği arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.276, p<0.01). Hayatın akışını engelleme ile İçsel motivasyon arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.154, p<0.05). Hayatın akışını engelleme ile sosyalleşme arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.263, p<0.01). Hayatın akışını engelleme ile odaklanma arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.151, p<0.05). Hayatın akışını engelleme ile genel akademik başarı, kişisel düzenleme, dış motivasyon, kariyer kararlılığı, kaygısızlık ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Duygu durumu ile bırakamama arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.582, p<0.01). Duygu durumu ile dijital bağımlılık ölçeği arasında pozitif yönde ve çok yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.803, p<0.01). 64 Duygu durumu ile algılanan öğretmen etkinliği arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.166, p<0.01). Duygu durumu ile İçsel motivasyon arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.163, p<0.01). Duygu durumu ile sosyalleşme arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.197, p<0.01). Duygu durumu ile kaygısızlık arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.151, p<0.05). Duygu durumu ile odaklanma arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.139, p<0.05). Duygu durumu ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.132, p<0.05). Duygu durumu ile genel akademik başarı, kişisel düzenleme, dış motivasyon ve kariyer kararlılığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Bırakamama ile dijital bağımlılık ölçeği arasında pozitif yönde ve yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.625, p<0.01). Bırakamama ile genel akademik başarı arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.201, p<0.01). Bırakamama ile kaygısızlık arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.180, p<0.01). Bırakamama ile algılanan öğretmen etkinliği, İçsel motivasyon, kişisel düzenleme, dış motivasyon, sosyalleşme, kariyer kararlılığı, odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Dijital bağımlılık ölçeği ile genel akademik başarı arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.129, p<0.05). Dijital bağımlılık ölçeği ile algılanan öğretmen etkinliği arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.220, p<0.01). Dijital bağımlılık ölçeği ile sosyalleşme arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.234, p<0.01). Dijital bağımlılık ölçeği ile kaygısızlık arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.171, p<0.01). Dijital bağımlılık ölçeği ile İçsel motivasyon, kişisel düzenleme, dış motivasyon, kariyer kararlılığı, odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Genel akademik başarı ile algılanan öğretmen etkinliği arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.197, p<0.01). Genel akademik 65 başarı ile İçsel motivasyon arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.467, p<0.01). Genel akademik başarı ile dış motivasyon arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.276, p<0.01). Genel akademik başarı ile kariyer kararlılığı arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.297, p<0.01). Genel akademik başarı ile odaklanma arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.174, p<0.01). Genel akademik başarı ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve çok yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.860, p<0.01). Genel akademik başarı ile kişisel düzenleme, sosyalleşme ve kaygısızlık arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Algılanan öğretmen etkinliği ile İçsel motivasyon arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.219, p<0.01). Algılanan öğretmen etkinliği ile kişisel düzenleme arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.226, p<0.01). Algılanan öğretmen etkinliği ile sosyalleşme arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.317, p<0.01). Algılanan öğretmen etkinliği ile kariyer kararlılığı arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.126, p<0.05). Algılanan öğretmen etkinliği ile odaklanma arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.222, p<0.01). Algılanan öğretmen etkinliği ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.446, p<0.01). Algılanan öğretmen etkinliği ile dış motivasyon ve kaygısızlık arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). İçsel motivasyon ile dış motivasyon arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.247, p<0.01). İçsel motivasyon ile kariyer kararlılığı arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.174, p<0.01). İçsel motivasyon ile odaklanma arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.136, p<0.05). İçsel motivasyon ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.584, p<0.01). İçsel motivasyon ile kişisel düzenleme, sosyalleşme ve kaygısızlık arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). 66 Kişisel düzenleme ile sosyalleşme arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.227, p<0.01). Kişisel düzenleme ile kaygısızlık arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.196, p<0.01). Kişisel düzenleme ile odaklanma arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.220, p<0.01). Kişisel düzenleme ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.172, p<0.01). Kişisel düzenleme ile dış motivasyon ve kariyer kararlılığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Dış motivasyon ile kariyer kararlılığı arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.178, p<0.01). Dış motivasyon ile kaygısızlık arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.273, p<0.01). Dış motivasyon ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.389, p<0.01). Dış motivasyon ile sosyalleşme ve odaklanma arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Sosyalleşme ile kariyer kararlılığı arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.149, p<0.05). Sosyalleşme ile kaygısızlık arasında negatif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=-.171, p<0.01). Sosyalleşme ile odaklanma ve akademik başarı envanteri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0.05). Kariyer kararlılığı ile kaygısızlık arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.215, p<0.01). Kariyer kararlılığı ile odaklanma arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.247, p<0.01). Kariyer kararlılığı ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.384, p<0.01). Kaygısızlık ile odaklanma arasında pozitif yönde ve çok zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.163, p<0.01). Kaygısızlık ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.251, p<0.01). Odaklanma ile akademik başarı envanteri arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (r=.406, p<0.01). 67 5. TARTIŞMA Çalışmanın bu bölümünde, hemşirelik öğrencileri ile yürütülen araştırmadan elde edilen bulgular, ilgili literatür doğrultusunda tartışılmıştır. Çalışmada dijital bağımlılık ölçeğinin toplam puan ortalaması 2.93±0.8 olarak bulunmuş olup, alt boyut puan ortalamaları; aşırı kullanım boyutunun ortalaması 2.92±0.87, nüksetme boyutunun ortalaması 3.03±1.07, hayatın akışını engelleme boyutunun ortalaması 3.24±1.01, duygu durumu boyutunun ortalaması 3.22±0.96, bırakamama boyutunun ortalaması ise 2.08±0.88 olarak bulunmuştur. Öğrencilerin dijital bağımlılıkları bırakamama düzeyi yüksek iken, hayatın akışını engelleme düzeyi daha düşük seviyede bulunmuştur. (Tablo 4.2.2.). Elde edilen bu bulgulara göre, hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyi ölçek puan ortalaması yüksek bulunmuştur. Bu çalışmada öğrencilerin cinsiyet değişkenine göre dijital bağımlılık düzeyleri incelenmiş; kadın öğrencilerin dijital bağımlılık düzeyinin, erkek öğrencilerden yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir (Tablo 4.3.1.). Hemşirelik öğrencilerinin internet bağımlılık düzeylerinin incelendiği bir çalışmada farklı sonuçlar elde edilmiş olup, erkek öğrencilerin internet bağımlılık düzeylerinin kadın öğrencilere göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir (Kocaaslan ve ark., 2021). Benzer şekilde birçok çalışmada öğrencilerin internet bağımlılık düzeylerinin cinsiyetlerine göre anlamlı bir farklılık göstermediği belirlenmiştir (Dost ve ark., 2021, Kaplan, 2023). Çalışmamızın bu bulgusu literatür ile paralellik göstermemekle birlikte, çalışmanın katılımcılarının yaklaşık %80’i kadın öğrencilerden oluştuğu için kadın öğrencilerin bağımlılık düzeylerinin daha yüksek olmasının nedeni bu sebebe bağlı olabilir. Eğitim dönemine göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (Tablo 4.3.1.). Hemşirelik öğrencilerinin sosyal medya bağımlılık düzeylerinin eğitim dönemlerine göre incelendiği birçok çalışmada benzer sonuçlara ulaşılarak; eğitim dönemine göre anlamlı farklılık göstermediği belirlenmiştir (Yanıkkerem ve Selçuk, 2019; Gündoğdu ve ark., 2020; Kaplan, 2023). Literatürdeki çalışmalar, bizim araştırma bulgularımızı destekleyici niteliktedir (Yanıkkerem ve Selçuk, 2019; Gündoğdu ve ark., 2020; Kaplan, 2023). Literatürdeki çalışmalar ve bizim 68 çalışmamızdaki öğrenciler kuşak olarak aynı jenerasyona sahip olduğu için eğitim dönemine göre dijital bağımlılık düzeyinin değişmediği söylenebilir. Eğitim döneminde yaşam yerine göre dijital bağımlılık ölçeği değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (Tablo 4.3.1.). Hemşirelik öğrencilerinin sosyal medya bağımlılık düzeylerinin incelendiği bir çalışmada, benzer sonuçlara ulaşılarak öğrencilerin yaşadıkları yere göre sosyal medya bağımlılık düzeylerinin anlamlı farklılık göstermediği belirlenmiştir (Kaplan, 2023). Dijital bağımlılık düzeyinin eğitim döneminde yaşam yerine göre değişkenlik göstermeme nedeni; bütün yaşam yerlerinde öğrenciler için dijital araçların ulaşılabilirliğinin aynı seviyede olması düşünülebilir. Bu araştırmada günlük akıllı telefon kullanım süresine göre dijital bağımlılık düzeyi istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdiği saptanmıştır. Günlük akıllı telefon kullanım süresi arttıkça, bağımlılık düzeylerinin de arttığı belirlenmiştir (Tablo 4.3.2.). Hemşirelik bölümü öğrencilerinde sosyal medya ve internet bağımlılık düzeylerinin incelendiği birçok çalışmada benzer sonuçlara ulaşılmış olup, günlük olarak internette ve sosyal medyada geçirilen süre arttıkça bağımlılığın da arttığı saptanmıştır (Bölüktaş, 2022; Dost ve ark., 2021). Benzer çalışmaların literatürdeki bulguları, kendi çalışmamızın sonuçlarını destekler niteliktedir. Öğrencilerin dijital araçlara ayırdığı zamanın artması, dijital bağımlılığın ortaya çıkma olasılığını artırırken, bu sürenin artmasıyla birlikte bağımlılık düzeylerinin arttığını göstermektedir. Çalışmada akademik başarı envanteri toplam puan ortalaması 3.32±0.66 olarak bulunmuş olup, alt boyut puan ortalamaları; genel akademik başarı değeri ortalaması 3.02±1.12, algılanan öğretmen etkinliği değeri ortalaması 4.42±1.27, içsel motivasyon değeri ortalaması 3.05±0.91, kişisel düzenleme değeri ortalaması 3.92±0.77, dış motivasyon değeri ortalaması 2.18±1.06, sosyalleşme değeri ortalaması 5.86±1.41, kariyer kararlılığı değeri ortalaması 2.81±1.45, kaygısızlık değeri ortalaması 2.25±1.22, odaklanma değeri ortalaması ise 3.65±1.06 olarak bulunmuştur (Tablo 4.2.3.). Bu bulgular doğrultusunda, öğrencilerin akademik başarı düzeylerinin, akademik başarı envanterinin ortalama toplam puan düzeyinin altında olduğu belirlenmiştir. 69 Hemşirelik öğrencilerinin cinsiyet özellikleri, akademik başarı envanterinin alt boyutlarına göre incelendiğinde, cinsiyete göre akademik başarı envanteri değerlerinde istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edilmemiştir (Tablo 4.4.1). Bu, hemşirelik öğrencilerinin akademik başarı düzeylerinin cinsiyetlerine göre anlamlı bir farklılık göstermediğini destekleyen bulgulara ulaşıldığını göstermektedir (Köse ve ark., 2023). Hemşirelik öğrencilerinin akademik başarı düzeylerinin incelendiği diğer çalışmalarda farklı sonuçlar elde edilmiş olup, bu çalışmalar erkek öğrencilerin kadın öğrencilere göre daha düşük akademik başarı düzeylerine sahip olduğunu göstermiştir (Kaplan, 2023; Küçükkaya ve ark., 2022; Ayyıldız ve ark., 2014). Literatürdeki bu farklı sonuçların sebebi, öğrencilerin akademik başarısını etkileyen birçok faktör olduğu ve her öğrencinin ilgi düzeyi, konuları algılama yetisi, çalışma alışkanlıkları gibi faktörlerin etkisinin olduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada eğitim dönemine göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (Tablo 4.4.1.). Hemşirelik öğrencilerinin akademik başarı düzeylerinin incelendiği birçok çalışmada; 4. Sınıf öğrencilerinin akademik başarıları düzeylerinin daha yüksek düzeyde olduğu tespit edilmiştir (Küçükkaya ve ark., 2022; Ayyıldız ve ark., 2014). Bu sonuçlardan farklı olarak, hemşirelik öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri incelendiği başka bir çalışmada ise 1 ve 2. sınıftaki öğrencilerin akademik başarı düzeylerinin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir (Köse ve ark., 2023). Söz konusu bulgu farklılıklarının önemli bir nedeninin, bazı çalışmalarda akademik başarının not ortalaması ile ölçülürken, bazı çalışmalarda öz bildirime dayalı ölçeklerle ölçülmüş olmasından kaynaklanmış olabileceğidir. Bu çalışmada eğitim dönemine göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermezken (Tablo 4.4.1), literatürdeki çalışmalar hemşirelik öğrencilerinin akademik başarı düzeylerinin farklı olduğu sonuçları vermektedir. Örneğin, bazı çalışmalar 4. sınıf öğrencilerinin akademik başarı düzeylerinin daha yüksek olduğunu gösterirken (Küçükkaya ve ark., 2022; Ayyıldız ve ark., 2014), başka bir çalışma 1 ve 2. sınıftaki öğrencilerin akademik başarı düzeylerinin daha yüksek olduğunu tespit etmiştir (Köse ve ark., 2023). Bu farklılıkların nedeni, bazı çalışmalarda akademik başarının not ortalaması ile ölçülürken, diğerlerinde ise öz bildirime dayalı ölçeklerin kullanılmış olabileceği düşünülmektedir. 70 Bu çalışmada, günlük akıllı telefon kullanım süresine göre akademik başarı envanteri değeri istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermektedir. Özellikle günlük akıllı telefon kullanım süresinin artması, akademik başarı düzeyinin ortalama başarı puanının oldukça altına düştüğünü göstermektedir (Tablo 4.4.2). Bununla birlikte, hemşirelik öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri incelendiği başka bir çalışmada, öğrencilerin akademik başarı düzeylerinin sosyal medya kullanma sürelerine göre anlamlı bir farklılık göstermediği belirlenmiştir (Kaplan ve Özdemir, 2023). Bu çalışmanın sonuçlarının farklı olma nedeni, literatürdeki çalışmanın sadece sosyal medya bağımlılığını incelemekle sınırlı kalması olabilir. Bu çalışma, hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyleri ile akademik başarıları arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Yapılan analizler sonucunda, dijital bağımlılık boyutları ile akademik başarı boyutları arasında genellikle negatif yönde ve istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Sonuçlar, hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılıklarının artmasıyla akademik başarılarının azaldığını veya dijital bağımlılıklarının azalmasıyla akademik başarılarının artabileceğini göstermektedir. Çalışmamızın sonuçları, literatürdeki benzer çalışmalarla uyumlu bir şekilde sonuçlara ulaşmıştır. Sosyal medya bağımlılığı, oyun bağımlılığı, akıllı telefon bağımlılığı ve tv bağımlılığı gibi farklı türlerde görülebilen dijital bağımlılık, kişiyi günlük görevlerinden sapmaya, birçok şeyi ihmal etmeye, çevresinden ve ailesinden uzaklaşmaya zorlamakta ve bireylerin hayatlarını olumsuz yönde etkileyebilmektedir (Çelik, 2022; Durmuş, 2007). Hemşirelik öğrencileri de dijital araçları yoğun ve etkin olarak kullanmaktadır (Kaplan ve Özdemir, 2023). Bu çerçevede, hemşirelik öğrencileri, dijital bağımlılık açısından risk grubu haline gelmekte ve bu durum akademik başarılarına yansımaktadır. Dijital bağımlılığın, hemşirelik öğrencilerini fiziksel, ruhsal ve sosyal yönlerin yanı sıra akademik başarı açısından da olumsuz etkileyebileceği belirtilmektedir (Rabeaa ve ark., 2023). Hemşirelik öğrencileri arasında sosyal medya bağımlılığı ile akademik başarı düzeyleri arasındaki ilişkiyi inceleyen pek çok araştırmada, bu ilişkinin negatif ve istatistiksel olarak anlamlı olduğu gözlemlenmiştir (Kaplan ve Özdemir, 2023; Rabeaa ve ark., 2023; Yanıkkerem ve Selçuk, 2019; Bölüktaş, 2022). Çalışmamızın sonuçları ile literatürdeki diğer çalışmaların benzerliği, öğrencilerin dijital araçlara daha fazla zaman ayırdıklarında dijital bağımlılıklarının artmasının ve aynı zamanda akademik çalışmalarına ayırdıkları zamanın azalmasının etkisiyle açıklanabilir. Ek olarak, sosyal 71 medyanın kariyer odaklı bir araç haline gelmesi, öğrencilerin derslere olan ilgisinin azalmasına ve akademik başarılarının düşmesine yol açabilir. Akıllı telefon bağımlılığı ve akademik performans ilişkisinin incelendiği birçok çalışmada; akıllı telefon bağımlılığının, akademik performansla negatif ilişkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır (Samaha ve Hawi, 2016; Rathakrishnan ve ark., 2021). Dijital oyun oynama davranış modellerinin tespit edildiği ve akademik performansla ilişkisinin incelendiği çalışmalarda; bağımlılık düzeyi arttıkça ders çalışma sürelerinin ve genel akademik ortalamalarının azaldığı belirlenmiştir (Bülbül, Tunç ve Aydil, 2018; Polat ve Topal, 2022). Çalışmamız ve bu çalışmanın aynı sonuçta olmasının nedeni; öğrencilerin dijital oyunlara ayırdıkları zaman arttıkça, derslere ayırdıkları zamanın azalması ve akademik başarılarının olumsuz etkilenmiş olabileceğidir. Üniversite öğrencilerinin dijital araçlara bağımlılığının akademik başarıya etkisinin incelendiği bir çalışmada, öğrencilerin not ortalamalarıyla dijital bağımlılık düzeyleri arasında negatif yönlü ilişkiye dair kanıt sunulmuştur (Koç, 2021). Sonuç olarak, dijital bağımlılık ile akademik başarı arasında negatif bir ilişki olduğuna yönelik literatürde bir fikir birliği olduğu ve bu araştırmada ulaşılan sonucun da literatürle uyumlu olduğu belirtilebilecektir. 72 6. SONUÇ ve ÖNERİLER 6.1. Sonuçlar Çalışmamızın sonuçları arasında öne çıkan ilk nokta, hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeyi puanının ortalamanın üzerinde olduğu (2.93±0.8) ve ölçeğin tüm alt boyutlarında yüksek bir seviyede olduğudur. (Tablo 4.2.2.) Öğrencilerin akademik başarı envanteri puanının ortalamanın altında (3.32±0.66) ve tüm alt boyutların puan ortalamasının altında bir düzeyde bulunduğu gözlemlenmiştir. ( Tablo 4.2.3.) Öğrencilerin %43.6'sının Instagram, %21.9'unun YouTube, %45.7'sinin iletişim kurma, %97'sinin müzik dinleme, %16'sının film izleme, %4.5'inin oyun oynama gibi nedenlerle dijital araçları kullandıkları tespit edilmiştir. (Tablo 4.1.3.) Öğrencilerin yalnızca %20.6'sının ödev, %23.5'inin ise araştırma yapmak amacıyla dijital araçları kullandıkları sonuçlarına ulaşılmıştır. (Tablo 4.1.4.) Kadın öğrencilerin dijital bağımlılık düzeyinin (3.06±0.66), erkek öğrencilerin dijital bağımlılık düzeyine (2.47±1.05) göre anlamlı bir şekilde yüksek olduğunu ortaya koymuştur. (Tablo 4.3.1.) Öğrencilerin günlük akıllı telefon kullanım süresine göre dijital bağımlılık ölçeği puan ortalamaları ve tüm alt boyutları puan ortalamalarının ortalamanın üzerinde yüksek olduğu tespit edilmiştir. (Tablo 4.3.2.) Öğrencilerin akıllı telefon kullanım sürelerinin de dijital bağımlılık ölçeği ve ölçeğin alt boyutlarının puan ortalamasının üzerinde ve yüksek olduğu sonucuna varılmıştır. (Tablo 4.3.2.) Öğrencilerden dijital araçlara bağımlı olma durumuna evet yanıtını verenlerin dijital bağımlılık ölçeği puan ortalamalarının (2.66±0.78), hayır yanıtını verenlerin dijital bağımlılık ölçeği puan ortalamalarına (3.5±0.48) göre daha düşük olduğu sonucuna ulaşılmıştır. (Tablo 4.3.3) Dijital araçlara bağımlılığın akademik başarıyı etkilediğine katılan öğrencilerin dijital bağımlılık ölçeği puan ortalamalarının (2.89±0.8), akademik başarıyı etkilemediğine katılan öğrencilerin dijital bağımlılık ölçeği puan ortalamalarından (3.3±0.65) düşük olduğu bulunmuştur. (Tablo 4.3.3.) 73 6.2. Öneriler Hemşirelik öğrencileri aşırı internet kullanımına bağlı sorunları tanımlamalı, bu kullanımın eğitimle mi yoksa diğer nedenlerle mi ilgili olduğunu belirlemeli ve uygun müdahale ve stratejileri uygulamalıdır. Dijital bağımlılığı azaltmaya veya yönetmeye yönelik psikososyal destek grupları veya bireysel terapi seansları oluşturarak öğrencilere destek sağlama amacı güden çalışmalar yapılabilir. Eğitim kurumları, öğrencilerin ders saatlerinde veya ders çalışma süreçlerinde dijital araçlarını kullanmalarını sınırlayan politikaları uygulayabilir. Aynı zamanda, öğrencilerin dijital bağımlılığını azaltmalarına veya akademik hedeflerine odaklanmalarına yardımcı olacak çeşitli motivasyonel müdahaleler planlanabilir. 74 KAYNAKLAR Akdağ, M., Yılmaz, B. Ş, Ozhan, U. ve San, I. (2014). Üniversite oğrencilerinin internet bağımlılıklarının çeşitli değişkenler acısından incelenmesi (İnonu Üniversitesi Örneği). İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 15(1), 73-96. Aktan, E. (2018). Üniversite öğrencilerinin sosyal medya bağımlılık düzeylerinin çeşitli değişkenlere göre incelenmesi. Erciyes İletişim Dergisi, 5(4), 405-421. Alper, K., Aytan, N. ve Ünlü, S. (2015). Görsel medya çağında çocukların video oyun bağımlılıkları. Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi, 4(1), 98-106. APA (Amerikan Psikiyatri Birliği) (2014). Ruhsal bozuklukların tanısal ve sayımsal elkitabı (DSM-5) (E. Köroğlu, Çev.). Ankara: Hekimler Yayın Birliği. Arısoy, Ö. (2009). İnternet bağımlılığı ve tedavisi. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 1(1), 5567 Arora, Reeta (2016). Emotional ıntelligence of adolescents ın relation to creativity. Imperial Journal of Interdisciplinary Research, 2, 85-90 Arslan, A., Kırık, A.M., Karaman, M. ve Çetinkaya, A. (2015). Lise ve üniversite öğrencilerinde dijital bağımlılık. UHİVE: Uluslararası Hakemli İletişim ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, 8(8), 34- 58. Ateş, A. (2020). Öğrencilerin özgüven ve sorumluluk duygusunun akademik başarı üzerindeki rolü (Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul. Ayyıldız, T., Şener, D. K., Veren, F., Kulakçı, H., Akkan, F., Ada, A., ... & Dinç, G. (2014). Hemşirelik öğrencilerinin akademik başarılarını etkileyen faktörler. Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, (3), 222-228. Baciu, A.B. (2020). Medical and social consequences of digital addiction. Romanian Academy Minutes, 141-147. 75 Bağçeci, B., Döş, B. ve Sarıca, R. (2011). İlköğretim öğrencilerinin üstbilişsel farkındalık düzeyleri ile akademik başarısı arasındaki ilişkinin incelenmesi. Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 8(16), 551-566. Balantekin, Y. (2009). 10-14 yaş arası çocuklarda televizyon bağımlılığı üzerine bir araştırma (Doktora Tezi). Bursa Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Bursa. Balcı, Ş. ve Baloğlu, E. (2018). sosyal medya bağımlılığı ile depresyon arasındaki ilişki: üniversitesi gençliği üzerine bir saha araştırması. Galatasaray Üniversitesi İletişim Dergisi, (29), 209-234. Balta, Ç.Ö. ve Horzum, M.B. (2008). The factors that affect internet addiction of students in a web basal learning environment. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi, 41(1), 187 - 205. Beyler, B. (2019). Akdeniz bölgesinde sosyal medya bağımlılığı ve bağlanma ilişkisinin incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Üsküdar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul. Bilginer, A. (2020). Lise öğrencilerinde sosyal medya bağımlılığı ile öz yeterlik düzeyi arasındaki ilişkinin incelenmesi: Mardin ili örneği (Yüksek Lisans Tezi). Çağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Mersin. Bozan, M. (2008). Problem çözme etkinliklerinin 7. Sınıf öğrencilerinin basınç konusu ile ilgili başarı, tutum ve üst biliş becerilerinin gelişimine etkisi (Doktora Tezi). Balıkesir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Balıkesir Bülbül, H., Tunç, T. ve Aydil, F. (2018). Üniversite öğrencilerinde oyun bağımlılığı: kişisel özellikler ve başarı ile ilişkisi. Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 11(3), 97-111. Büyükbaykal, G. (2012). Televizyonun çocuklar üzerindeki etkileri. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 28, 31-44. Cengizhan, C. (2005). Öğrencilerin bilgisayar ve internet kullanımında yeni bir boyut: internet bağımlılığı. Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Dergisi, 22(22), 83-98. Cham, S., Algashami, A., Aldhayan, M., McAlaney, J., Phalp, K., Almourad, M. B. ve Ali, R. (2019). Digital addiction: Negative life experiences and potential for 76 technologyassisted solutions. World Conference on Information Systems and Technologies In (921-931). Springer. Cüceloğlu, D. (2011). Başarıya götüren aile (Sınav döneminde ana babalık). İstanbul: Remzi Kitabevi. Çelenk, S. (2003). Okul aile işbirliği ile okuduğunu anlama başarısı arasındaki ilişki. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 24, 33-39. Çelik, E. (2022). Çocuklarda dijital bağımlılığın öncülleri ve ardılları: bir metasentez çalışması (Yüksek Lisans Tezi). İnönü Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, malatya. Çolak, A. (2016). Gönüllüler aynası bağımlılar dünyası. İstanbul: İlbay Matbaa. Dam, H. (2008). Öğrencinin okul başarısında aile faktörü. Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 7(14), 75-99. Dev, M. (2016). Factorsaffectingtheacademicachievement: a study of elementary school students of Ncr Delhi, India. Journal Of EducationAndPractice. 7(4), 70- 74. Dicle, A. N. (2019). Televizyon bağımlısı ilkokul öğrencilerinin bağımlılık düzeylerine motivasyonel görüşme psiko eğitim programının etkisi. Milli Eğitim Dergisi, 48(1), 665-684. Dilci, T. (2015). Dijital diyet zamanı. Kayseri: Geçit Yayıncılık. Dinç, M. (2015). Teknoloji bağımlılığı ve gençlik. Gençlik Araştırmaları Dergisi, 3(3), 31-65. Doğruluk, S. (2017). Öğretmen adaylarının sosyal medya kullanım alışkanlıkları ile internet bağımlılıkları arasındaki ilişki (Yüksek Lisans Tezi). Sütçü İmam Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kahramanmaraş. Dost, A., Doğan, A. K., & Aslan, D. (2021). Hemşirelik öğrencilerinde internet bağımlılığı. Ordu Üniversitesi Hemşirelik Çalışmaları Dergisi, 4(3), 393-401. Duman, Ö. D. (2019). Sosyal medya bağımlılığı: Erzurum ili üzerine bir inceleme (Doktora Tezi). Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzurum. Durmuş, A. (2007). Eyvah çocuğum bilgisayar kullanıyor. İstanbul: Nesil Yayınları. Erdoğrul, A. (2016). Hemşirelik öğrencilerinde akademik başarıyı etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi (Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Bilim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, İstanbul. 77 Ertemel, A. V., Aydın, G. (2018). Dijital ekonomide teknoloji bağımlılığı ve çözüm önerileri. Addicta: The Turkish Journal on Addictions 5, 665−690. Ertural, G. (2020). Üniversitede okuyan ebelik ve hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılıklarının ve akademik öz yeterliklerinin incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Ondokuzmayıs Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Samsun. Etlioğlu, M., Tekin, M. (2020). Elektronik öğrenmede öğrenci tutum ve akademik başarı arasındaki ilişkide öğrenci merak ve kaygısının aracılık rolü. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, (43), 34-48. Farooq, M. S.,Chaudhry, A. H., Shafiq, M., Berhanu, G. (2011). Factorsaffectingstudents’ quality of academicperformance: a case of secondary school level. Journal Of QualityAndTechnology Management, 7(2), 1-14. Gökler, R. ve Taştan, N. (2018). Öğretmenlerin kişilik özellikleri ile okul akademik iyimserliği arasındaki ilişkinin incelenmesi. Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 38(1), 333-358. Göksu, H. (2019). Ergenlerin sosyal medya bağımlılığının akademik başarılarıyla ilişkisi ve çeşitli değişkenler açısından incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Afyon. Griffiths, M. (2005). A ‘components’ model of addiction within a biopsychosocial framework. Journal of Substance use, 10(4), 191-197. Griffiths, M. D. (2013). Social networking addiction: Emerging themes and issues. Addiction Research & Therapy, 4(5), e118. Güler, B. K. ve Emeç, H. (2006). Yaşam memnuniyeti ve akademik başarıda iyimserlik etkisi. Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 21(2), 129149. Gündoğdu, F., Boztaş, E. N., Güler, E., Akbaba, A., & Varsoyoğlu, S. (2020). Hemşirelik bölümü öğrencilerinin zaman yönetim becerileri ve sosyal medya bağımlılık düzeylerinin belirlenmesi. KTO Karatay Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 1(2), 516. Hazar, Z. (2016). Fiziksel hareketlilik içeren oyunların 11-14 yaş grubu ortaokul öğrencilerinin dijital oyun bağımlılığına etkisi (Doktora Tezi). Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara. 78 Horzum, M.B. (2011). İlköğretim öğrencilerinin bilgisayar oyunu bağımlılık düzeylerinin çeşitli değişkenlere göre incelenmesi. Eğitim ve Bilim, 36, 159. Höçük, S. Y. ve Kutlu, Ö. T. D. (2011). Ankara üniversitesi uzaktan eğitim programına katılan öğrencilerin akademik başarılarını etkileyen faktörler (Doktora Tezi). Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara. Huang, L. (2008). Social capital and student achievement in norwegian secondary schools. Learning and Individual Differences 19(2), 320-325. Işık, U. (2007). Medya bağımlılığı teorisi doğrultusunda internet kullanımının etkileri ve internet bağımlılığı (Doktora Tezi). Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya. İnal, Y. ve Kiraz, E. (2008). Bilgisayar oyunları ideoloji içerir mi? Eğitsel ve ticari oyunlara bakış. Türk Eğitim Bilimleri Dergisi, 6(3), 523-544. Jans, K.S., Hwang, S.Y. ve Choi, J.Y. (2008). Internet addiction and psychaitric symptoms among korean adolescents. Journal of School Health, 78(3), 165- 171. Kaplan, A., & Özdemir, C. (2023). Hemşirelik öğrencilerinde sosyal medya bağımlılığının iletişim becerisi ve akademik başarı düzeylerine etkisi. İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Dergisi, 11(1), 1344-1357. Karaca, M. (2007). Sosyolojik bir oldu olarak internet gençliği: Elâzığ örneği (Doktora Tezi). Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Elazığ. Kaya, S. (2020). Ergenlerde okul tükenmişliği ve akademik başarı: akademik dayanıklılığın düzenleyici rolü (Yüksek Lisans Tezi). Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Denizli. Keçeli-Kaysılı, B. (2008). Akademik başarının arttırılmasında aile katılımı. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Özel Eğitim Dergisi, 9(01), 69-83. Kesici, A., & Tunç, N. F. (2018). The development of the Digital Addiction Scale for the university students: Reliability and validity study. Universal Journal of Educational Research, 6(1), 91-98. Kestane, M. (2019). Dijital oyun bağımlılığının ilköğretim ikinci kademe çağındaki öğrencilerin akademik başarısı ile ilişkisi (Yüksek Lisans Tezi). Biruni Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, İstanbul. 79 Kocaaslan, E. N., Akgün Kostak, M., Özdilek, S., & Topçu, N. (2021). Hemşirelik bölümü öğrencilerinin internet bağımlılığı ve akademik öz yeterlilik düzeyleri. Turkiye Klinikleri Journal of Nursing Sciences, 13(3), 493-501. Koç, M. (2021). Öğretmen adaylarının dijital bağımlılığı ile akademik başarıları arasındaki ilişkinin incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Sivas. Koç, M. ve Yıldız, A. (2021). Öğretmen adaylarının dijital bağımlılığı ile akademik başarıları arasındaki ilişkinin incelenmesi. Cumhuriyet Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, 45(2), 147-176. Koçak, M. (2021). Üniversite öğrencilerinde sosyal medya bağımlılığı ile sosyal ortamlarda gelişmeleri kaçırma korkusu ve yaşamın anlamı arasındaki yordayıcı ilişkiler (Yüksek Lisans Tezi). Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya. Köksal, B. (2015). Ortaöğretim kurumlarında okuyan öğrencilerde dijital oyun bağımlılık düzeyleri, internet bağımlılık düzeyleri ile bağlanma stilleri arasındaki ilişkisinin incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Üsküdar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul. Köroğlu, G., Öztürk, Ö., Tellioğlu, N., Genç, Y., Mırsal, H. ve Beyazyürek, M. (2006). Problemli internet kullanımıyla başvuran iki uçlu bir hasta nedeniyle psikiyatrik ek tanı tartışması: olgu sunumu. Bağımlılık Dergisi, 7, 150-154. Köse, S., Binay, Ş. K., & Karakurt, P. (2023). Uzaktan eğitim döneminde hemşirelik öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri ve etkileyen faktörler. Etkili Hemşirelik Dergisi, 16(3), 317-331. Kurtuldu, M. K. (2010). Piyano öğrencilerinin başarı algısının sınıf, başarı düzeyi ve mezuniyet değişkenine yönelik karşılaştırılması. E-Journal of New World Sciences Academy, 5(3), 164-171. Kuss, D. J., Louws, J. ve Wiers, R. W. (2012). Online gaming addiction? Motives predict addictive play behavior in massively multiplayer online role-playing games. Cyberpsychology, Behavior, and Social Networking, 15(9), 480-485. Küçükkaya, B., Özdemir, B., & Süt, H. K. (2022). Hemşirelik öğrencilerinde sosyal medya kullanımı ile akademik başarı ve akademik özyeterlik arasındaki ilişki. Sağlık Akademisyenleri Dergisi, 9(1), 31-41. 80 Lam, L.T., Peng, Z. ve Mai, J. (2009). The association between internet addiction and self injurious behaviour among adolescents. Injury Prevention, 15, 403 - 408. Lawrence, A. S. ve Deepa, T. (2013). emotional ıntelligence and academic achievement of high school students in kanyakumari district. International Journal of Physical and Social Sciences, 3(2), 101-107 Lemmens, J. S., Valkenburg, P. M. ve Peter, J. (2009). Development and validation of a game addiction scale for adolescents. Media Psychology, 12, 77-95. Lengel, L., Tomic, A. ve Thurlow, C. (2004). Computer mediated communication: Social interaction and the internet. London: Sage Publications, incorporated.. Makas, Y. (2008). Lise öğrenimi gören gençlerin internet kullanımının psikososyal durum ile ilişkisi (Yüksek Lisans Tezi). Beykent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul. Memduhoğlu, H. B. ve Tanhan, F. (2013). Üniversite öğrencilerinin akademik başarılarını etkileyen örgütsel faktörler ölçeğinin geçerlik ve güvenirlik çalışması. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 10(1), 106-124. Meral, D. (2017). Ortaöğretim öğrencilerinde akıllı telefon bağımlılığının yalnızlık, yaşam doyumu ve bazı kişisel özellikler bakımından incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Erzincan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzincan. Meral, D. (2017). Ortaöğretim öğrencilerinde akıllı telefon bağımlılığının yalnızlık, yaşam doyumu ve bazı kişisel özellikler bakımından incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Erzincan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzincan. Mishra, S., Draus, P., Goreva, N. Ve Caputo, D. (2017). Measurıng ınternet addıctıon ın academıc performance of undergraduate students and ıts relatıonshıp wıth student grade average. Problems in Information Systems, 18 (1). Mohamed, B.E. Ve Karim, N.A.A (2019). The effect of selfie addiction on self-esteem, body image and academic achievement in Nursing Faculty students. Egyptian Journal of Nursing, 16 (2), 80. Mohmmed El-Kord, N.Y. (2016). Facebook ortamındaki digital oyunların bağımlılığa etki eden demografik faktörler (Yüksek Lisans Tezi). Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara. 81 Olcay, Atınç ve DÖŞ, İzzet (2009). ortaöğretimde başarıyı olumsuz etkileyen unsurların öğrenci boyutuyla tespitine yönelik bir uygulama. Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 8(1), 131-155. Orçanlı, K., Bekmezci, M., & Boztoprak, H. (2021). Adaptation of academic success inventory scale for college students to Turkish: Validity and reliability study. OPUS– International Journal of Society Researches, 17(37), 3999-4026. Ögel, K. (2012). İnternet bağımlılığı: İnternetin psikolojisini anlamak ve bağımlılıkla başa çıkmak. İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları. Ögel, K. (2014). İnternet bağımlılığı. İstanbul: İş Bankası Yayınları Özcan, B. (2019). Pamukkale üniversitesi öğrencilerinde uyku kalitesi ve akıllı telefon bağımlılığı ile ilişkisi (Yüksek Lisans Tezi). Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi, Denizli. Park, C. ve Park, Y. R. (2014). The conceptual model on smartphone addıction among early childhood. International Journal of Social Science and Humanity, 4(2), 147-150. Park, S.K., Kim, J.Y., Cho, C.B. (2008). Prevelance of internet addiction and correlations with family factors among south korean adolescents. Adolescence, 4(172), 895-909. Polat, A. ve Topal, M. (2022). Relationship between digital game addiction with body mass index, academic achievement, player types, gaming time: A cross-sectional study. Journal of Educational Technology & Online Learning, 5(4), 901-915. Preble, B. ve Gordon, R. (2011). Transforming school climate and learning beyond bullying and compliance. California: Corwin A Sage Company. Rabeaa, E. S., Mohamed Safwat, A., & Abd Elrahman Abd Elrahman, A. (2023). Influences of internet addiction on academic achievement among technical health institute nursing students. Egyptian Journal of Health Care, 14(2), 98-111. Rathakrishnan, B., Bikar Singh, S.S., Kamaluddin, M.R., Yahaya, A., Mohd Nasir, M.A., Ibrahim, F. ve Ab Rahman, Z. (2021). Smartphone addiction and sleep quality on academic performance of university students: An exploratory study. International Journal of Environmental Research and Public Health, 18(16), 8291. RTÜK (2018). Televizyon izleme eğilimleri araştırması. Ankara. 82 Sağlam, H. (2022). Hemşirelik öğrencilerinin dijital oyun oynama bağımlılığı ve ilişkili değişkenlerin incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, İstanbul. Samaha, M. ve Hawi, NS (2016). Relationships between smartphone addiction, stress, academic performance and life satisfaction. Computers in Human Behavior, 57, 321325. Sanbay, İ. (2021). Çocuklarda internet bağımlılığı ve agresif davranışlar arasındaki ilişkinin incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Kent Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, İstanbul. Savcı, M. ve Aysan, F., (2017). Teknolojik bağımlılıklar ve sosyal bağlılık: internet bağımlılığı, sosyal medya bağımlılığı, dijital oyun bağımlılığı ve akıllı telefon bağımlılığının sosyal bağlılığı yordayıcı etkisi. Düşünen Adam The Journal of Psychiatry and Neurological Sciences, 30(3), 202-216. Seifi, A., Ayati M. ve Fadaei M. (2014). The study of the relationship between ınternet addiction and depression. anxiety and stress among students of Islamic Azad University of birjand. International Journal of Economy, Management and Social Sciences, 3(12), 28-32. Soule, L.C., Shell, L.W. ve Kleen, B.A. (2003). Exploring internet addiction: demographic characteristics and stereotypes of heavy internet addiction. The Journal of Computer Information Systems, 44(1), 64 - 73. Süler M. (2016). Akıllı telefon bağımlılığının öznel mutluluk düzeyine etkisinin çeşitli değişkenler açısından incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Sakarya Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Sakarya. Tamer, S.L. ve Koç, M. (2010). Bilgisayar laboratuvarlarının fiziksel ergonomik kriterler açısından değerlendirilmesi: Süleyman Demirel Üniversitesi örneği. Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi, 7(1), 720-747. Tarhan, N. ve Nurmedov, S. (2011). Bağımlılık, sanal veya gerçek, alkol ve madde bağımlılığı. İstanbul: Timaş Yayınları. Tarhan, N. ve Nurmedov, S. (2011). Bağımlılık-sanal veya gerçek. İstanbul: Timaş Yayınevi. TDK (2023). www.sozluk.gov.tr Tekayak, H.V. ve Akpınar, E. (2017). Tıp alanında yeni bir dönem: dijital çağda doğan yeni 83 hastalıklar. Avrasya Aile Hekimliği Dergisi, 6(3), 93-100. Topal, H. (2023). Devlet üniversitesi ve vakıf üniversitesi öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeylerinin gelecek beklentileri ve kişisel özelliklerine göre incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Toros Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Mersin. Tsai, C.C., Lin, S.S.J. ve Tsai, M J. (2001). Analysis of attitudes toword computer networks and internet addiction of taiwanese adolesents. Cyberpsychology & Behavior, 4(3), 373 - 376. Turan, N. (2022). Akademisyenlerin çalışma mutluluğu düzeyleri ve etkileyen faktörler üzerine araştırma: bir kamu üniversitesi örneği. Yükseköğretim Dergisi, 12(3), 450-459. Tutgun Ünal, A. (2015). Sosyal medya bağımlılığı: üniversite öğrencileri üzerine bir araştırma (Doktora Tezi). Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul Widyanto, L. ve Griffiths, M. (2006). Internet addiction: a critical review. International Journal Mental Health and Addiction, 4, 31–51. Wood, W. Ve Neal, D. T. (2007). A newlook at habits and thehabit-goalinterface. Psychological Review, 114(4), 843-863. Yalçın, A. (2021). Genç yetişkinlerde dijital bağımlılık düzeyleri ve aleksitimi ilişkisi (Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Gelişim Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, İstanbul. Yalçınkaya, Y. (2016). Dijital kültür ve dijital kütüphane. Türk Kütüphaneciliği, 30(4), 595618. Yaman Aktaş, Y., Karabulut, N., & Arslan, B. (2022). Digital addiction, academic performance, and sleep disturbance among nursing students. Perspectives in Psychiatric Care, 58(4). Yanıkkerem, E., & Selçuk, A. K. (2019). Hemşirelik öğrencilerinin girişimcilik eğilimi ve sosyal medya bağımlılığını etkileyen faktörler. Celal Bayar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 6(1), 15-30. Yedig, S. ve Akman, H. (2002). İnternet çağında gazetecilik. V. Ersan (Ed.), İnternet Çağında Gazetecilik (7-9). İstanbul: Metis Yayınları. Yen, J. Y., Ko, C. H., Yen, C. F., Chen, S. H., Chung, W. L. ve Chen, C. C. (2008). psychiatric symptoms in adolescents with internet addiction: comparison with substance use. Psychiatry and Clinical Neurosciences, 62(1), 9–16. 84 Yengin, D. (2019). Teknoloji bağımlılığı olarak dijital bağımlılık. The Turkish Online Journal of Design, Art and Communication, 9(2), 130-144. Yenilmez, K., ve Özabacı, N. Ş. (2003). Yatılı öğretmen okulu öğrencilerinin matematik ile ilgili tutumları ve matematik kaygı düzeyleri arasındaki ilişki üzerine bir araştırma. Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 14, 132–146. Yeşilay. (2017). Kumandayı bulan saklayabilir mi acaba. Ankara: Yeşilay Yayınları. Yıldırım, B. (2001). Okul yöneticilerinin kültürel liderlik rollerinin öğretmenlerin iş doyumuna ve meslek ahlakına etkisi (Doktora Tezi). Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Elazığ. Yıldız, B. (2016). İlkokul öğrencilerinin akademik başarılarının artırılmasında öğretmen, okul yönetimi ve öğrenci veli görüşlerinin incelenmesi (Yüksek Lisans Tezi). Mersin Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Mersin. 85 EKLER EK-1. Anket Formu 1. Cinsiyetiniz: K( ) E( ) 2. Yaşınız: …….. 3. Döneminiz: 1. Sınıf ( ) 2. Sınıf ( ) 3. Sınıf ( ) 4. Sınıf ( ) 4. Eğitim dönemlerinizde nerede yaşıyorsunuz? Aile ortamı ( ) Yurtta ( ) Arkadaşlarımla ( ) 5. Dijital araçlar denildiği zaman aklınıza hangisi gelir? Televizyon ( ) Bilgisayar ( ) Akıllı Telefon ( ) Teknolojik aletlerin tümü ( ) Diğer: …........ 6. İnterneti nerede/nerelerde kullanıyorsunuz? Evde/yurtta ( ) Okulda ( ) Dışarıda ( ) 7. Hangi sıklıkla internet kullanıyorsunuz? Haftada ….. gün, günde ….. saat 8. Ne kadar süredir internet kullanıcısınız? 1 yıldan az ( ) 1-2 yıl ( ) 3-4yıl ( ) 5-6yıl ( ) 7-8yıl ( ) 9 yıl ve daha fazla ( ) 9. Günde kaç saat akıllı telefon kullanıyorsunuz? 1 saatten az ( ) 9 saatten fazla ( 1-2 saat ( ) 3-4saat ( ) 5-6saat ( ) 7-8saat ( ) ) 86 10. Ne kadar süredir akıllı telefon kullanıcısınız? 1 yıldan az ( ) 1-2 yıl ( ) 3-4yıl ( ) 5-6yıl ( ) 7-8yıl ( ) 9 yıl ve daha fazla ( ) 11. Cep telefonunuzda yüklü kaç adet oyun mevcut? 0( ) 1-3 ( ) 4 ve daha fazla ( ) 12. Oyun oynamaya günde kaç saat vakit ayırıyorsunuz? Oyun oynamıyorum ( ) 1-3 saat ( ) 4 saat ve daha fazla ( ) 13. Dijital teknolojileri hangi amaç ve sıklıkla kullanıyorsunuz? Her Zaman Çoğunlukla Ara Sıra Çok Seyrek Hiçbir Zaman Müzik dinleme Ödev yapma Oyun oynama Araştırma yapma Film izleme İletişim kurma Sosyal medya Youtube kullanma Diğer (………………..) 14. Dijital araçlarla en çok hangi platformu kullanıyorsunuz? Twitter ( ) İnstagram ( ) Facebook ( ) Linkedn ( ) 87 Youtube ( ) Oyunlar ( ) Diğer: yazınız..... 15. Sosyal medyada ne kadar süre vakit geçiriyorsunuz? Haftada ….. gün, günde ….. saat 16. Siz dijital araçlara bağımlı olduğunuz düşünüyor musunuz? Evet ( ) Hayır ( ) 17. Akademik başarı ortalama notunuz: Çok iyi ( ) iyi ( ) orta ( ) kötü ( ) 18. Sizce dijital araçlara bağımlılık akademik başarıyı etkiler mi? Evet ( ) Hayır ( ) 88 Dijital Bağımlılık Ölçeği Aşağıdaki her bir maddeyi okuyun bu madde sizin için her zaman doğru ise Tamamen Katılıyorum genelde doğru ise Katılıyorum, emin değilseniz Kararsızım, genelde doğru değilse KESİNLİKLE KATILMIYORUM KATILMIYORUM KARARSIZIM KATILIYORUM TAMAMEN KATILIYORUM Katılmıyorum, hiçbir zaman doğru değilse Kesinlikle Katılmıyorum şeklinde işaretleyiniz. 1) Yemek yerken aynı zamanda telefon, tablet ya da bilgisayarımla meşgul olurum. 2) Gezi, piknik veya arkadaşlarla olduğum sosyal ortamlarda sürekli dijital araçlarına (cep telefonu ya da tablet) bakarım. 3) Dijital araçları amacı dışında aşırı bir şekilde kullanıyorum. 4) Bir işle uğraşırken kendimi dijital araçlarımı kontrol ederken buluyorum. 5) Dikkat gerektiren işleri yaparken bile telefon, tablet gibi dijital araçlarla uğraşırım. 6) Dijital araçları kullanma süresini konusunda kendimi kontrol edemiyorum. 7) Dijital araçlarla harcadığım zamanı kısmak için başarısız çabalarım oldu. 8) Dijital araçlarla harcadığım zamanı azaltamıyorum. 9) Dijital araçlar ev ve okul ile ilgili sorumluluklarımı yerine getirmemi engelliyor. 10) Dijital araçlarla çok vakit harcadığımdan dolayı birçok fırsatı kaçırdığım olmuştur. 89 11) Dijital araçlarla uğraştığım zaman çevremde olup bitenden haberim olmaz. 12) Dijital araçları kullanmam nedeniyle üretkenliğimin azaldığını hissediyorum. 13) Dijital araçlarla vakit geçirirken bana herhangi bir iş verilmesi beni öfkelendirir. 14) Dijital araçları kullanamayacağım ortamlar beni sıkar. 15) Sahip olduğum dijital araçları uzun süre kullanmadığımda kendimi çok mutsuz ve sinirli hissederim. 16) Dijital araçlarla vakit geçirirken kendimi çok mutlu hissediyorum 17) Sahip olduğum dijital araçların bozulması veya kaybolması beni huzursuz eder. 18) Kısa süreliğine bile olsa evden ayrıldığımda telefon/tablet gibi dijital araçları yanıma almak isterim. 19) Akıllı telefon ve tablet gibi dijital araçları yatarken yakınımda bulunduruyorum. 90 KESİNLİKLE KATILMIYORUM KISMEN KATILMIYORUM BİRAZ KATILMIYORUM KARARSIZIM BİRAZ KATILIYORUM KISMEN KATILIYORUM KESİNLİKLE KATILIYORUM Akademik Başarı Envanteri Ölçeği 1) Bu sene iyi bir çalışma programı uyguladım. 2) Bu sene gerçekten çok sıkı çalıştım. 3) Bu sene başarılı olabilmek için yapabileceğim her şeyi denedim. 4) Bu sene çok çalıştım. 5) Bu sene ders çalışma konusunda yeteneklerimi çok iyi kullandığımı düşünüyorum. 6) Bu sene çok sıkı çalıştım, çünkü bu senenin konularını anlamak istedim. 7) Bu sene ödevler konusunda çok iyiydim. 8) Bu sene hedef belirleme stratejisini kullandım. 9) İyi hazırlandım 10) İyi bir not alabileceğimi ispatlamak için sıkı çalıştım. 11) Bu sene ajanda ve takvim gibi planlama araçlarını çok iyi kullandım. 12) Bu sene sınavlara hazırlanırken doğru konulara çalıştım. 13) Bu sene yeni konular öğrenmekten çok memnunum 14) Bu sene sadece öğrenmek uğruna öğrenme zorluğundan zevk aldım. 15) Bu sene notlarımın iyi olacağından oldukça emindim. 16) Not ortalamamı korumak için bu sene iyi notlar almam gerekiyordu. 91 17) Bu sene derslere odaklanmakta zorlandım. 18) Öğretmenin etkili olmadığı için zayıf aldım. 19) Öğretmenim daha iyi olsaydı çok daha iyisini yapardım. 20) Ne öğrendiysem, kendi çabamla öğrendim. Bu seneki derslerin öğretmenleri iyi değil. 21) Öğretimin kalitesi beni hayal kırıklığına uğrattı. 22) Bu seneki derslerin öğretmenleri daha iyisini yapmam için beni gerçekten motive etti. 23) Bu senenin derslerinin en zor konularını bile anlayabileceğimden emindim. 24) Bu senenin gerektirdiği beceri ve yeteneklere sahip olduğumdan oldukça emindim. 25) Bu senenin derslerinden A veya B alabileceğimden oldukça emindim. 26) Sıkı çalışsaydım, daha iyisini yapabilirdim 27) Okuyacağım bölümü (Anadal) seçmekte çok zorlanıyorum. 28) Bu sene performansımı etkileyen bazı kişisel sorunlarım vardı 29) Hayatımdaki diğer problemlerle uğraşmak zorunda kalmasaydım bu sene çok daha başarılı olurdum. 30) Kişisel sorunlarımdan dolayı bu sene derslerimde başarılı olamadım. 31) Gelecekte başarılı olmam için bu sene çok önemli. 32) İleride/gelecekte iyi bir işe girmek için bu derste başarılı olmak zorundaydım. 33) Bu senenin kariyerime çok faydası olacak. 34) Bu sene öğrendiğim konuları gelecekte gerçekten kullanacağımı düşünüyorum. 35) Çok fazla partiye/eğlenceye katıldığım veya dışarıda arkadaşlarımla takıldığım için sınıfta geri kaldım 36) Alkol kullanmak, bazen ders çalışmamı engelledi. 37) Faal bir sosyal hayatım olduğu için notlarım kötüye gitti. 38) Mezun olduktan istediğimden eminim. sonra hangi işi yapmak 92 39) Mezun olduktan sonra ne yapmak istediğimi biliyorum. 40) Okuduğum bölümün tam bana göre olduğundan eminim. 41) Ne kadar iyi hazırlanmış olursam olayım sınavlar bende gerginlik yarattı. 42) Bu senenin sınavları beni endişelendirdi. 43) Bu sene beni endişelendirdi. 44) Bu sene derslerimde dalıp gitmemi engellemek çok kolaydı. 45) Bu sene derslere odaklanmakta zorluk yaşamadım. 46) Bu sene derslerde dikkatim çok kısa sürede dağıldı. 93 EK-2. Ölçek Kullanım İzinleri 94 Ölçek kullanım izni için ölçek sahibine mail ile, linkedin platformu üzerinden ve görev yapmakta olduğu üniversite sekreterliği aracılığıyla ulaşılmaya çalışılmıştır. Ancak ölçek sahibi hiç bir şekilde talebimize geri dönüş sağlamamıştır. 95 EK-3 Etik Kurul Kararı 96 EK-4 Kurum İzin Yazıları 97 98 EK-5 Özgeçmiş KİŞİSEL BİLGİLER Adı Soyadı: Bircan Özkan Doğum Tarihi: 08.07.1994 Doğum Yeri: Zonguldak Uyruğu: T.C Medeni Hali: Bekar EĞİTİM DURUMU: Yüksek Lisans: Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Yüksek Lisans Programı 2016-2023. Üniversite: Koç Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu 2012 - 2016. Lise: Zonguldak Fen Lisesi 2008-2012. İlköğretim: Kozlu Cumhuriyet İlköğretim Okulu 2000-2008. İŞ DENEYİMİ: - (13 Temmuz 2016 – 01 Temmuz 2018) İstanbul – Türkiye: Koç Üniversitesi Hastanesi Çocuk Yoğun Bakım Ünitesi – Hemşire. - (01 Temmuz 2018– 14 Temmuz 2020) İstanbul – Türkiye: İstinye Devlet Hastanesi Acil Servis – Hemşire. (14 Temmuz 2020 – Halen) Muğla – Türkiye: Bodrum Acıbadem Hastanesi Genel Yoğun Bakım Ünitesi – Hemşire. VARSA ARAŞTIRMACI OLARAK KATILDIĞI İNSAN ARAŞTIRMALARI (Klinik, Sosyal, vb) Hemşirelik öğrencilerinin dijital bağımlılık düzeylerinin akademik başarı düzeylerine etkisi (Yüksek Lisans Tez Çalışması) 99