KLİNİK GÖRÜŞME VE UYGULAMA DR. ÖĞR. ÜYESİ ELİF ÜNAL ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ PSİKOLOJİ BÖLÜMÜ TEMEL İZLEME, DİNLEME VE EYLEM BECERİLERİ Neler öğreneceğiz? Görüşmecilerin sessizlik, başka sözcüklerle açıklama, açıklık getirme, yönlendirmesiz duygu yansıtma ve özetlemeyi içeren yönlendirici olmayan bir dizi dinleme tepkilerini nasıl ve neden kullandığını, Görüşmecilerin yorumlayıcı duygu yansıtma, yorumlama, doğrulama hissi ve çatışmayı içeren yönlendirici bir dizi dinleme tepkilerini nasıl ve neden kullandığını. Görüşmecilerin danışanlarına güven vermek amacıyla hissettikleri doğal istek Pozitif ve negatif katılım davranışı arasındaki fark Etnik ve kültürel arka plan ve çeşitliliğin danışanın özel görüşmeciyle katılım ve dinleme davranışıyla rahatlığını nasıl etkilediği Başlarken… İnsan iletişimi söz konusu olduğunda, genellikle iki olası rol düşünürüz: mesajı gönderen ve mesajı alan rolü. Birisi sizinle konuşurken, göreviniz iyi bir dinleyici olmaktır. İşiniz dinleyici olmak olsa bile aynı zamanda mesajı gönderen rolünde de yer alırsınız. Bu, insan iletişimini bu denli karmaşık kılan parçasıdır. Ne derseniz deyin (hatta hiçbir şey demeseniz bile) bir şey iletiyorsunuz. Bir arkadaşınızla telefonda konuştuğunuz bir zamanı hatırlayın. Belki bir şey söylediniz ve sonra kısa bir sessizlik oldu- bir duraklama. Arkadaşınızın duraklamasını, hiçbir şey söylemediği zaman, bir şey anlatmaya çalışıyormuş gibi fark edip yorumladığınız gerçek değil mi? Başlarken… Psikolog kımıldamıyor ya da bir şey söylemiyor, ancak yine de anlayış ve empati gösterdiğini aktarıyor (ya da en azından konuşan kişi dinleyenin yüz ifadesini empatik olarak yorumluyor). Danışanınızın size yönelik ilk izlenimi çoğunlukla o konuştukça karşısında ne gözlemlediğine dayanır. Sizin danışanınızla ilgilenmeniz ona bir mesaj verir: bu mesaj, ideal olarak, açıkça ve özgürce konuşmaya bir davet olarak yorumlanır. Bu derste öncelikle, iyi bir dinleyici gibi nasıl bakacağınız, konuşacağınız ve davranacağınız üzerinde duracağız. İzleme Davranışı Görüşmenin temeli olarak düşünülür. İzleme davranışını “kültürel ve bireysel olarak uygun. . . göz teması, vücut dili, ses niteliği ve sözel takip” olarak tanımlanır. Görüşmecilerin danışanlarına kültüre ve bireye uygun şekillerde dikkat etmeleri gerekir. Eğer görüşmeciler, bakma, konuşma ve dikkatle izleme konusunda başarısız olursa çok fazla danışanları olmaz. Danışanların çoğu görüşmecilerin onları dinlemediğini düşünürse danışmanlık almayı bırakırlar. İzleme davranışını ve iyi bir dinlemenin önemi tartışılmazdır. İzleme davranışı öncelikli olarak sözsüzdür. Olumlu İzleme Davranışı Olumlu izleme davranışları, iletişimi başlatır ve özgür ifadeyi teşvik eder. Aksine, olumsuz izleme davranışları kişinin kendini ifade etmesini engeller. Olumlu ve olumsuz izleme davranışlarının belirlenmesi söz konusu olduğunda evrensellik çok azdır. çünkü kültürel alt yapı ve önceki deneyimler danışanın bir izleme davranışını olumlu veya olumsuz olarak değerlendirmesini etkiler. Bazı temelleri olsa da bir danışanda etkili olan diğer bir danışanda etkili olmayabilir. Danışanlarınızla ilgilendiğiniz şekliniz her bir danışanın bireysel ihtiyaçları, kişilik tarzı ve aile ve kültürel geçmişine göre bir dereceye kadar değişmeli. Bazı durumlarda, açıkça oldukça daha özenli olmalısınız. İzleme Davranışının Boyutları Kültürler arası tutarlılık gösteren 4 ayrı boyut tanımlanmıştır: 1. Göz teması 2. Beden dili 3. Ses niteliği 4. Sözlü izleme Olumsuz İzleme Davranışı Olumlu katılım davranışları, aşırı kullanıldığında, uygunsuz olur. Görüşmeciler şu davranışları aşırı kullanmaktan kaçınmalıdır: Baş sallamak. Aşırı derecede baş sallamak rahatsız edici olabilir. Bir süre sonra, danışanlar sırf görüşmecilerin başlarını aşağı yukarı sallamalarından kaçınmak için uzağa bakabilirler. “Hı hı” demek. Bu aşırı kullanılan bir izleme davranışıdır. Hem deneyimsizler hem de profesyoneller bu kalıbı kullanabilirler. Birini iki dakika dinlerken, 20 kez kadar çok “hı hı” diyebilirler. Aşırı "hı hılara" bizim tepkimiz (ve birçok danışanın tepkisi) basitçe kişiyi “hı hı” dışında bir şey söylemesi için zorlamak için konuşmayı kesmektir. Olumsuz İzleme Davranışı Göz teması. Çok fazla göz teması kişinin dikkatle inceleniyormuş veya gözü korkutuluyormuş gibi hissetmesine neden olur. Danışanın son sözünü tekrar etme. Bazı görüşmeciler tek bir anahtar kelimeyi, sıklıkla en son kelimeyi, tekrar etmeyi içeren bir sözlü izleme tekniğini kullanırlar. Aynalama. Aşırı veya uygunsuz ayna tutma girişimleri zarar verici olabilir. Olumsuz İzleme Davranışı Araştırmalar danışanların şu görüşmeci davranışlarını olumsuz olarak algıladıklarını göstermektedir (Cormier & Nurius, 2003; Smith-Hanen, 1977): Nadiren göz teması kurma. Danışandan 45 derece veya daha uzağa dönme. Bel yüksekliğini korumadan eğilme. Danışandan uzak bacak bacak üstüne atma. Kolları göğüs üzerinde birleştirme. Bireysel ve Kültürel Farklılıklar Birçok bireysel ve kültürel farklılıklar görüşmeyi etkilemektedir. Bu farklılıklar şunları içerir, ancak bunlarla sınırlı değildir: cinsiyet, sosyal sınıf, etnik köken, cinsel yönelim, Yaş fiziksel engel Her danışan kendine özgü davranış kalıpları ve sosyal normları içeren ayrı bir alt kültürün parçasıdır Görüşmeci Tepkileri Ne söyleyeceğini, onu ne zaman söyleyeceğini ve ne zaman sessiz olacağını bilmek klinik görüşme sürecinin aslıdır. "Yanlış bir şey" söylemek ortak bir korkudur. Görüşmeci tepkileri üç grupta sınıflandırılır: 1. Yönlendirici olmayan dinleme tepkileri (örn. sessizlik). 2. Yönlendirici dinleme tepkileri (örn. yorumlama). 3. Yönlendirici eylem tepkileri (örn. tavsiye). Yönlendirici Olmayan Dinleme Tepkileri Danışanları istedikleri hakkında özgürce ve açıkça konuşmaya teşvik etmek amaçlanır. İzleme davranışlarına benzer şekilde, bu teknikler danışanları açıkça yönlendirmez veya yol göstermez. Bunun yerine, katılımcıların az önce söylediklerini onlara geri yansıtarak danışanların asıl mesajlarını izlerler. Danışanları belirli konular hakkında konuşmak için etkileyebilir. Yönlendirici Olmayan Dinleme Tepkileri 1. Sessizlik 2. İçeriğin Başka Sözcüklerle Açıklanması Veya Yansıtılması Genel Anlamda Başka Sözcüklerle Açıklama Duyusal Temelli Başka Sözcüklerle Açıklama Mecazi Olarak Başka Sözcüklerle Açıklama İstemli Ve Yönlendirici Biçimde Başka Sözcüklerle Açıklama 3. Açıklık Getirme 4. Yönlendirici Olmayan Duygu Yansıtması 5. Özetleme Özetle… Yönlendirici olmayan dinleme tepkisi İzleme davranışı Tanım Birincil Niyet / Etki Göz teması, ileriye doğru eğilmek, baş sallamak, yüz ifadeleri, vb. Hazırlıksız danışan konuşmasını kolaylaştırır. Sessizlik Sözel aktivite yokluğu. Danışanlara konuşmaları için baskı yapar. “Yatışma süresi” ne olanak sağlar. Danışanın bir sonraki yanıtını düşünmesine olanak sağlar. Açıklık getirme Danışanın mesajını yeniden ifade etmenin Danışanın belirsiz ifadelerini açıklar ve denenmesi, kapalı bir sorudan önce veya görüşmecinin duyduklarının sonra gelir (örn., Bu hakkım var mı?). doğruluğunu kanıtlar. Başka Sözcüklerle Danışanın söylediklerinin içeriğinin Danışanların onları doğru Açıklama yansıtılması veya yeniden ifade edilmesi. duyduğunuzu anlamalarını ve kendi Özetle… Yönlendirici olmayan dinleme tepkisi Tanım Duyusal tabanlı Başka Sözcüklerle Danışanın açıkça ifade ettiği Açıklama Birincil Niyet / Etki Olumlu ilişki ve empatiyi artırır. duyusal yöntemleri kullanan başka sözcüklerle açıklama. Yönlendirmesiz Duygu Yansıması Açıkça belirtilmiş duygunun Danışanın empati tecrübesini artırır yeniden söylenmesi veya başka bir ve daha fazla duygusal ifadeyi Özetleme şekilde ifade edilmesi teşvik eder. Bir oturumda bahsedilen çeşitli Oturum içeriğinin hatırlanmasını konuları kısaca gözden geçirir. geliştirir ve bir oturumda bahsedilen konuları birbirine bağlar veya bütünleştirir. Yönlendirici Dinleme Tepkileri 1. Duyguyu Doğrulama 2. Duyguların Yorumlanarak Yansıtılması 3. Yorumlama 1. Klasik yorumlama / psikanalitik yorumlama 2. Farklı bir bakış açısı geliştirme (reframing) 3. Yüzleştirme Yönlendirici Dinleme Tepkileri Yönlendirmelerin etkin kullanılabilmesi için kişilerarası ve klinik duyarlılık gerekir. Yönlendirmeler ayrıca psikopatoloji ve tanı becerilerini de gerektirir. Her zaman görüşmeyi belirli bir temaya ya da değerlendirme konusuna odaklamak için kullanılır. Özetle… Yönlendirici Dinleme Tanım Öncelikli Amaç / Etki Duyguların yorumlanarak Görüşmecinin danışanın duygularının ve Empatiyi güçlendirir ve duygusal keşfi yansıtılması davranışlarının altında ne yattığına dair ve içgörüyü teşvik eder. Tepkisi inançlarını belirten ifadeler. Yorumlama Görüşmecinin danışanın duygularının ne Yansıtmayı ve danışanın kendi anlama geldiğine dair inançlarını belirten duygularını, düşüncelerini ve ifadeler. Geçmiş deneyimlere yapılan atıfları davranışlarını izlemesini teşvik eder. Soru sorma sıklıkla içerir. Danışan içgörüsünü güçlendirir. Danışandan doğrudan bilgi alan Bilgi alır. Görüşmeci kontrolünü sorgulamadır. Soru sormanın birçok şekli güçlendirir. Danışanların konuşmasına vardır. yardımcı olur veya herhangi bir şeyi yansıtmalarını teşvik eder. Özetle… Yönlendirici Dinleme Tanım Öncelikli Amaç / Etki Danışanların açık bir şekilde ifade Olumlu ilişkiyi güçlendirir. Geçici ettiği duyguları destekleyen, tasdik olarak kaygıyı düşürür. eden, onaylayan ve doğrulayan Görüşmecinin bir uzman olarak ifadelerdir. görülmesine neden olur. Tepkisi Duyguları doğrulama Yüzleştirme Danışan tutarsızlığına veya çelişkisine Danışanların kendilerini ve dikkat çeken ya da belirleyen düşünme, hissetme ve ifadeler. Çok hafiften çok serte davranma yapılarını gidebilir. incelemelerini teşvik eder. Kişisel değişim ve gelişimle sonuçlanabilir. Kaynakça Egan, G. (2011). Psikolojik Danışma Becerileri. Çev.: Yüksel, Ö. Yayınları, İstanbul. Kaknüs Flanagan- Sommers, J. & Flanagan-Sommers, R. (2009). Klinik Görüşme: Psikolojik Değerlendirme Esasları. Çev.: Akbaş, G. & Korkmaz, L. İthaki Yayınları, İstanbul. Nelson-Jones, R. (2015). Temel Psikolojik Danışma Becerileri: Yardımcının El Kitabı. Çev.: Sart, G. Nobel, Ankara.