AB Dersi Genel Not Treaty: Antlaşma Agreement:Anlaşma Treaty on European (Mastricht Treaty): Avrupa Birliği Antlaşması Treaty on the functioning of the EU (TFEU): Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma Treaty establishing European Community: Avrupa Topluluğu’nu Kuran Antlaşma Treaty establishing the European Atomic Energy Community: Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu’nu Kuran Antlaşma Treaty Establishing the European Coal and Steel Community: Avrupa Kömür Çelik Topluluğu’nu Kuran Antlaşma Council of the European Union: Avrupa Birliği Konseyi European Council: Avrupa Birlği konseyi Vouncil of europe AB Sözlüğü Act: Tasarruf Legal Act: Hukuki Tasarruf Legislative Act: Yasama Tasarrufu Non-legislative Act: Yasama dışı Tasarruf Regulatory Act: Düzenleyici Tasarruf Preparatory Act: Hazırlık tasarrufu Instrument: (Hukuki) Araç/ (Hukuki) Belge Regulation: Tüzük (T büyük) Implementing Regulation: Uygulama Tüzüğü Delegated Regulation: Yetki Devrine Dayanan Tüzük Council Regulation: Konsey Tüzüğü Directive: Direktif Implementing Directive: Uygulama Direktifi Delegated Directive: Yetki Devrine Dayanan Direktif Decision: Karar Implementing Decision: Uygulama Kararı Delegated Decision: Yetki Devrine Dayanan Karar Framework Decision: Çerçeve Karar Declaration: Bildiri Opinion: Görüş Recommendation: Tavsiye Resolution: İlke Kararı Joint: Ortak Communique: Tebliğ Communication: Bilgilendirme Communicate: iletmek Proposal: Öneri Reasoned Proposal: Gerekçeli Öneri Initiative: İnsiyatif Request: Talep Consent/Assent: Muvafakat Report: Rapor Notification: Bildirim Position: Tutum Notice: Duyuru Jurisdictional Notice: Yetki Bildirimi Kısaltmalar EU: AB EC: AT EEC: AET ECSC: AKÇT Euratom: Euratom CFSP: ODGP JHA: Aİİ Atıflarda Kullanılan Başlıklar Directive 75/_/EEC 75/_/ AET sayılı direktif Decision No _/2010/ED _/2010/AB sayılı karar Decision 95/…/EC, Euratom, ECSC 95/…/AT, Euratom, AKÇT sayılı Karar Regulation (EU) No …/2010 (AB) …/2010 sayılı Tüzük Referanslar Referanslarda yer alan her cümlecik büyük harfle başlar ve virgülle bitirilir. Having regard to: Göz önünde tutarak Gerekçeler Whereas” ifadesinin her bir gerekçe cümlesinin başında ayrı ayrı yer aldığı durumlarda bu ifade ile başlayan her cümle Türkçede “… dığından” şeklinde ve noktalı virgülle, son cümle ise virgülle bitirilir. Her bir gerekçe cümlesi büyük harfle başlar. “Whereas” ifadesi sadece başlangıçta yer alır ve bir veya birden fazla tam cümleden oluşan gerekçeler bunun altında sıralanır: Bu durumda, gerekçe kısmına “Aşağıdaki gerekçelerle: …” şeklinde başlanır ve gerekçeler tam cümleler halinde ifade edilir. Her bir gerekçe cümlesi büyük harfle başlar ve nokta ile bitirilir. Son cümle ise yine virgülle bitirilir. tam cümleler --- . --- . --- , -dığından --- ; --- ; --- , Gerekçeleri Maddelere Bağlayan İfadeler HAVE/HAS ADOPTED THIS … : İŞBU … KABUL ETMİŞTİR: HAVE/HAS DECIDED AS FOLLOWS: AŞAĞIDAKİ HÜKÜMLER ÜZERİNDE KARARA VARMIŞTIR: HAVE/HAS AGREED AS FOLLOWS: AŞAĞIDAKİ HÜKÜMLER ÜZERİNDE ANLAŞMIŞTIR: DECIDE/DECIDES: KARAR VERİR: HEREBY RECOMMENDS Member States: (1) to … , (2) to … : Üye Devletlere AŞAĞIDAKİ TAVSİYELERDE BULUNUR: 1) …meleri, 2) … meleri. : HEREBY RECOMMENDS: (1) that Member States … , (2) that Member States … : AŞAĞIDAKİ TAVSİYELERDE BULUNUR: 1) Üye Devletlerin… melerini, 2) Üye Devletlerin… melerini. HEREBY INVITES the Commission to …… : Komisyonu … DAVET EDER: Maddeler: This Regulation lays down … Bu Tüzük, …. belirler. This Regulation shall apply to/concerns …. = Bu Tüzük, … uygulanır/kapsar. For the purpose of this Regulation: Bu Tüzük’ün amacı doğrultusunda, (a) ‘…’ shall mean … (a) “…” …dır. (b) ‘…’ shall mean … (b) “…” …dır. * Apply: Uygular Lay down: Belirler For the Purpose of This… : Amacı Doğrultusunda* We took care of the labor law and in particular its article 8 We took care of the labor law and in particular article 8 thereof Thereof: of it There with: with it Noting that … ,: … kaydederek , Taking note of … , : … kayda alarak Desirous of … ,: … arzusuyla , Recognising that … , : … farkında olarak, Recalling … , : … hatırlayarak, Aware that … ,: … bilincinde olarak, Having examined … ,: … inceleyerek, Considering … , : … göz önünde bulundurarak , Mindful of … , : … dikkat ederek , Convinced that …,: … inanarak/ inancında olarak , Consulting: İstişare Etmek/ Danışmak Bearing in mind … ,: … akılda tutarak, In the light of … , : … ışığında, On the understanding that … , : … anlayışıyla, Referring to … , : … atıfta bulunarak, Wishing to … , : … istekli olarak, Pointing out: … belirterek, Expressing … ,: … ifade ederek, Resolved to …. , : … kararlı olarak, Taking into account … , : … dikkate alarak, Emphasizing: … vurgulayarak, Reminding: … hatırlatarak, Affirming: … teyit ederek, Reiterating: … tekrarlayarak, Welcoming: … memnuniyetle karşılayarak, EXAMPLES Member States shall (ecek/acak) bring into force the laws, regulations and administrative provisions necessary (take the necessary measures) to comply with this Directive before ____ (with effect from) within a period of ___ from the date of its entry into force (adoption) (notification) They shall forthwith inform the Commision thereof. Üye ülkeler, bu Direktife uyum sağlamak için ___ tarihinden önce (___ tarihinden itibaren uygulanmak üzere) yürülüğe giriş tarihinden (kabülünden/ bildiriminden) itibaren ____ süre içinde gerekli kanun; (ikinci) düzenleme ve idari kuralları yürülüğe koyacaktır. Üye Devletler komisyonu bu druuman gecikmeksizin haberdar edeceklerdir. Measure: Tedbir/ Önlem asla yazma!! To Comply With: Uyum Sağlamak İçin Forthwith: Derhal Regulation eğer AB içindeyse Tüzük/ Ülkenin kendi içindeki regulationlarından bahsediyorsa düzenleme.!!!! When member states adopt those measures they shall …. a reference to this directive or be accompanied by such a reference or the occasion of their official publication. Member states shall determine how such reference is to be made. (the methods of making such reference shall be laid *ğidown by member states) Üye devletler, sözkonusu tedbirleri benimsediklerinde, tedbirlerde bu Direktife atıf yapılacaktor veya bu tedbirler resmi olarak yayımlanırken bu yönde bir atıfa yer verilecektir. Üye devletler söz konusu atıfın nasıl yapılacağını belirleyecektir. ( Bu atıfın hangi yöntemle yapılacağına ğye devletler tarafından karar verilecektir.) References to Directive no …. shall be construed as references to this Directive. …. sayılı Direktif’e yapılan atıflar bu Direktifle yapılmış gibi yorumlanacaktır. Construed: Yorumlamak Member States shall communicate to the Commission the text of the (main) provisions of national law which they adopt in the field covered by this Directive. (the commission shall inform the other member states thereof) Üye Devletler, bu Direktif’in düzenlendiği alanda kabul ettikleri ulusal mevzuatların (temel/ana) hükümlerinin bulunduğu metni Komisyona iletecektir. (Komisyon diğer Üye Devletleri durumla alakalı / bu konuda/ durum hakkında bilgilendirecektir.) Notify: Tebliğ National Law: Ulusal Mevzuat Provision: Hüküm Before …. Member States shall (after consulting the Commission) adopt and publish the provisions necessary to comply with this Directive. They shall forthwith inform the Commission thereof. Üye devletler, ____ tarihinden önce, bu direktife uyum sağlamak için gererli hükümleri kabul edecek ve yayımlayacaktır. Bu konu hakkında Komisyonu gecikmeksizin/derhal bilgilendirecektir. To Comply With: Uyum Sağlamak İçin Forthwith: Derhal Council Regulation Fotokoposinden Örnekler Council Regulation (EC) No 2500/2001 of 17 December 2001 concerning pre-accession financial assistance for Turkey and amending Regulations (EEC) No 3906/89, (EC) No 1267/1999, (EC) No 1268/1999 and (EC) No 555/2000 (AET) 3906 / 89 Sayılı, (AT) 1267 / 1999 Sayılı, (AT) 1268 / 1999 Sayılı ve (AT) 555 / 2000 sayılı tüzükleri tadil eden Türkiye için katılım öncesi mali yardıma ilişkin 17 Aralık 2001 tarihli 2500 / 2001 Sayılı Konsey Tüzüğü (AT) Council Regulation: Konsey Tüzüğü Pre-accsesion: Katılım öncesi/ Ön katılım Financial Assistence: Mali Yardım Amending: Tadil eden THE COUNCIL OF THE EUROPEAN UNION AVRUPA BİRLİĞİ KONSEYİ Having Regard to the treaty establishing the European Comminityi and in particular Article 308 thereof; Avrupa Topluluğunu Kuran Antlaşmayı ve onun 308. Maddesini göz önünde bulundurarak, Having regard to the proposal from the Commission Komisyonunun önerisini göz önünde bulundurarak. Proposal: Öneri/teklif Having regard to the Opinion of the European Parliament, Avrupa Parlamentosunun Görüşünü( Mütalaasını) göz önünde tutarak. Opinion:Görüş/Mütalaa (1) The conditions to be fulfilled by the candidate countries wishing to join the European Union were set out at the Copenhagen European Council of June 1993., (1)Avrupa birliğine katılmak isteyen aday ülkelerin yerine getirmesi gereken şartlar Kopenhag Avrupa Konseyi tarafından Haziran 1993 tarihinde belirlenmiştir. (Lena) (2) The Helsinki European Council of December 1999 stated that Turkey is a candidate country destined to join the Union on the basis of the same criteria applied to the other candidate countries and that, building on the existing European Strategy, Turkey, like other candidate countries, will benefit from a pre-accession strategy to stimulate and support its reforms. (2)Helsinki Avrupa konseyi aralık 1999 tarihinde belirttiği üzere Türkiye diğer aday ülkelerin de tabi olduğu kriterleri baz alarak Avrupa birliğine katılmayı hedefleyen bir aday ülkedir ve türkiye diğer aday ülkeler gibi var olan katılım öncesi stratejilerden faydalanarak reformlarını hızlandıracak ve destekleyecektir. (lena) (2) Aralık 1999 Helsinki Zirvesi’nde Türkiye’nin diğer aday ülkelere uygulanan aynı kriterler temelinde Birliğe katılmaya uygun bir aday ülke olduğu ve mevcut Avrupa Stratejisine dayanarak diğer aday ülkeler gibi Türkiye’nin reformlarını desteklemek üzerine katılım öncesi stratejisinden yararlanacağı ifade edilmiştir. (tahtada yazan grubun cümlesinin hoca tarafından düzenlenmiş hali) On the basis of: Baz alarak (3) The Nice European Council of December 2000 welcomed the progress made in the implementation of the pre-accession strategy for Turkey. (3)Aralık 2000 tarihinde gerçekleşen Nice Avrupa Konseyi Türkiye için katılım öncesi stratejisinin uygulanmasında görülen gelişmeyi hoş karşıladı. In Decision 2001/235/EC(4) 2001/235/AT (4) sayılı kararıyla In Regulation (EC) No 390/2001 390/2001 sayılı Tüzük (AT) This regulation shall be binding in its entirely and directly applicable in all Member States. Bu Tüzük, bütün unsurlarıyla bağlayıcıdır ve tüm Üye Devletlerde doğrudan uygulanır. Has adopted this regulation İşbu tüzüğü benimsemiştir Adopt: Benimsemek ONLINE DERS - No later than… , and every …. years thereafter, the Commission shall present to the European Parliament, the Council and the Economic and Social Committee a report on the application of this Regulation, paying special attention to the practical application of Article 3(1)(c) and Articles 17 and 18. - En geç … tarihinde ve bundan sonrasında her … yılda bir Komisyon, 3(1)(c) ve 17 ve 18 inci maddelerin uygulanmasına özel önem vererek/ atfetmek suretiyle, bu Tüzüğün uygulanmasına ilişkin raporu Avrupa Parlamentosu, Konsey ve Ekonomik ve Sosyal Komite'ye sunar. - As soon as this Directive has entered into force, Member States shall ensure that the Commission is informed, in sufficient time for it to submit its comments, of and draft laws, regulations or administrative provisions which they intend to adopt in the field covered by this Directive. Üye Devletler, bu Direktif yürülüğe girer girmez, Direktif’in düzenlendiği alanda kabul etmeyi/benimsemeyi öngördükleri taslak kanun, düzenleme ve idari hükümler hakkında, bunlara ilişkin görüşlerini sunmasına imkan verecek bir süre dahilinde Komisyonun bilgilendirmesini temin ederler. Entry into force (Yürürlük) … enter into force: yürürlüğe girer … apply from …. until /to … : tarihine kadar uygulanır …. expire on …. : tarihinde sona erer Addressees (Muhataplar) This directive is adressed to the Member States. Bu Direktif’in muhatabı üye devletlerdir. Addressed to: muhatabı ……’dır This directive is addressed to the Member States in accordance with the Treaties. Bu Direktif’I muhatabı, Antlaşmalar uyarınca Üye Devletlerdir. In accordance with: Uyarınca ___ is therefore not taking part in the adoption of this Regulation and is not bound by it as subject to its application. Bu sebeple___ bu Tüzük’ün kabulünde yer almaz ve bu Tüzük __ için bağlayıcı olmayıp__ Tüzük’ün uygulanmasına tabi değildir. From/ as of…: İtibaren Kapanış Cümleleri : Closing Remarks Being subject to: tabi olmak Yayımlamak: fiil hali Yayın: isim Yayınlamak diye bir şey yok!!! In its entrity: tüm unsurlarıyla Comments: Görüş (Yorum yazma) Adopt: Benimsemek Apply: Uygulamak Chapter: Fasıl/Bölüm Article 1 to 9: 1 ila 9. Maddeler (ile derse sadece 1 ve 9. Maddeler/ ila derse 1 ve 9 arasındaki tüm maddeler de dahil olmak üzere) Ab metinlerinde euro(küçük harfle) avro yazma!! Lisbon Treaty (Fotokopi) On December 1, 2009, the EU’s latest institutional reform endeavor- The Lisbon Treaty- came into force following its ratification by all of the EU’s the 27 member states. It is the final product of an effort begun in 2002 to reform the EU’s governing institutions and decision-making processes. It amends, rather than replaces, the EU’s two core treaties- the Treaty on European Union (TEU) and the Treaty on the Functioning of the EU (TFEU). Changes introduced by the Lisbon Treaty seek to 1 Aralık 2009 tarihinde AB’nin en güncel kurumsal reform girişimi olan Lisbon Antlaşması tüm Avrupa Birliği’nin ve 27 üye devletin onayını takiben yürülüğe girmiştir. Yönetici kurumların ve karar alma süreçleriin reforme edilmesi için 2002’de başlayan çabanın nihai ürünüdür. Antlaşma AB’nin temel iki antlaşması olan TEA ve TFEU’nun yerini almak yerine tadil eder. Lisbon Antlaşmasında yapılan değişikliklerin amacı Following: Müteakip Ratification: Onayla(n)mak Amends: Tadil etmek Endavor: Çabalamak Take effect/Come into force/Enter into force: Yürülüğe Girmek Seek to: amaçlar/gözetir To help accomplish these goals, the Lisbon Treaty established two new leadership positions: Bu hedeflere ulaşmayı başarmak için Lizbon Antlaşması iki yeni liderlik pozisyonu oluşturmuştur. The President of the European Council, a single individual who chairs the meetings of the EU Heads of State or Government, serves as coordinator and spokesman for their work, seeks to ensure policy continuity, and strives for the forge consensus among member states. Tek başına, Ab devlet ve hükümet başkanlarının toplantılarına başkanlık eden, çalışmaları için kordinatör ve sözcü olarak hizmette bulunan, politika devamlılığını sağlamayı amaçlayan ve üye devletler arasında görüş birliği oluşması için gayrette bulunan Avrupa Birliği Konsey Başkanı. Spokesman: sözcü Forging a consensus: Görüş birliği oluşturmak A dual-hatted position of High Representatives of the Union for Foreign Affairs and Security Policy to serve essentially as the EU’s chief diplomat. The High Representatives is both an agent of the Council of Ministers and thus speaks for the member states on foreign policy issues as well as Vice President of the European Commission, responsible for managing most of the commission’s diplimatic activities and foreign assistance programs. - Temelinde AB’nin baş diplomatı olarak görev yapan, çift kadrolu AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi. Yüksek Temsilci hem Bakanlar Konseyi’nin bir temsilcisidir – ve bu nedenle dış politika konularında Üye Devletleri temsil eder – hem de Avrupa Komisyonunun çoğu diplomatik faaliyetlerini ve dış yardım programlarını yöneten sorumlu Başkan Yardımcısıdır. (emre) - Aslen AB’nin baş diplomatı olarak görev yapan çift kadrolu AB dış ilişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Yüksek Temsilci hem Bakanlar Konseyinin bir vekili olup üye devletlerin dış politika sorunlarının temsilcisidir, hem Avrupa Komisyonu Başkan yardımcısı olarak komisyonun diplomatik faaliyetleri ve dış yardım programlarından sorumludur. (lena) Council of Europe: Avrupa Konseyi European Council: Avrupa Birliği Konseyi Madde ve Bölümler Paragraph (a) of article 5: 5. Maddenin [ a ] paragrafı Annex 1 of this Directive: Bu Direktif’in 1. Eki ____ as mentioned Chapter A: A Bölümünde belirtiği üzere Maddelere Yapılan Atıflar First paragraph of Article 2 : 2. Maddenin birinci paragrafı Article 5 [2]: 5 (2) maddesi In Decision 2001/235/EC(4) 2001/235/AT (4) sayılı kararıyla In Regulation (EC) No 390/2001 390/2001 sayılı Tüzük (AT) 7. hafta sınav yaptı 12.04.2022 sınavdan sonraki ilk ders 8. hafta Sınav Metni Turkey was one of the first countries, in 1959, to seek close cooperation with the young European Economic Community (EEC). This cooperation was realised in the framework of an "association agreement", known as the Ankara Agreement, which was signed on 12 September 1963. The Association Agreement represented a step towards accession to the EEC, which was later renamed as the "EU" with the Treaty on the European Union and Treaty on the Functioning of the EU. Thereafter, an Additional Protocol to the Agreement was signed by both parties in Brussels on 23 November 1970, which entered into force in 1973. This Additional Protocol was the final phase of the relations between the EC and Turkey under the Ankara Association Agreement dated 1963 towards the Customs Union Türkiye 1959 yılında yeni kurulan Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ile yakın iş birliği kurmayı hedefleyen ilk ülkelerden biriydi. Bu iş birliği, 12 Eylül 1963 tarihinde imzalanan ve Ankara Anlaşması olarak bilinen "ortaklık anlaşması" çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. Ortaklık Anlaşması, Avrupa Birliği Antlaşması ve AB'nin İşleyişi hakkındaki Antlaşma ile adı sonradan "AB" ile değiştirilecek olan AET'ye katılım yönünde bir adım teşkil etmektedir. Sonrasında 23 Kasım 1970 tarihinde Brüksel'de iki taraf arasında Anlaşmaya Ek Protokol imzalanmış ve bu Ek Protokol 1973 yılında yürürlüğe girmiştir. Bu Ek Protokol, 1963 tarihli Ankara Ortaklık Anlaşması kapsamında Gümrük Birliği'ne giden yolda AT ve Türkiye arasındaki ilişkilerin nihai aşamasını oluşturmuştur. To seek: amaçlamak / hedeflemek Be Realized: gerçekleştirilmek Represent: teşkil etmek Thereafter: Sonrasında Both parties: iki taraf Final phase: nihai aşama Under: kapsamında Articles below are addressed to the EU Member States and the Republic of Turkey: Aşağıdaki maddelerin muhatabı AB Üye Devletleri ve Türkiye Cumhuriyetidir: 1) Upon the date of entry into force of the Agreement, Turkey shall, in relation to countries which are not members of the Community, align itself on the Common Customs Tariff. 1) Anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarih itibari ile, Türkiye, Topluluk üyesi olmayan ülkelerle olan ilişkilerinde Ortak Gümrük Tarifesini uygulayacaktır. Upon the date of…: … tarih itibari ile 2) To comply with its obligations under paragraph 1. Turkey shall, before the entry into force of the Customs Union, adopt a law which shall prohibit behaviors under the conditions laid down in Articles 85 and 86 of the EC Treaty. 2) 1. Paragraf kapsamındaki yükümlülüklerine yerine getirmek üzere, Türkiye Gümrük Birliği yürürlüğe girmeden önca AT Antlaşmasının 85. ve 86. maddelerinde belirtilen şartlar kapsamındaki davranışları yasaklayan bir kanun benimseyecektir. Under the …: …. Kapsamındaki Prohibit: Yasaklamak 3) The Community shall inform Turkey as soon as possible of any procedure related to the adoption of any framework that might affect Turkey's interests after the entry into force of the Customs Union. After such information has been given, Turkey shall have one year to harmonize its legislation. 3) Topluluk Gümrük Birliğinin yürürlüğe girmesinin ardından Türkiye’nin menfaatlerini etkileyebilecek bir çerçevenin kabulüne ilişkin herhangi bir prosedür hakkında Türkiye’yi bilgilendirecektir. Böyle bir bilgilendirmenin yapılmasının ardından Türkiye’nin mevzuatını uyumlaştırması için bir yılı olacaktır. Interests: menfaatler Adopt: benimsemek / kabul etmek Harmonize: uyumlaştırmak 4) The preparatory stage shall last five years, unless it should be extended in accordance with any provision under a Directive to be issued. Turkey shall pay special attention to the practical application of the rules during this stage. 4) Hazırlık aşaması, yayımlanacak herhangi bir Direktif kapsamındaki hüküm uyarınca uzatılmadıkça beş sene sürecektir. Türkiye bu aşamada kuralların fiilen uygulanmasına özel önem atfedecektir. Issue: yayımlamak Practical application: fiilen uygulanması Pay special attention to: özel önem atfetmek GRUP ÇEVİRİSİ: Tüzük grup çeviri zeynep atmış hemen sınav kağıdından sonra ama bunu ne zaman yaptık bilmiyorum 18 nisanda göndermiş Council Regulationın devamı (14) The Commission should implement the assistance in accordance with the Financial Regulation of 21 December 1977 applicable to the general budget of the European Communities(5). 14- Komisyon, Avrupa Topluluklarının genel bütçelerine uygulanan 21 Aralık 1977 Mali Tüzüğü uyarınca yardım uygulamalıdır. (15) The measures necessary for the implementation of this Regulation should be adopted in accordance with Council Decision 1999/468/EC of 28 June 1999 laying down the procedures for the exercise of implementing powers conferred on the Commission(6). 15- İşbu Tüzüğün uygulanmasına ilişkin gerekli tedbirler, komisyona verilen uygulama yetkilerinin icra prosedürlerini ortaya koyan 21 Haziran 1999 tarihli 1999/468/AT Konsey Kararıyla uygun olacak şekilde benimsenmelidir. Implementation: uygulanması Laying down: ortaya koyan Exercise of power: yetkilerin icrası Power: yetki (16) Participation in tenders should be open, as well as to natural and legal persons from the Member States and Turkey, to natural and legal persons from the other candidate countries and from countries benefiting from the financial and technical measures to accompany (MEDA) the reform of economic and social structures in the framework of the Euro-Mediterranean partnership. 16- İhaleye katılım, Üye Ülkeler ve Türkiye’deki gerçek ve tüzel kişilerin yanı sıra diğer aday ülkeler ve Avrupa Akdeniz ortaklığı çerçevesinde ekonomik ve sosyal yapıların reformuna eşlik edecek Mali ve Teknik İlave Tedbirlerden (MEDA) yararlanan ülkelere de açık olacaktır. Natural and Legal Persons: gerçek ve tüzel kişiler Benefiters: yararlanıcılar Benefit: yararlanmak 19.04.2022 9. Hafta ödev Article 1 The Community shall provide pre-accession financial assistance to Turkey to support the priorities defined in the Accession Partnership for Turkey. Madde 1 Topluluk, Türkiye için Katılım Ortaklığında belirlenen öncelikleri desteklemek üzere/ için Türkiye'ye katılım öncesi mali yardım sağlayacaktır. Defined: tanımlanan yerine belirlenen Article 2 The assistance: - shall be in the form of grants, - shall be implemented by financing programmes or projects aimed at the fulfilment of the accession criteria and in accordance with the programming and implementation principles set out in guidelines to be adopted by the Commission in accordance with the procedure referred to in Article 10(2), - may take the form of services, supplies and works, - in the case of investment, may not cover the purchase of either land or buildings. Madde 2 Yardım: - hibe biçiminde sağlanır. - katılım kriterlerinin yerine getirilmesini amaçlayan finansman programları veya projeler tarafından ve Madde 10(2)'de atıfta bulunulan usule uygun olarak Komisyon tarafından kabul edilecek kılavuzlarda belirtilen programlama ve uygulama ilkelerine uygun olarak uygulanacaktır, - hizmetler, mallar ve inşaat işleri şeklinde olabilir, - yatırım durumunda, arazi veya bina alımını kapsamayabilir. Hizmet mal, yapım (inşaat) işleri kalıp olarak kullanılır. Supplies bu ikisi arasında ‘’mal’’ olarak çevirilir. Kılavuz niteliğinde esaslar: guiding principles Guide: kılavuz / rehber Guidelines: kılavuz ilkeler Article 3 The beneficiaries of this assistance may include not only the Turkish State but also provincial and local authorities, business support organisations and agencies, cooperatives and civil society, in particular organisations representing the social partners, associations, foundations, non-profitmaking organisations and non-governmental organisations. Madde 3 Bu yardımın yararlanıcıları, yalnızca Türkiye Devleti’ni değil başta sosyal ortakları temsil eden kuruluşlar, dernekler, vakıflar, kâr amacı gütmeyen kuruluşlar ve hükümet dışı kuruluşlar olmak üzere aynı zamanda il ve yerel yönetimleri, iş destek kurum ve kuruluşları, kooperatifler ve sivil toplumu da kapsayabilir. Beneficiaries: yararlanıcılar In particular: başta Civil Society Organisations: sivil toplum kuruluşları Non-governmental Organisations: hükümet dışı kuruluşlar Central Government: Merkezi yönetim Article 13 The Council shall review this Regulation before 1 January 2006. To that end, the Commission shall submit to the Council before 1 July 2005 an evaluation report on the Regulation and, as appropriate, a proposal to amend it. Madde 13 Konsey 1 Ocak 2006 tarihinden önce bu Tüzüğü inceleyecektir. Bu amaç doğrultusunda, Komisyon, 1 Temmuz 2005 tarihinden önce Konsey’e Tüzük hakkında bir değerlendirme raporu ve uygun görüldüğü şekilde tadil edecek bir öneri sunacaktır. Review: incelemek As appropriate: uygun görüldüğü şekilde Article 14 This Regulation shall enter into force on the third day following that of its publication in the Official Journal of the European Communities. This Regulation shall be binding in its entirety and directly applicable in all Member States. Done at Brussels, 17 December 2001. For the Council The President Madde 14 İşbu Tüzük, Avrupa Birliği Resmi Gazetesi’nde yayımlanma tarihini müteakip üçüncü gün yürürlüğe girecektir. İşu Tüzük, bütün unsurlarıyla bağlayıcıdır ve tüm Üye Devletlerde doğrudan uygulanacaktır. Brüksel’de, 17 Aralık 2001 tarihinde düzenlenmiştir. Konsey adına Başkan 26’sında naptık hiçbi fikrim yok ama bu ders için ödevinizin çıktısını alın değerlendirme yapıcaz demiş de geçen hafta yapmışız onu 10.05.2022 Ankara Agreement Article 4 1 . During the transitional stage the Contracting Parties shall, on the basis of mutual and balanced obligations: — establish progressively a customs union between Turkey and the Community; — align the economic policies of Turkey and the Community more closely in order to ensure the proper functioning of the Association and the progress of the joint measures which this requires. 2 . This stage shall last-not more than twelve years, subject -to such exceptions as may be made by mutual agreement. The exceptions must not impede the final establishment of- the customs union within a reasonable period. Madde 4 1. Geçiş döneminde akit taraflar karşılıklı ve dengeli yükümlülükler temelinde; - Türkiye ve Topluluk arasında kademeli olarak bir gümrük birliği kurar Ortaklığın düzgün bir şekilde ilerlemesinin ve bunun gerektirdiği ortak tedbirlerinde ilerlemesinin sağlanması için Türkiye ve Topluluğun ekonomik politikalarını birbirleriyle daha uyumlu hale getirir. 2. Bu dönem çoğu karşılıklı anlaşma ile belirlenen istisnalara tabi olmak üzere/ istisnalar temelinde en fazla 12 yıl sürer. İstisnalar gümrük birliğinin makul bir süre içerisinde nihai olarak kurulmasına engel olmamalıdır. Transitional stage: geçiş dönemi Contracting parties: akit taraflar Mutual: karşılıklı Balanced: dengeli Progressively: kademeli Align: uyumlu hale getirmek Exceptions: istisnalar Reasonable period: makul süre Impede: engel olmak 17.05.2022 5-6-7. Maddeleri ödev olarak Verdi Article 5 The final stage shall be based on the customs union and shall entail closer coordination of the economic policies of the Contracting Parties. Madde 5 Nihai dönem, gümrük birliğine dayanır ve Akit Tarafların ekonomik politikalarının daha yakından eşgüdümünü gerektirir. Final stage: nihai dönem Entail: gerektirmek Coordination: eşgüdüm Article 6 To ensure the implementation and the progressive development of the Association, the Contracting Parties shall meet in a Council of Association which shall act within the powers conferred upon it by this Agreement. Madde 6 Ortaklığın uygulanmasını ve kademeli olarak geliştirilmesini sağlamak için, Akit Taraflar, işbu Anlaşma ile kendisine verilen yetkiler dahilinde hareket edecek bir Ortaklık Konseyinde toplanır/ bir araya gelir. Act within the powers conferred upon: verilen yetkiler dahilinde hareket etmek Article 7 The Contracting Parties shall take all appropriate measures, whether general or particular, to ensure the fulfillment of the obligations arising from this Agreement. They shall refrain from any measures liable to jeopardize the attainment of the objectives of this Agreement. Madde 7 Akit Taraflar, işbu Anlaşmadan doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesini teminen genel veya özel uygun olan tüm tedbirleri alırlar. İşbu Anlaşmanın hedefine ulaşmasını tehlikeye atabilecek her türlü tedbirlerden kaçınacaklardır. General or particular: genel veya özel Arising from: …..’dan doğan Refrain: kaçınmak Jeopardize: tehlikeye atmak Attainment: ulaşma Objective: amaç değil hedef Any: tüm (ab çevirisinde) To ensure: teminen Sınıf grup çevirisi REGULATION (EC) No 764/2008 OF THE EUROPEAN PARLIAMENT AND OF THE COUNCIL of 9 July 2008 laying down procedures relating to the application of certain national technical rules to products lawfully marketed in another Member State and repealing Decision No 3052/95/EC (Text with EEA relevance) THE EUROPEAN PARLIAMENT AND THE COUNCIL OF THE EUROPEAN UNION Having regard to the Treaty establishing the European Community, and in particular Articles 37 and 95 thereof, Having regard to the proposal from the Commission, Having regard to the opinion of the European Economic and Social Committee (1), After consulting the Committee of the Regions, Acting in accordance with the procedure laid down in Article 251 of the Treaty. Diğer Üye Devletlerde yasal yollarla pazarlanan ürünlere uygulanan belirli ulusal teknik kuralların uygulanmasına ilişkin prosedürlerini ortaya ve 3052/95/AT Sayılı Kararı yürürlükten kaldıran Avrupa Parlementosunun ve Konseyinin 9 temuuz 2008 Tarihli ve 764/2008 sayılı TüzÜğü (AT) (AEA ile ilgili metin) Avrupa Parlementosu ve Avrupa Birliği Konseyi Avrupa Topluluğunu kuran antlaşmayı ve bu anlaşmanın özellikle 37. Ve 95. Maddelerini göz önünde bulundurarak, Komisyonun teklifini göz önünde bulundurarak, Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesinin görüşünü göz önünde bulundurarak, Bölgeler Komitesi ile istişare ettikten sonra, Antlaşmanın 251. Maddesinde belirtilen prosedürler doğrultusunda hareket ederek, Consulting: istişare etmek Laid down: belirtilen In accordance with: doğrultusunda 24.05.2022 sınıfta yaptığımız belgenin devamı ödevdi Whereas: (1) The internal market comprises an area without internal frontiers, in which the free movement of goods is ensured under the Treaty, which prohibits measures having effects equivalent to quantitative restrictions on imports. That prohibition covers any national measure which is capable of hindering, directly or indirectly, actually or potentially, intra-Community trade in goods. Aşağıdaki gerekçelerle; 1) İç Pazar kendi içinde iç sınırları olmayan ve Antlaşma kapsamında malların serbest dolaşımının sağlandığı bir alandan oluşur / ibarettir. Antlaşma ithalatta miktar kısıtlamalarına eş değerdeki tedbirleri yasaklamaktadır. Söz konusu yasak kapsamına topluluk içi mal ticaretini doğrudan veya dolaylı olarak fiilen (actually) veya potansiyel olarak engelleyebilecek her türlü ulusal tedbir girmektedir. Comprise: ibarettir (oluşur anlamında) Equivalent: eş değer Hindering: engellemek (2) Obstacles to the free movement of goods between Member States may be unlawfully created by the Member States' competent authorities applying, in the absence of harmonisation of legislation, to products lawfully marketed in other Member States, technical rules laying down requirements to be met by those products, such as rules relating to designation, form, size, weight, composition, presentation, labelling and packaging. The application of such rules to products lawfully marketed in another Member State can be contrary to Articles 28 and 30 of the Treaty, even if they apply without distinction to all products. 2) Uyumlaştırılmış mevzuatın olmaması durumunda üye devletlerin yetkili makamları diğer üye devletlerde yasal olarak pazarlanan ürünlere, uyulması zorunlu (bu ürünler tarafından karşılanması gereken) tammlama, sekil, boyut, agirlik, içerik, sunum, etiketleme ve ambalajlamaya dair gereklilikleri belirleyen teknik kuralları uygulayarak üye devletler arasında malların serbest dolaşımı önüne yasadışı engeller çıkartabilirler.Diger üye devletlerde yasal olarak pazarlanan ürünlere bu gibi kuralların uygulanması tüm ürünlere ayrım gözetmeksizin uygulansalar bile antlaşmanın 28. ve 30. maddesine aykırı olabilir. Designation: tanımlama Unlawfully: yasadışı (hukuka aykırı değil) Paketleme değil ambalajlama In the absence of: olmadığı takdirde/ olmaması durumunda Requirements to be met: ‘’uyulması zorunlu’’ şeklinde kısaltabilirsiniz Without distincition: ayrım gözetmeksizin (3) The principle of mutual recognition, which derives from the case-law of the Court of Justice of the European Communities, is one of the means of ensuring the free movement of goods within the internal market. Mutual recognition applies to products which are not subject to Community harmonisation legislation, or to aspects of products falling outside the scope of such legislation. According to that principle, a Member State may not prohibit the sale on its territory of products which are lawfully marketed in another Member State, even where those products were manufactured in accordance with technical rules different from those to which domestic products are subject. The only exceptions to that principle are restrictions which are justified on the grounds set out in Article 30 of the Treaty, or on the basis of other overriding reasons of public interest and which are proportionate to the aim pursued. 3) Avrupa Topluluklan Adalet mahkemesinin içtihatlarından (case-law) dogan karşılıklı tanıma ilkesi, iç pazarda malların serbest dolaşımını sağlayan (temin eden yollardan) araçlardan biridir. Karşılıklı tanıma Toplulugun uyum mevzuatına tabii olmayan veya söz konusu mevzuatın kapsamına girmeyen (dışında kalan) ürün özelliklerine uygulanır. Bu ilkeye göre bir üye devlet başka bir üye devlette yasal olarak pazarlanan ürünlerin satışını bu ürünler yerel ürünlerin tabi olduğu teknik kurallardan farklı kurallara göre üretilseler bile kendi topraklarında yasaklamayabilirler. Bu ilkenin tek istisnası, Antlaşmanın 30. maddesine veya kamu yararının diger ağır basan ve güdülen hedefle orantılı olan nedenleriyle gerekçelendirilmiş olan kısıtlamalardır. Instrument / means of: ‘’araç’’ Ensure: temin etmek denilebilir Yerli ürünler değil yerel ürünler Territory: Toprak (bu contextte) Case-law: içtihat 31.05.2022 1) Malların Serbest dolaşımı ilkesi Avrupa Birliğinin İşleyişine Dair Anlaşma'da yer almakta olup tüm Üye Devletlerde doğrudan uygulanmaktadır (applicable). Bu ilke Üye Devletlere başka bir Üye Devlette yasal olarak satışta sunulup, Birlik çapında uyumlaştırılan mevzuata (Union harmonization legislation) tabi olmayan ürünleri kabul etme zorunluluğu getirmektedir. Ancak üye devletler, kamu ahlakı, kamu politikası veya kamu sağlığının korunması gibi haklı gerekçelere dayalı olarak ürünlerin satışa sunulmasını yasaklayabilir veya sınırlama getirebilir. Ancak bu tür yasaklar keyfi (arbitrary) ayrımcılık aracı teşkil edemez. 1- Principle of free movement of goods inset out in the Treaty on the functioning of EU and is directly applicable to all member states. This principle obliges all member states to accept products which are lawfully marketed in another member state and not subject to union harmonization legislation. However, Member States may prohibit or restrict the marketing of products on the justified grounds such as public decency, public policy and protection of public health. Nevertheless these prohibitions cannot/ shall not constitute as means of arbitrary discriminations. Yer alması: set out Zorunlu kılmak: oblige 2) Karşılıkla tanıma ilkesinin bir istisnası mevcuttur. Ürünün gönderildiği Üye Devlet (Member State of Destination) şayet kamu güvenliği, sağlığı ve çevrenin korunması açısından kesinlikle gerekli olduğunu kanıtlayabilirse ürünün mevcut haliyle pazarlanmasını reddedebilir. There is an exception to the Principle of Mutual Recognition. The Member State of Destination may restrict the marketing of the product in its current form provided that it proves it to be absolutely necessary for public safety, public health and environmental protection. Provided that: şayet 3) AB içi mal ticaretinde, karşılıklı tanıma Üye Bir Devlette yasal olarak satışa sunulan ve Birliğin uyum mevzuatı kapsamına girmeyin bir ürünün bir başka Üye Devlette (gönderildiği Üye Devletin teknik kurallarına tam anlamıyla uymasa bile) satışa sunulabilmesi ilkesidir. 3- Mutual recognition in Intra EU trade in Goods allows the products which are lawfully marketed in a member state and are not subject to Union harmonization legislation to be marketed in another Member State (4)Many problems still exist as regards the correct application of the principle of mutual recognition by the Member States. It is therefore necessary to establish procedures to minimise the possibility of technical rules' creating unlawful obstacles to the free movement of goods between Member States. 4- Üye devletler tarafından karşılıklı tanıma ilkesinin doğru uygulanması husunda hala birçok sorun mevcuttur. Teknik kuralların üye devletler arasında malların serbest dolaşımı önünde yasadışı engel oluşturma olasılığını/ihtimalını en aza indirecek prosedürler oluşturulması gereklidir. (5) Competent authorities also lack appropriate procedures for the application oftheir technical rules to specific products lawfully marketed in another Member State. The lack of such procedures compromises their ability to assess the conformity of products in accordance with the Treaty. 5- Yetkili makamlar da kendi teknik kurallarını diğer üye devletlerde yasal olarak pazarlanan belirli ürünlere uygulayacak prosedürlerden yoksundur. Söz konusu prosedürlerin eksikliği yetkili makamların ürünlerin Antlaşma uyarınca uygunluğunu değerlendirme ehliyetini tehlikeye sokmaktadır. (9)This Regulation should not prejudice further harmonisation of technical rules, where appropriate, with a view to improving the functioning of the internal market. 9- İşbu Tüzük , uygun hallerde/gerektiği durumlarda/ gereken hallerde, iç pazarın işleyişin iyileştirmek amacıyla teknik kuralların daha da uyumlaştırılmasına halel getirmemelidir. Shall: yapar eder (ecek acak olarak çevirilmeyecek artık) Absence: eksikliğinde / olmaması durumunda Additional: ilave (ek kelimesinden daha hoş) Discourage: engel teşkil etmek (it discourages you marketing products) Refrain from: kaçınmak In particular: başta…. Olmak üzere Lawfully: yasal olarak/ hukuka uygun olarak Specific: belirli / bir takım / belli başlı Overriding: göz ardı edilemeyen Satışa sunmak/ pazarlamak: market Subject to: Tabi olmak Ability: yetenek Capability: kabiliyet In Conformity with/ conforms to: uygun olarak Jeopardize: tehlikeye atmak Compromises: olumsuz etkilemek/ olumsuz yönde etkilemek Prejudice: halel getirmemek